Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş ise havacılıkta daima risk olduğunu ve bu riskleri en aza indirmek için çalışmak gerektiğini kaydetti:
'Dün gerçekleşen kazaya kötü hava şartları neden oldu. Buradaki hadisede kule, meteorolojik bilgileri verdikten sonra son kararı, pilotlar veriyor. Uluslararası limitler var, yan rüzgar limiti mesela. Veya arka rüzgar limit dışı deniyor. Yani kulenin şartları farklı, pilotlarınki farklı. Kule, pilotun inisiyatifine de bırakmadan pas geçirip, iniş yönünü değiştirebilirdi. Pist istikametini değiştirip yeniden planlama yapabilirdi. Meydanın kendi aldığı karar var. İşte bir zincirin halkası gibidir havacılık. O zincir, dünyanın en iyi madeninden de yapılsa, zincirlerinden biri zayıfsa, tüm zincir zayıftır! Bu zincir, en zayıf halkası kadar kuvvetlidir. Havacılıkta daima risk vardır. Önemli olan bu riski minimuma indirgemek, önlem almaktır. ‘Havacılıkta felaketler, şanssızlıklar peş peşe gelir’ diye bir söz vardır. Minimum riskte uçacak şekilde uluslararası kurallar belirlenmiştir ve buna riayet edilmelidir. Hava durumu kriterleri, pilot kriterleri vs her şey belirlidir. Durumu iyi okuyup zamanında karar vermek çok önemli.'
“Eğitimlerin yeterli olmadığını söylemek doğru değil”
Beyazıt Karataş, son yıllarda açılan özel kurslardan yetişen pilotların yeterli olmadığı yönündeki eleştirilere ise katılmadı.
Karataş, “Yetişen gençlerimiz belli bir seviyedeler. Zaten uluslararası standartlarda ehliyetlerini alıyorlar. İkinci pilot oluyorlar. Tecrübeli bir pilotla beraber yıllarca uçuyorlar. Eğitimlerin yeterli olmadığını söylemek doğru değil” ifadelerini kullandı.
“Artan talep hava sahasının kalabalıklaşmasına ve farklı kazalara neden olabilir”
Emekli Hava Pilot Tümgeneral Karataş, hava ulaşımına talep arttıkça daha fazla kazayla karşı karşıya kalınacağı riskine vurgu yaptı:Önümüzdeki dönemde de kazalarla karşılaşabiliriz. Sivil havacılıkta artan talep, hava sahasının kalabalıklaşmasına ve farklı kazalara da neden olabilir. Tüm mürettebat ya da personeli kaybedeceğimiz kazalar olmadı. Bu yönden şanslıyız. Havacılık sert bir iştir, kurallar serttir, acımasızdır.
Sabiha Gökçen’deki ikinci pistin hâlâ tamamlanamamış olmasına dair ise Karataş, “Pistin olabilmesi için tünel inşaatı var ve uzun sürüyor. Maddi durumlar da önemli. Değerlendirme yapmam yanlış olur ama sonuçta pistler aynı istikamette. Dolayısıyla yeni pist, sadece artan trafiği rahatlatmak açısından önemli bir alternatif” ifadelerini kullandı.
“Daha iyi tedbirler alınabilir”
Son olarak havacılıkta oluşan kazalarda en üst seviyeden en aşağıya kadar herkesin sorumluluğu bulunduğuna değinen Karataş, “Eğitim, bilgi, paylaşım ve şeffaflık şart. Daha iyi tedbirler alınabilir, iyileştirebilir” dedi.
Bu ülke bitmiş, ağlayanı yok..
Sivil Havacılık ve Kabin Hizmetleri Bölümü (Bildiğiniz hosteslik bölümü) 2. sınıf öğrencisi biri olarak bize bile uçağın iniş sırasında uçağın arkasından esen tailwind dediğimiz rüzgar hızının 10-15 knot ı geçmesinin iniş için uygun olmadığı öğretilir. Headwind dediğimiz önden esen rüzgar için bu biraz daha yüksektir sanırsam 30knot civarıydı. Anlayacağınız rüzgarın arkadan esmesi pilotların uçağı indirmesini bir hayli zorluyor. Arka rüzgar 10-15 knot dedim ama pistin uzunluğu ve pistin ıslaklığı vb unsurlara bakarsak bu değerin bu pist için 10 dan yüksek olması zaten kesinlikle uygun değil. 270 dereceden 22 knot hızında rüzgar esiyormuş, Açıkçası cos ve sinüs işlemlerinde o kadar iyi değilim ama tailwind in +15 ile +18 knot arası olduğunu anlamak için işlem yapmama gerek yok.(1000 karakter sınırı)
2 tarafta hatalı anlaşılan. Olan insanlara oldu her zaman ki gibi. Ölenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilerim.