Çünkü içinizde kök salmasıyla, bu düşünce insanı gerçekten depresyona sürükleyebiliyor ve çeşitli psikolojik bozukluklara yol açabiliyor. Mesela insanlar yabancılaşma olarak da bilinen 'defamiliarisation' olarak bilinen bozuklukla karşılaşabiliyorlar. Bu psikolojik bozukluk, kişilerin çevrelerindeki her şeyin sahte olduğuna inanmasına ve bir türlü gerçek bir hayatta yaşıyormuş gibi hissedememesine yol açıyor. Kimi zaman kişiler aynada gördüğü kendi yüzünü bile anlamlandıramıyor. Gerçekten korkutucu. Ya da Capgras sendromuna yakalanan insanlar, çevrelerindeki herkesin sahteleriyle değiştirildiğine inanabiliyor. Tabii, bunlar ileri vakalar.
Ve aslında bakarsanız, sosyal medyada, videolarda, filmlerde duyduğunuz 'simülasyonda yaşıyoruz' esprileri bile, bu fikrin herkes için arka planda işliyor olduğunu gösteriyor.
simulasyon evrende olabilcegimize dair quantum dunyasinda cok ciddi isaretler var. herseyden once enerji ve madde en kucuk biriminde quantalara ayriliyor, yani kesintisiz degil, parcali basamakli, tipki bir simulasyonun pixelleri gibi. oteki isaretse quantum dunyasinda yapilan gozlemin sonucu degistirmesi. bir atomalti parcacigi gozlemlediginizde dalga fonksiyonu cokuyor ve parcacik bir deger aliyor ama gozlem yapmazsaniz superpozisyon halinde tum mevcut degerlere sahip oluyor. tamda bir simulasyonun calisma mantigina uygun sekilde. mesela bir oyun oynarken bilgisayar bulundugunuz butun ortami render etmez, sadece sayisal deger olarak saklar, baktiginiz, gozlemlediginiz alani render edip goruntuye donusturur. bir simulasyonda islemci gucu sonsuz degildir, islem gucunden tasarruf icin gerceklik ufak parcalara pixellere bolunur ve sadece gozlenen alan render edilip gerceklik olusturulur, tipki quantum dunyasinda gozlemledigimiz gibi.
onedioda görmeyi özlediğimiz içerikler
Çıkarım 1: eğer simülasyondaysak bunu birileri tasarlamış demektir. Yani her şey boş her şey tesadüf diye bi şey olmaması gerekir mantıken. Çıkarım 2: reenkarnasyon dediğimiz şey de simülasyonda gerçeklik kazanacaktır. Yani süper mario'da olduğu gibi bütün canlarımız bitene kadar tekrar tekrar dünyaya gelmemiz mümkün. Çıkarım 3: bütün simülasyonlarda olduğu gibi bu simülasyonun da bi amacının olması lazım. Yani bi "level boss" ya da son tur dediğimiz bi durumun mevcudiyeti mantıken zorunluluk kazanıyo. Çünkü öyle ya da böyle, bütün bilgisayar oyunlarının bi amacı vardır. Bu amaçlar bizim kendimize belirlediğimiz küçük hayallerden mi ibarettir? Yoksa herkesin tek bi büyük ortak amacı mı vardır? Amacı gerçekleştiremeyenler ne olacaktır? Gerçekleştirene kadar hayata mı gelecektir? Simülasyon sadece bu gezegenle mi sınırlıdır? Yoksa bilgisayar oyunlarındaki gibi başka başka evrenlerde yeniden ortaya çıkmamız mümkün müdür?