Lola isimli bir kadın, küçüklüğünden beri 'yavru köpek' olmanın hayalini kurduğunu söylüyor. Kısa bir süre öncesine kadar 'puppy play' diye bir şey keşfederek hayatına tertemiz bir sayfa açtığını dile getiren Lola, sevgilisi Henrik ile de ilginç bir ilişki dinamiğine sahip. Lola, her ne kadar toplumun bu davranışlarını yargıladığını söylese de onları hiçbir şekilde umursamıyormuş.
Detaylara buyurun beraber bakalım...
Sevgilisi Henrik ile de son derece mutlu olduğunu dile getiren Lola, sevgilisiyle ilginç bir ilişki dinamiğine sahip. Henrik, kız arkadaşının 'yavru köpek' rolünü epey 'sempatik' buluyor.
'Love Don't Judge' YouTube kanalına verdikleri röportajda, Lola'nın kendini köpek gibi hissetmesinin aslında onu daha mutlu ettiğini söylüyorlar. Lola, 'Kendimi bir köpeğe dönüştürebilmek, bana kendimi daha özgür hissettiriyor,' diyor.
'Çocukken hep bir köpek ya da kurt olmak istemişimdir. Sonra 18 yaşımda 'puppy play'i keşfettim ve gerçekten eğlenceli buldum,' diyor Lola.
Henrik, Lola'nın köpek gibi davranmayı hayatının bir parçası haline getirdiğini söylüyor. Her anı, her hareketi, bir köpek gibi sevinçle karşılanıyor. 'Bazen başını okşuyorum ve çok mutlu oluyor' diyor Henrik.
Lola'nın bu tür bir ilişkiyi tercih etmesinin ailesi tarafından tam olarak kabul edilmediğini, fakat zamanla kabullenme sürecine girdiklerini söylüyorlar. Henrik'in ailesi ise hala biraz şüpheli ama her iki taraf da birbirlerine sonuna kadar destek oluyor.
Bütün bu farklı dinamiklere rağmen, Lola ve Henrik ilişkilerini sürdürmeye kararlılar. Onlar, diğer insanların ne düşündüğünü umursamadan, 'Evet, biz farklıyız ve bundan gurur duyuyoruz' ifadelerini kullanıyorlar.
" Akıl yok, beyin boş. Tut kulağından çifte koş " derdi rahmetli anneannem.
Ciddi terapiye ihtiyaçları var, yazık...