Bu anlamı herkes aşağı yukarı biliyor ama deyimin ortaya çıkış hikayesi pek bilinmiyor. 2017 yılında Kos Adası’nda yapılan bir gezide, Girit kökenli bir rehberin anlattığı rivayet, bu bilinmezliğe ışık tutmuş.
Anlatıya göre, Osmanlı Dönemi’nde Konya’dan Girit’in önemli liman şehirlerinden biri olan Hanya’ya bir vali atanır. Ancak bu vali, göreve başlar başlamaz halkın sırtına dayanılmaz vergiler bindirir.
Müslüman halk da aynı şekilde şikayetçidir. Ancak vali tüm bu şikayetlere kulak tıkar, kararlarından geri adım atmaz. Bunun üzerine Hanyalılar, bir gece yatsı namazı çıkışı valiyi karanlıkta yakalayarak feci şekilde döverler. Vali güçlükle konağına dönerken, arkasından bağırarak seslenirler: 'Şimdi, Hanya’yı Konya’yı anladın mı?'
O gece Hanya’da yaşanan bu olay, halkın adaletsizliğe karşı verdiği bir tür ders olurken, zamanla ağızdan ağıza dolaşarak deyime dönüşür. İşte bu olaydan sonra halk arasında bu söz, olayların gerçek yüzüyle karşılaşan ya da yaptığı işin sonucunu gören kişiler için kullanılmaya başlanıyor.
Peki siz bu deyimin hikayesini biliyor muydunuz? Yorumlarda bekliyoruz!
Girit 17. yüzyılda fetholunmuş ve Türkleştirilmesi için Konya-Karamanlılar oraya göç ettirilmiştir. Hanya'da çok büyük bir Mevlevihane bulunmaktadır. Türklerin tamamı 1924 mübadelesiyle Türkiye'ye getirilmiştir. Validen ziyade Hanya ile Konya arasında bir göç bağlantısı vardır. Kimliği belirsiz bir rehberin hayal dünyasından esintileri de haber yapmayıverin.