'Bir Daha Uykuya Asla Direnmem' Dedirtecek 12 Bilimsel Neden

Bu içerikte sizlere Nörobilimci Russell Foster’ın uykunun nörobilimi üzerine yapmış olduğu bir söyleşiden alıntıladıklarımı ve ilgili makalelerden edindiğim bilgileri paylaşacağım.

1. Biyolojik saatinizin düzene girmesinin anahtarı: Uyku.

Biyolojik saat, insan vücudundaki hormonların ne zaman salgılanacağı gibi metabolik işlemleri düzenler. Washington Üniversitesinden araştırmacılara göre gece istirahatini ve uyku düzenini sağlayamayan kişilerin biyolojik saatleri bozuluyor.

2. Uyku konusundaki sihirli kelime: Melatonin!

Melatonin hormonunun bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiğine dair pek çok çalışma var. Bağışıklık sistemi yolunda gitmeyen bir şey varsa ya da dışarıdan gelen zararlılar varsa bunları temizler. Melatonin hormonunun özelliklerinden birisi de vücudun biyolojik saatini ve ritmini ayarlaması. Ve melatonin hormonunun görevini yapması için sağlıklı ve kaliteli uyku şart.

3. Gece 23:00' den sonra uyku şart!

İntegratif Tıp uzmanı Dr. Ebru Aydın' a göre melatonin hormonu en çok karanlık ortamlarda, özellikle de gece 11’den sonra salgılanmaya başlıyor ve gece 2’ye kadar en üst seviyeye çıkıyor. Bu saatleri uykuda geçirmek sağlıklı bir yaşam için olmazsa olmazlardan.

Uykunun sağlıklı yaşam faaliyetleri için önemini öğrendik. Peki neden uyuruz, neden uykuya ihtiyaç duyarız?

Bu konuda birçok fikir olsa da en önemli 3 tanesinden bahsedeceğiz.

4. Bu konuda ileri sürülen tezlerden birisi 2300 yıl öncesine kadar uzanıyor: Vücudumuzun kendi kendini yenilediği fikri.

Şöyle ki; günlük olarak harcadığımız enerjiyi gece boyunca yenilediğimizi, vücudun sağlıklı kalabilmesi için bunun zaruri olduğunu söylüyor bilim adamları. Hatta beynin içerisinde bir sürü genin yalnızca uyku sırasında etkinleştiği ve bu genlerin yenileme ve metabolik yol ile ilişkili olduğu ortaya çıkarıldı.

5. Kalori tasarrufu için uyuduğumuzu iddia edenlerde var.

Konu hakkındaki makalelerin birçoğunda uyku esnasında, uyanık halimiz ile neredeyse eşdeğer miktarda kalori yaktığımız yazar. Bu nedenle bu yaklaşım son dönemlerde pek destekçi bulamıyor.

6. Üçüncü ileri sürülen tez ise akla en yatkın olanı, beyin işlevlerinin artması ve bellek pekiştirme.

Uykunuzu alamadığınız dönemlerde, hafızanızın normalden daha zayıf olduğunu farketmişsinizdir, değil mi? Uykunun hafızanın güçlendirilmesi konusundaki önemi yadsınamaz. Bunun yanında hafıza sistemimiz psikolojik gizemini korurken, birçok araştırma uykunun perde arkasında bakım ve muhafaza işlevi gördüğünü iddia ediyor.

7. Karmaşık sorunların üstesinden gelmek için: Uyku.

Diğer yandan, geceleri uyumak yaratıcılığımızı  artırırken, günlük sorunlara çözüm bulabilme kapasitemizi neredeyse 3 katına çıkarıyor. Beyindeki önemli sinirsel bağlantılar ile önemli sinaptik bağlantılar birbirine bağlanıyor ve güçleniyor, daha az önemli olanlar ise ortadan kaybolup daha az önemli hale geliyor.

8. Araştırmalara göre uykuda olduğumuz süreler yeterli mi?

  • Orta yaşlı insanlar günümüzde yaklaşık olarak günde 6-7 saat uyuyorlar

  • Okul döneminde, tam beyin performansına yaklaşabilmek için 9 saat uyuması gereken gençlerimiz ise ortalama 5 saat uyuyorlar

  • Emekli olmuş yaşlılar için ise uyku süresinin 5 saatin altında olduğu görülmüş

Evet, doğru tahmin arkadaşlar! Bu süreler maalesef yetersiz!

9. Hepimizin çok sevdiği bir uyku şekli var: Kaçamak uykular.

Ya da diğer adıyla istemsiz olarak uyuyakalmak. Direksiyon başında uyuyakalan sürücülerin yaptıkları kazalara her gün tv’lerde rastlıyoruz, değil mi? Uykusuz kalma sonucu direksiyon başında kötü karar, dikkat kaybı ve yorgunluk bu felaketlerin bir çoğunun bağlandığı nedenlerdir. Amerika'da yapılan bir araştırmaya göre sürücülerin yaklaşık yüzde 31'inin hayatlarında en az bir kez direksiyon başında uyuya kalacaklarını tahmin ediliyor.

10. Uykusuzluk bir anlamda sosyal felaketlere kapı açıyor.

Çalışan nüfusun yüzde 20'sinin aldığı uykunun kalitesi genellikle çok kötü ve bu da hem sosyal çevrede hem de çalışma ortamında kendisini gösteriyor. Dr. Russell Foster'a göre uykusuzluk çektiğiniz dönemlerde yaratıcılığınız azalır, hafızanız zayıflar, düşünme yetilerinizde gözle görülür bir düşüş olur ve verdiğiniz kararlar genel olarak yanlış olur.

11. Uykusuzluğun zararlarından birisi de kilo alımını hızlandırmasıdır.

Uykusuz kalınan dönemlerde vücutta açlık hormonu olan grelin salınımı artıyor ve karbonhidrat ihtiyacı duyuyorsunuz. Gecenin bir vakti şekerli şeyler yeme isteğinizin sebebi de bu. Günde 5 saatten az uyuyanların obeziteye yakalanma olasılığı %50 civarlarında.

12. Yoğun bir gün geçiren beyin uyanmak için kafein, nikotin gibi uyarıcılara ihtiyaç duyar.

Yani gün içerisindeki yakıtınız oluyor bu uyarıcılar. Fakat gece sıra uykuya gelince bu gerginlik uyumanızı engelliyor ve bir süre sonra bu uyuyamama durumu alışkanlık haline geliyor. Bu da insanda doğal olarak gereksiz sinir yıpranmalarına, yatakta boş geçirilen sürelerin uzamasına neden oluyor. İlgi çeken bir diğer konu ise bu sorunla karşı karşıya olanların, sorunu aşmak için alkole başvurdukları!

''Uykusuzluğun belki en ağır sonuçlarından birisi: Stres''..

..diyelim ve uykusuzluk durumunda maruz kaldığımız stresin yaşam kalitemize olan olumsuz etkilerini, uyku düzeninin bozulmasının zihinsel hastalıkların (şizofreni, bipolar bozukluk) habercisi olduğunu söyleyip, bırakalım.

Bir sonraki içerikte görüşmek üzere!

Popüler İçerikler

Kanseri Yenen Eski Arka Sokaklar Oyuncusu Dizi Setlerine Yeniden Dönme Kararı Aldı
Acun Ilıcalı Futbol Yatırımlarına Devam Ediyor: Yeni Takımı Slovenya'dan
18 Yaşındaki Şampiyon Balerin Eylül Sıla Ilgaz, Aile Evindeki Odasında Ölü Bulundu