Uzun zamandır röportaj vermeyen Hande Erçel, YouTube’da katıldığı programda suskunluğunu bozdu! Kariyeri kadar özel hayatıyla da gündemde olan ünlü oyuncu, ilk kez annesinin hastalık sürecinde yaşadığı linçlere yanıt verdi. “Affetmiyorum” diyen Erçel, samimi açıklamalarda bulundu.
Gelin detaylara birlikte bakalım!
Güzelliği, rol aldığı projeler ve sosyal medya paylaşımlarıyla adını duyurmayan kimse kalmadı. Kendisini “Güneşin Kızları”, “Aşk Laftan Anlamaz”, “Sen Çal Kapımı” gibi dizilerden mutlaka tanıyorsunuzdur. Erçel, kariyerine 2015 yılında “Güneşin Kızları” dizisinde canlandırdığı Selin Yılmaz karakteriyle hızlı bir giriş yapmış ve kısa sürede genç kuşağın yıldız isimlerinden biri haline gelmişti.
Özel hayatında da uzun bir süredir iş insanı Hakan Sabancı ile aşk yaşıyor. Çiftin dillere destan yaz-kış tatilleri, Yunan Adaları’ndan Bodrum koylarına uzanan romantik kaçamakları sosyal medyanın en konuşulan detayları arasında! İkili hakkında sık sık “evlenecekler” söylentileri de dolaşıyor, bilen bilir. Hatta geçtiğimiz günlerde Erçel evliliğe sıcak baktığının sinyallerini de vermişti.
Röportajın başında içtenlikle konuşmakta zorlandığını söyleyen güzel oyuncu, “Ben kimim bilmiyorum. Bir zamanlar kim olduğumu çok iyi biliyordum ama sonra beni ben yapan birçok şeyi kaybettim. Şimdi yeniden kendimi bulmaya çalışıyorum.” diyerek samimi itiraflarda bulundu.
Genç yaşta annesi Aylin Erçel’i kanser nedeniyle kaybeden Hande, bu kaybın derin etkisini şu sözlerle ifade etti:
“Bir site içinde büyüdük. Akşamları annem camdan seslenirdi: ‘Hande, Gamze eve gelin!’ O ses hâlâ kulaklarımda. Annemin varlığını hissetmek çocukluğumun en güzel anıydı.”
Annesinin kaybını anlatırken gözyaşlarına hâkim olamayan Hande Erçel, “Bu, yüzmeyi öğrendiğiniz bir deniz ve ben hâlâ o denizdeyim. Onunla yeniden kavuşacağım güne kadar yüzüyorum.” sözleriyle herkesi duygulandırdı.
Ünlü oyuncu, o günlerin kendisinde derin yaralar açtığını itiraf etti:
“O kadar çok vuruldum ki o zamanlar… Ve uğraştığım şey çok başkaydı. Keşke daha doğru bize bahsetselerdi. Ama o benim tüm hayatımı çok etkiledi. Belki de bugün dönüştüğüm bu sakinlik de o yüzden olabilir. O kadar etkiledi ki, bunu affetmiyorum. Çok küçüktüm. Çok küçük bir kıza yapılacak şeyler değildi bence. Çok yanlış bir örnek. Gencecik bir kıza yapılan çok yanlış hareketlerdi yani. O dönemi affetmeyeceğim, affetmiyorum.”
Haklı.
Zorbalık ve mobbing, body shaming, fiziksel görünüme yapılan şakalar,küfürler,söylemler, davranışlar tolere edildikçe, daha vahim şiddet türleri meşrulaşıyor ve hak görülüyor.Psikolojik şiddete,mobbinge uğrayan sussun,tecavüze uğrayan faille evlensin,ünlüyse herkes istediğini söylesin o sineye çeksin,bunun bir sonu olmaz, affetmemek lazım
“Bu, yüzmeyi öğrendiğiniz bir deniz ve ben hâlâ o denizdeyim. Onunla yeniden kavuşacağım güne kadar yüzüyorum.” Çok güzelmiş...