Hayatımızın Büyük Bölümünü Kullanarak Geçirdiğimiz İnternetin Karbon Ayak İzini Merak Etmiş miydiniz?

Çoğu insan, sokaklardaki araçların ve tarımın geride bıraktığı büyük karbon ayak izinin farkındadır, ancak internet kullanımımızı azaltmak da büyük bir olumlu çevresel etkiye sahip olabilir. Bu yazımızda, bu konuyu sizler için inceledik.

Dünyanın tüm akıllı telefonlarını, dizüstü bilgisayarlarını, masaüstü bilgisayarlarını ve diğer aygıtlarını birbirine bağlayan internetin altyapısı çok fazla enerji kullanır ve bu da onun çok fazla karbon üretmesine sebebiyet verir.

Boston Consulting Group tarafından yapılan bir araştırmaya göre sadece internet, yılda yaklaşık bir milyar ton sera gazı salınımından veya dünya emisyonlarının yaklaşık yüzde ikisinden sorumlu.

Bugün şu ana kadar birkaç e-posta yanıtlamış, birkaç sohbet mesajı göndermiş ve belki de biraz internet araması yapmış olabilirsiniz.

Gün ilerledikçe şüphesiz, internette gezinmek, resim yüklemek, müzik dinlemek ve video izlemek için daha fazla zaman harcayacaksınız.

Çevrimiçi olarak gerçekleştirdiğiniz bu etkinliklerin her biri küçük bir maliyetle gelir.

Cihazlarınızı çalıştırmak ve eriştiğiniz kablosuz ağlara güç sağlamak için gereken enerji nedeniyle çevreye birkaç gram karbondioksit salınır. Daha arka planda kalan, ancak daha fazla enerji gerektiren şeyler, interneti desteklemek ve internet üzerinden eriştiğimiz içeriği depolamak için gereken veri merkezleri ve geniş sunuculardır.

Tek bir internet araması veya e-posta için gereken enerji küçük olsa da, yaklaşık 4,1 milyar insan veya dünya nüfusunun %53,6'sı artık internet kullandığından, enerji ihtiyacı göz ardı edilemez.

Dijital teknolojilerin üretimi ve işletilmesinde üretildiği tahmin edilen 1,7 milyar ton sera gazı emisyonunu dünyadaki tüm internet kullanıcıları arasında kabaca bölecek olursak, bu her birimizin 414 kg karbondioksit salınımından sorumlu olduğu anlamına gelir.

Bu rakam, dünyanın neresinde olduğunuza bağlı olarak değişebilir.

Dünyanın bazı bölgelerindeki İnternet kullanıcılarının orantısız bir şekilde büyük bir karbon izine sahip olması doğaldır.

Enerji verimliliğindeki gelişmeler, ölçek ekonomileri ve yenilenebilir enerji kullanımı kuşkusuz bu salınımı azaltacaktır, ancak gelişmiş ülkelerdeki insanların hâlâ internetin karbon izinin çoğunluğunu oluşturduğu aşikar.

(CO2, hepsi karbondioksit olarak yayılıyormuş gibi, tüm sera gazlarının karbon ayak izini birlikte ifade etmek için kullanılan bir birimdir) Bazıları, internet etkinliklerinin gezegene zarar verdiğini anlayınca bu, onları harekete geçmeye teşvik etti.

Sosyal medya kullanıcılarına iyi haber!

Muhtemelen en az karbon salınımı yapan dijital eğlence biçimi sosyal medyalar. Facebook'un sürdürülebilirlik raporuna göre, bir kullanıcının yıllık karbon ayak izi 299g CO2e'dir ve bu, bir demlik çay için suyu kaynatmaktan daha azdır salınım yapmaktır. Ancak platformun bir milyardan fazla kullanıcısı olduğunu düşününce, bu çok fazla çay kaynaması anlamına gelir. Sosyal medya ve diğer uygulamalar için bazı özellikleri devre dışı bırakarak karbondan tasarruf etmek mümkündür.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda buluşalım.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir

Komünist Belediyeden Ücretsiz İnternet: 'Bilgiye Erişim Temel Bir Haktır'
Japonya'da Dünya İnternet Hız Rekoru Kırıldı
İnternet Gelince Pabucu Dama Atılan Fantastik Teknoloji: Teletext

Popüler İçerikler

Arzu Sabancı'nın "A" Harfli Ekmeğini Kesen Çalışanın 1 Mayısını Kutlayarak Hepimizi Güldüren Kullanıcı
Öğretmen Olmak İçin Şartlar Değişiyor: Öğretmenler Artık Üniversiteden Sonra Atanamayacak!
Dünyanın En Güzel 100 Kadını Listesine Türkiye'den 3 Ünlü Oyuncu da Girdi!