Bazen yıllardır tanıdığımız arkadaşlarımızın aslında mental olarak nasıl mücadeleler verdiklerinden bihaber olabiliriz.
Amerikan Psikoloji Birliği başkanı ve Pepperdine Üniversitesi profesörü Thema Bryant, bu konu hakkında yardımcı olacak açıklamalarda bulundu. Doktora sonrası araştırmasını Harvard Tıp Merkezi'nde yapan Bryant'ın açıklamalarını sizler için derledik... 👇
Bazı insanlar eğer bu konuyu açarsa karşı tarafın kötü hissetmesinden endişe duyar. Ancak bu doğru değil. Eğer birisi halihazırda acı çekiyorsa, bu iyileşebileceği anlamına gelir.
İşte birinin mental olarak kötü bir durumda olduğuna işaret edebilecek belirtiler... 👇
Bazı insanlar zor durumdan geçerken yardım istemek yerine kendilerini izole eder. Eğer onlardan bir süredir haber almadıysanız ya da bayadır onları görmediyseniz, bu bir işaret olabilir.
Kötü alışkanlıklarının arttığını veya gece geç saatte yemek yemeye başladıklarını fark edersiniz. Bazen şaka yaparcasına 'Dün akşam koca bir kutu dondurma bitirdim' diyebilirler.
Eğer küçük bir soruna normalde arkadaşlığınız boyunca yapmadığı bir şekilde daha yoğun bir tepki veriyorlarsa, bu da iyi olmadıklarına işaret edebilir.
Kendileri hakkında 'Kim beni neden işe alsın?' veya 'Kimse benimle çıkmak istemiyor çünkü berbatım' vb. şekilde konuşmaları. Bu konuşmalar değerlerini hiçe saydıklarını ve desteğe ihtiyaç duyduklarını gösterir.
Birine yardım etmeden önce, yardım edebilecek konumda olduğunuzdan emin olmanız gerekli.
Eğer güzel ve rahat bir hafta geçirdiyseniz, arkadaşınızla bir yemek yiyin. Ancak zor geçen bir haftanın ardından tükenmiş hissediyorsanız ve iş ya da özel hayatla ilgili sıkıntılarla boğuşuyorsanız, o kişiye iyi gelecek kişi siz olmayabilirsiniz.
Birine yardım edebilecek konumdaysanız, 'Naber?' veya 'Nasılsın?' gibi rutin cevaplar alacağınız sorular sormayın. Daha spesifik olun. Mesela:
Bu hafta senin için nasıl geçti?
Hayatın nasıl gidiyor?
Bu haftanın iyi ve kötü haberleri neler?
Bu sorulara verdikleri cevaplar size çok şey söyleyebilir: Örneğin arkadaşınız cumartesi günü 14 saat uyuduğunu söylediyse, buradan konuyu daha çok açarak derinlere inebilirsiniz: 'Gerçekten çok yorgun olmalısın. Sence bu yorgunluğa sebep olan şey ne?' gibi...
Böyle hassas konularda, ne söylediğiniz kadar nasıl söylediğiniz de önemlidir. Birine nasıl olduğunu sorduğunuzda yavaşlayın: Bu 'İyiyim' geçiştirmesi yerine gerçek bir cevap istediğinizi gösterir.
Cevabı önemsediğinizi ve ayak üstü sohbetten ziyade gerçek bir sohbet gerçekleştirmek istediğinizi gösterir. O yüzden gelebilecek her cevaba karşın muhabbetin uzayacağını göz önünde bulundurun.
Duygusal desteğe ihtiyaç duymak çoğu zaman beraberinde utanç duygusunu taşır. Bu yüzden birine yardım ederken mutlaka önyargısız ve kabullenici bir atmosfer yaratın, kucaklayıcı olun.
Onların ne kadar sinirli ve dolu olduğunu anladığınızı gösteren bir tonlama ile hitap edin.
Doğru yolu izleseniz bile arkadaşınız hemen açılmayabilir. Bazen biraz ısrarcı olmak iyi olabilir.
Ben olsam ilk 'İyiyim' cevabını aldıktan sonra hemen bırakmazdım. İkinci bir soru daha sorduğunuzda aynı cevabı alırsanız, 'Peki ama konuşmak istersen ben buradayım' şeklinde açık bir kapı bırakabilirsiniz.
Bu, daha sonra konuşmaya karar verdiklerinde gelip konuşabileceklerini bilmelerini sağlar.