Hayattan Soğumamıza Neden Olan Migrenin Sabahlarımızı Mahveden Baş Ağrısından Farkı Nedir?

Pek çoğumuz çok çalışmaktan, uykusuz kalmaktan ve daha birçok nedenden ötürü başımız ağrır vaziyette uyanıp bütün gün bunun acısını çekebiliyoruz. Bir de kafamızın zonkladığı ve hayatımızı cehenneme çeviren migren denen bir ağrılar silsilesi var. İkisi arasındaki farkı merak ediyorsanız içeriğimize buyurun. 👇

Baş ağrısı, ağrıya neden olan sebebin belirlenmesi gereken nörolojik bir emaredir.

Migren ise sık sık baş ağrısına neden olan genetik, nörolojik bir durumdur. Genellikle ışığa, sese, harekete ve kokuya karşı artan bir hassasiyetin yanı sıra baş dönmesi, bilinç bulanıklığı, karın ağrısı, konuşmada güçlük, görme bozukluğu, mide bulantısı, kusma, yorgunluk ve asabiyet gibi daha pek çok şeye neden olur.

Migrenin sebep olduğu şeylerin listesi daha da uzuyor.

Migrenin etkinliği insandan insana değişir. Kimi insanlar daha az sayıda ve hafif ataklar yaşarken, kimileri daha sık ve şiddetli ataklarla cebelleşir. Bazıları ise migrenin beyne olan etkilerini her gün hisseder.

Bir insanın migreni tuttuğunda ne olur?

Migren atakları sırasında nörokimyasallar, hücre yüzeylerinde 'kortikal yayılan depresyon' denen bir elektriksel depolarizasyon dalgası başlatır. Bu dalga beyne yayılır. Nörokimyasal bozuklukların etkileri insandan insana, ataktan atağa ve yaşam boyunca değişiklik gösterebilir.

Baş ağrısı başlamadan bir saat kadar önce 'aura' denen nörolojik bozukluklar meydana gelir.

Bu bozukluklar migrenden muzdarip olan her üç kişiden birinde görülür. Aura, genellikle zikzak çizen çizgiler, yanıp sönen ışıklar, görüş bulanıklığı veya kör noktalar şeklinde insan hayatına etki eder. Sonraki aşamada baş ağrısı, bilinç bulanıklığı ve yorgunluk belirtileri görülür.

Bilişsel sorunlar migren hastalarında oldukça yaygındır.

Migren, beyinden bağırsaklara kadar uzanan vagus sinirini de etkiler. Bunun sonucunda midede gerçekleşen boşalma işlemi yavaşlar ve dolayısıyla mide bulantısı, kusma, alınan ilaçlarının emiliminin yavaşlaması ve atakların uzaması gibi sonuçları olur. Migren atağı sırasında baş, boyun ve omuzlarda ağrı hissedilebilir. Çocuklarda karın ağrısı da sık görülür.

Migrenle nasıl başa çıkılır?

İnsanlar, bazı besinleri tüketmeyerek ve kafein ve alkol alımını keserek migreni durdurmaya çalışır. Ne yazık ki migrenden kurtulmak o kadar kolay değildir. Öte yandan ataktan 48 saat önce hayatınızda ne gibi değişiklikler yaptığınızı gözden geçirebilirsiniz. Baş ağrısı günlüğü kullanarak gelecekte olacaklar üzerinde biraz olsun hâkimiyet kurabilir ve ağrının şiddetini sınırlandırabilirsiniz.

Migrenin teşhisi belirtilere göre yapılır.

Ailenizde daha önce migrenden muzdarip olan kimseler varsa teşhis daha kolay olur ancak böyle bir durum olmadan da teşhis konulabilir. Etkili tedavi, doğru zaman doğru yerde doğru ilacı almayı gerektirir. Migren atağı, başladıktan sonra dağdan aşağı yuvarlanan kar topu gibi ivme kazanır. Bundan ötürü erken tedavi çok önemlidir. İlaç tedavisinin yanı sıra doktora gitmekte de fayda vardır.

Genellikle migren yeni tuttuğunda alınan ağrı kesicilerin faydası dokunur.

Ancak triptan adı verilen migren tedavisinde kullanılan ilaçların alınması da gerekebilir. Şu anda bu türde yedi ilaç bulunur. Ağrınızı geçirmiyorsa bir başka ilacı deneyebilirsiniz. İlacın etkisi insandan insana değişir. İlacın aşırı kullanımı beyni ağırlaştıracağından ayda 10 günden fazla alınmaması gerekir. Migreni daha da kötü hâle getirebilen kodein ve uyuşturucu ilaçlardan kaçının.

Migren atağı sayısı ayda 5'i geçiyorsa, atakları önleme yöntemlerini deneyin.

Takviyelerden, ilaçlara, nöromodülasyon cihazlarına ve iğnelere kadar birçok yöntem mevcut. Piyasadaki en yeni yöntem ise Kalsitonin Gen İlişkili Peptid Antagonisti'nin (CGRP) kişinin kendi kendine yaptığı iğneleri. 

CGRP, bazı insanlarda atakların tetiklenmesinde rol oynayan bir ağrı nörokimyasalıdır. Monokloral antikor enjeksiyonuyla CGRP nöropeptidleri veyahut hücre üzerindeki reseptörleri engellenir. Migren ataklarını azaltmada son derece etkili olabilirler.

Migren ataklarına ne neden olur?

Migren genleri, beyni duyusal girdileri daha az işleyecek şekilde ayarlar ve ataklara karşı savunmasız hâle getirir. Migrende genlerin davranışlarımız ve çevremizle etkileşimi olan epigenetik de önemli bir pay sahibidir. Beyin bu uyaranlar tarafından ne kadar zorlanırsa, o kadar fazla ağrı nörokimyasalı üretilir.  

Migren eşiği teorisine göre, bu değişiklikler bir araya geldiğinde beyin tahriş olur ve ağrı nörokimyasallarının belli bir seviyeye ulaşması sonucunda ataklar tetiklenir.

Migrenin anahtar sözcüğü değişimdir.

Migrenin etki ettiği bir beyin, kan şekeri seviyesi, uyku düzeni, hormon, stres gibi vücut içi değişikliklere ve parıltı, şerit benzeri örüntülere, kalitesiz hava alma ve hatta hava durumuna karşı daha hassastır.

Bazı şeylerin özellikle migren ataklarına neden olduğu görülüyor.

Bunlardan biri öğün atlanması sonucunda kan şekeri seviyesinde dalgalanma yaşanması. Düzenli olarak atıştırmanın faydası olabilir. Migreni olan kişiler genellikle karbonhidratlara duyarlıdır. Bu yüzden glisemik endeksine sahip yiyecekleri çok tüketmemek gerekir. Uyku bölünmesi veya yeterinden fazla uyumak da atakları şiddetlendirebilir. Bu durum özellikle hafta içi erkenden okula giden, hafta sonu da öğlene kadar uyuyan gençlere zorluk çıkarır.

Hormonlar da migren konusunda önemli bir rol oynar.

Çoğu genç, ergenliğin çalkantılı hormonal dönemlerinde ani libido artışı ve âdet döngülerinin de etkisiyle daha şiddetli ataklara maruz kalır. Birçok kadın âdet dönemlerinde ve perimenopoz sırasında daha fazla atak geçirdiğini belirtiyor. Âdetler kesin olarak kesilmeden önce ve sonrasındaki birkaç yılda östrojen seviyeleri düzensiz bir şekilde değişiklik gösterir.

Her türlü değişiklik migren ataklarını daha da kötüleştirebilir.

Yeni bir işe başlamak, evinizi bambaşka bir yere taşımak veya yurtdışına çıkmak da bunlara dâhil. Aynı şekilde stres seviyesinin azalması da migren ataklarına neden olabilir. Bundan ötürü, uzun süre stresli olup ardından rahatlayan insanlarda meydana gelen hayal kırıklığı migreni ve hafta sonu migreni olarak tanımlanan ataklar söz konusudur. 

Siz de migren ağrılarından çok çekiyor musunuz? Bu can sıkıcı illet hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım.

Bu içeriklere de göz atabilirsiniz. 👇

İnsan Bedeninin %59'unu Oluşturan Suyu Az Tüketmenin Hayatımıza ve Vücudumuza Etkileri
Burnunuz Tıkalıyken Daha Rahat Uyumanıza Yardımcı Olacak 25 İpucu
Günümüzün Olmazsa Olmazı Kahvenin Tuvaletimizi Getirmesinden Hormonlara Kadar Bütün Etkilerini Açıklıyoruz

Popüler İçerikler

Beklenen Gün Geldi: Birbirinden Ünlü İsimler Saygı1 Formatının İkinci Konuğu Sertab Erener İçin Sahneye Çıktı!
Teğmen Ebru Eroğlu İle İlgili Skandal Karar: Küfür ve Taciz İfade Özgürlüğü Sayıldı
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi