Kış aylarını hasta olmadan geçirmek çok zor. Ama bu yolda bize yardımcı olacak bazı tüyolar var. Biraz kendinize dikkat ederek geçirirseniz bu kışı hastalıksız atlatabilirsiniz. Peki yapmanız gerekenler neler birlikte bakalım mı?
Kış aylarını hasta olmadan geçirmek çok zor. Ama bu yolda bize yardımcı olacak bazı tüyolar var. Biraz kendinize dikkat ederek geçirirseniz bu kışı hastalıksız atlatabilirsiniz. Peki yapmanız gerekenler neler birlikte bakalım mı?
Her zaman sağlıklı beslenmek gerekiyor ama özellikle kışın ekstra buna dikkat etmemiz lazım. Kışın bağışıklığı güçlendirmek için mevsim sebzelerini ve meyveleri yemek gerek. C vitamini içeren mandalina, portakal gibi meyveler ve ıspanak, lahana gibi sebzeler diyetinizde bol bol yer almalı. Bunları probiyotik kaynağı yoğurt ve kefirle destekleyebilirsiniz. Elbette işlenmiş gıdalardan olabildiğince uzak durmanız da gerekiyor.
Yazın bol bol su içsek de kışın su içmeyi ihmal ettiğimiz doğru. Ama aslında kışın da vücudumuzun suya ihtiyacı var. O yüzden sıvı alımına dikkat etmelisiniz. Bağışıklığınızı güçlendirmek için kış boyunca en az 2 litre su içmeye devam etmeniz gerek. Suyun yanında bitki çayları içerek de bağışıklığınızı güçlendirebilirsiniz.
Kışın vücut sıcaklığımız düşünce hasta oluyoruz. O yüzden vücut sıcaklığımızı korumamız gerek. Bunu korumanın en iyi yolu elbette kalın giyinmek. Bazılarının en sevdiği şey olan kat kat giyinmek kışın sizi hastalıklardan koruyacak temel şey!
Düzenli ve kaliteli bir uyku, bağışıklık sisteminin dostu. Yani kışın hasta olmamak için uykunuza da dikkat etmeniz gerekiyor. Günlük en az 8 saat uyuyarak kendinize daha iyi bakabilirsiniz. Tabii iyi bir uykunun yolu telefondan uzak uyumak. Uyumadan belli bir süre önce telefondan uzaklaşmak gece iyi bir uyku çekmenize yardımcı oluyor. Uyumadan önce kitap okumayı tercih ederek daha kaliteli uyuyabilirsiniz.
Hastalıklar en çok nereden bulaşıyor diye sorsak herkes hemen eller diye cevap verir, öyle değil mi? O yüzden yapılması gereken özellikle salgın zamanlarında elleri bol bol yıkamak. En az 20 saniye boyunca sabunla elleri yıkamayı ihmal etmemelisiniz. Dışarıdayken elleri dezenfekte etmek de bu zamanlarda çok önemli elbette.
Doktorunuza danışarak bağışıklığı güçlendirici takviyeler kullanabilirsiniz. Bu dönemde özellikle C vitamini takviyesi gerekli. Balık yağı da bu dönemde kullanabileceğiniz takviyelerden. Direncinizi artıracak bu takviyeleri beslenme ile destekleyerek hastalıkları kendinizden uzak tutabilirsiniz.
Kışın soğuk diye spor yapmaktan hemen vazgeçiliyor. Ama aslında sağlıklı olmak için spor hep şart. Soğuklarda dışarıda spor yapmanız gerekmiyor elbette. Eğer spor salonuna gidemiyorsanız evde kendiniz de egzersiz yapabilirsiniz. Havanın güzel olduğu günlerde de dışarıda kısa yürüyüşler yapabilirsiniz.
Ama önemli olan bu stresi yönetebilmek. Stres bağışıklık sisteminin en büyük düşmanlarından. Bu yüzden stresi yönetebilmeyi öğrenmek gerekiyor. Bu stresi yönetmenin bazı yolları var. Meditasyon yapmak, nefes egzersizleri ya da hobiler stresi azaltmaya çok yardımcı oluyor.
Kışın evi havalandırmayı genelde ihmal ediyoruz. Hava soğuk diye genelde evde camlar açılmıyor. Ama aslında bu çok yanlış. Sürekli kapalı camlar nedeniyle evde temiz hava azalıyor ve doğal olarak evin havasının kalitesi düşüyor. Bunu engellemek için düzenli olarak evinizi havalandırmanız gerek.
Hastalıkların kalabalıklarda yayıldığını biliyoruz. Özellikle kapalı ortamlar bu konuda daha tehlikeli. Kışın kendimizi korumak için bu kalabalık ortamlardan olabildiğince kaçınmamız gerek. Tabii bu her zaman mümkün olmuyor. Onun için kalabalık ortama gireceğiniz zaman maske takabilirsiniz. Eğer hapşıran, öksüren kişiler varsa bunlardan da uzak durmanızı tavsiye ederiz!
Hastalık bir anda kimseyi hemen yataklara düşürmüyor. Belirtileri ile aslında küçük küçük kendini belli ediyor. O yüzden belirtileri görmeye başladığınız andan itibaren hastalığın ilerlemesini engellemek için bir şeyler yapabilirsiniz. 'Küçük bir hapşırık, 1-2 öksürük. Ne olacak?' diye düşünmeyin. Bu belirtileri görmeye başladınızda sıcak bir çorba içebilir ve bol bol dinlenebilirsiniz. Bu sayede hastalığınızın ilerlemesini engellemeniz mümkün!