Hande Erçel’i setlerde, Hadise'yi sahnede görmeye alıştık. Oyuncular hep kameraların önünde, şarkıcılar ise ışıkların altında! Peki hiç düşündünüz mü, ya şöhret kapıları onlara açılmasaydı? Ya hayat bambaşka bir yolda ilerleseydi? Biz de bunu düşündük! Eğer ünlü olmasalardı nasıl bir hayatları olurdu?
İşte alternatif hayat senaryolarıyla ünlüler ve onların şöhretsiz yaşamları...
Şimdi milyonların tanıdığı, ekranlarda ve sahnelerde gördüğümüz ünlü isimleri bir de bambaşka mesleklerde hayal edelim. Kimisi sahnede değil okulda, kimisi kırmızı halıda değil bir moda evinde olurdu.
İşte eğer ünlü olmasalardı alternatif senaryolarla ünlülerin alternatif hayatları...
Biliyorsunuz Konuşanlar programında seyircilerine sık sık matematik işlemleri yaptırıyor, hatta bazen onların çözemediği soruları bile kafadan hesaplayıveriyor.
Eğer onu bugün stand-up sahnesinde değil de bir okulda öğretmen olarak görebilirdik. Ders anlatırken bile espriler patlatır, matematiği en eğlenceli ders haline getirirdi. Ne dersiniz? Sizce de öğretmenlik ona çok yakışmaz mıydı? 👨🏻🏫
Aile dizisinde şarkı söylemişti, katıldığı programlarda da çoğu zaman bir kuple seslendiriyor ve dinleyenleri mest ediyor. Hatırlarsanız Mert Demir ile de düet yapmıştı. Eğer oyuncu olmasaydı, Serenay’ı belki de müzik piyasasında görürdük.
üçlü sahne enerjisi, etkileyici sesi ve tarzıyla bir pop yıldızı bile olabilirdi! Belki de sahnede danslarıyla, sahne performanslarıyla konuşulan bir isim olurdu. Kim bilir, belki de bir gün oyunculuğun yanına müziği de ekler ve sahnelerde izleriz! 🎤🎙️🙋♀️
Kıyafetleri, tarzı, dansları her zaman çok konuşuluyor. Sahnedeki kostümleri olay olduğu gibi, günlük hayatında yaptığı kombinlerle de ilgi çekiyor. Tatillerinde giydiği kıyafetlerden, sokak stiline kadar her zaman tarz sahibi biri.
Eğer müzik kariyerine adım atmasaydı, büyük ihtimalle bir moda evi kurar, tasarımlarıyla adından söz ettirirdi. Ki zaten bir marka kurmuştu ve hatta bilenler bilir bazen mankenliğini bile kendisi yapıyor. 🧵 💪
O tatlı gülüşü, neşeli konuşma tarzı, ses tonundaki o çocuksu naiflik… Sadece ekran başında değil, hayatın içinde de çocuklarla çok iyi anlaşıyor! Ablasının kızı Mavi ile olan görüntüleri herkesin içini eritiyor. Birlikte çekildikleri videolarda Hande’nin Mavi’yle nasıl eğlendiğini, onunla nasıl şefkatle ilgilendiğini görüyoruz.
Eğer ünlü olmasaydı, onu bir anaokulu öğretmeni olarak görmek hiç de zor olmazdı. O tatlı sesiyle çocuklara masallar anlatır, oyunlar oynar, sabahları öğrencilerini güler yüzle karşılardı. Tabii bir de Instagram’da bol bol anaokulu etkinlikleri paylaşırdı. ❤️ 😍
O sert bakışlar, ağır duruş, karizmatik konuşmalar… Kenan sadece oyunculukta değil, her ortamda otorite sahibi bir figür gibi. Eğer şöhret olmasaydı onu kesinlikle ya siyaset dünyasında ya da iş dünyasında bir lider olarak görürdük.
Düşünsenize Kenan İmirzalıoğlu bir milletvekili olsaydı, mecliste uzun boyuyla kürsüde konuşmalar yapıyor, halkın sorunlarına çözüm arıyordu. Üslubu ağır, sesi tok, konuştuğu zaman dinleten bir karaktere sahip.
Gözünüzde canlandırın: “Değerli milletvekilleri, konuyu enine boyuna tartıştık, şimdi çözüm üretme zamanı!” diye bir konuşma yapıyor. O konuşmayı dinleyenler mutlaka “Vallahi ne diyorsa doğru!” diye alkışlardı. 😂
Oyunculuğa geçtikten sonra bu tutkusunu biraz geri planda bıraksa da dans yeteneği hala ortada. Sosyal medyada paylaştığı dans videolarını görmüşsünüzdür resmen ışık saçıyor. Eğer ünlü olmasaydı Demet Özdemir kesinlikle bir dans akademisinde eğitmen olurdu.
Günümüzde sosyal medya sayesinde dansçılar büyük kitlelere ulaşıyor, hatta bazıları fenomen bile oluyor. Demet de YouTube, TikTok ve Instagram’da dans videoları paylaşarak büyük bir kitleye hitap edebilirdi. Muhtemelen “Demet Dance Academy” adında bir stüdyo açar, hip-hop’tan modern dansa kadar dersler verirdi.
Onu belki de bir dans yarışmasında jüri koltuğunda bile görebilirdik. 💃🏻 👏🏻
Uzun boyu, atletik yapısı ve karizmatik duruşuyla kesinlikle en çok beğenilen spor hocalarından biri olabilirdi. Hatırlarsanız, uzun yıllar önce Bülent Ersoy bir klibi için model arıyordu ve o seçimlerde Kıvanç Tatlıtuğ da vardı. Ama ne olmuştu? Bülent Ersoy, Kıvanç’ı beğenmemişti! O dönem Kıvanç genç mi genç, zayıf mı zayıf… Şimdi bakınca, “Nasıl beğenmezsin Bülent Abla?!” diye insan ister istemez düşünüyor. Tabi o zamanki Kıvanç ile şimdiki arasında dağlar kadar fark var. Gençlik yıllarında bir deri bir kemik olan Kıvanç, yıllar içinde olgunlaştı ve karizmatik bir görünüme kavuştu.
O sahnede olmasa bile yine bir şekilde dikkat çeken, zeki ve eğlenceli biri olurdu. Karikatür çizmeye olan ilgisini bilenler bilir; zaten kariyerine de karikatürist olarak başlamıştı. Leman dergisinde çizimleri yayımlanıyordu, belki de orada kalıp Türkiye’nin en ünlü karikatüristlerinden biri olabilirdi.
Ama Cem Yılmaz’ı sadece karikatürle sınırlandırmak haksızlık olur. Reklamcılık sektörü tam ona göre bir alan olurdu. Büyük ihtimalle bir reklam ajansında yaratıcı yönetmen olur, absürt ama zekice reklam fikirleriyle markalara yön verirdi.
Özetle Cem Yılmaz sahnede olmasa da yine çok ünlü bir isim olurdu. Sadece stand-up değil reklamcılık, çizim, yazarlık, hatta belki film yönetmenliği gibi birçok alanda kendini gösterirdi. Ama neyse ki sahneyi seçti ve biz de onun esprileriyle kahkahalar atmaya devam ediyoruz. 😜
Kırmızı ruj olmadan fotoğraf vermiyor desek yeridir. Onun için kırmızı sadece bir renk değil, adeta imzası. Şu an oyuncu olarak tanıyoruz ama eğer bu alanda şöhret sahibi olmasaydı, mutlaka güzellik sektöründe olurdu.
Merve Beauty adında bir kozmetik markası çıkarır, YouTube ve Instagram’da kendi ürünlerini tanıtırdı. “Bu kırmızıyı sürdüğümde kendimi en güçlü hissediyorum!” diyerek yeni ruj koleksiyonlarını anlatırdı. YouTube’da makyaj videoları çekerek güzellik tüyoları verirdi. 🫠
Muhtemelen takipçileriyle bol bol etkileşimde bulunur, “Bugün hangi rujumu sürsem?” diye anketler yapardı. Markasını büyütüp büyük kozmetik firmalarıyla ortak çalışmalara girer, kırmızı ruj denince akla gelen ilk isim olurdu. Yani Merve Boluğur'u oyunculuk sektöründe görmesek mutlaka kozmetik sektöründe görürdük. Ama yine de görürdük. 😂
Peki sizin tahminleriniz var mı? Sizce hangi ünlü hangi sektörde, nasıl bir hayata sahip olurdu? Yorumlara bekliyoruz...
