13 yaşında evlendirilecek “en azından onların zamanında düzen vardı” dediği Taliban’ın gidip geldiğine şahit olacak ve bir mülteci olarak büyüyüp aile kurduğu Pakistan’dan, sahte kimlik düzenlediği suçuyla sınır dışı edilecekti.
Birkaç gün önce paracıkları helikopterlere ve uçaklara doldurarak Birleşik Arap Emirlikleri’ne kaçan Başkan Eşref Gani tarafından Afganistan’a getirilip kendisine bir ev verilmeden önce şöyle diyecekti: “Ben Afganistan’da doğdum ama Pakistan’da büyüdüm. Benim vatanım burası.”
Sınır dışı edildiğinde eşini alıp götüren hepatit-c hastalığı ile boğuşuyordu, gözlerinin çevresinde karaciğer lekeleri vardı. Üç çocuğuyla birlikte ortada kalmıştı. Bu durumu gören Eşref Başkan, PR fırsatını tepmedi ve hemen sağlık masraflarını karşılasın ve çocuklarına da bakabilsin diye 700 dolar maaş bağlattı kendisine. Bir de üzerine geniş bir ev verdi.
Annemin yıllar boyu biriktirdiği National Geographic dergilerini ve nefes kesen kapak fotoğraflarını asla unutmuyorum. Sahaflardan alınmış onlarca eski mecmua, kütüphanedeki ansiklopedi savaşları cephesinin hemen karşısında konuşlanmıştı.
1985 Haziran sayısının kapağıydı Afgan Kızı. Ben o sıralar 2 yaşında sümüklü bir bebektim. “Anne bu kız kim? Meşhur biri mi?” sorusunu sormam için 1993 yılının gelmesi gerekecekti. Ben annemin soyduğu tuzlu hıyarımı yiyip dergileri karıştırırken Afgan Kızı ikinci çocuğuna ninni söylemekle meşguldü.
Vay be.
Admin BBC'de kadının 2017 röportajı var? bi oraya bakıp hazırlasaydın içeriği keşke. kadının yeri yurdu belli, röportajda da " fotografın, ona getirdiği ünün önce zararları olduğunu ama sonra çok faydasını gördüğünü, o ün sayesinde şuan gelen para ile yetimlere ve ihtiyaç sahiplerine nasıl yardım ettiğini" anlatıyor. kadın kurtulmuş hayatını yaşıyor demiyorum, ama bu içerikte yazdığı gibi unutulmuş kaybolmuş vaziyette de değil.