Çanakkale’de geniş bir çiftliğe sahip olan Dilber Hanımağa bayramı çocuklarıyla bir arada geçirmek ister ama çocuklar işlerini bahane ederek gelmek istemezler, fakat kimsenin beklemediği bir gelişme olur. Dilber’in bayram öncesi aniden rahatsızlanması çocuklarının apar topar çiftliğe gelmesini sağlar, ancak çocuklar beraberlerinde bazı sırlarını da getirirler. Dilber bu sırlarla yüzleşirken ailesini bir arada tutmak için çabalayacaktır. Hastalığı tehlikeli bir seviyeye gelen Dilber, kısa kalan ömrünün son anlarındahem ailesinin sorunlarıyla ilgilenecek hem de bu hastalığı herkesten saklayarak ailesinin güzel bir bayram geçirmesini sağlayacaktır.
Kurban Bayramı’nda evlatlarıyla bir araya gelen Dilber, çocukları ile özlem giderir ama beklenmedik bir şekilde yeni gelin adayı ile tanışır. Dilber, yeni gelin adayının arkeolog olmasından hoşlanmaz. Çiftlikten kovduğu eski çalışanları gibi onun da define avcısı olduğunu düşünür. Dilber’in bir yıldır baktığı Kınalı’nın kaybolması ile tüm aile bilinmedik bir maceraya sürüklenir. Tüm olumsuzluklara rağmen Dilber, ailesine bir arada olmanın önemini öğretmiş olur. Böylece bu bayram tüm aile için farklı bir hayatın başlangıcı olacaktır.