Siz bu testlerin yaptırılması gerektiğini düşünüyor musunuz?
Siz bu testlerin yaptırılması gerektiğini düşünüyor musunuz?
Bu takiplerde ultrason görüntülemesi ve çeşitli testler de talep ediliyor. Örneğin 14. haftada yapılan ikili test ile fetüsün down sendromlu doğma riski kontrol ediliyor. 24 ile 28. hafta arasında yapılan şeker yüklemesi ile anne adayının şeker hastası olup olmadığı öğreniliyor.
Doğumun nasıl olacağına, doğum öncesi ve sırasında annenin sağlığını korumaya da yardım ediyor. Olası bir problem erkenden fark edildiğinde eğer varsa çözümü de geliştiriliyor. Sağlıksız olacağı, hayati tehlikesi bulunduğu belirlenen fetüs doktor ve ailenin ortak kararıyla alınabiliyor.
Dünyada sadece birkaç şirketin yaptığı bu gen testlerini ülkemizden de kan tahlili göndererek yaptırmak mümkün. Ancak fiyatı epey yüksek. İkili test sonucu riskli çıkan gebelerde bu test devlet hastaneleri tarafından ücretsiz karşılanıyor.
Ancak pek çok insan bu uygulamaları özel hastanelerin dayatması olarak görüyor. Bazı hastaneler test yaptırmak istemeyenlerden imza talep ediyor, çünkü hiçbir testi yaptırmayan aileler doğumda bir sorunla karşılaştıklarında doktorlarını ve hastaneyi dava etme yoluna gidiyorlar.
Bu testlerin aslında anne adayı ve bebeğin sağlığına bir etkisi yok. Ancak insanlar kulaktan dolma bilgilerle bu testlerin sağlığa zararlı olduğunu düşünüyor. Amniyosentez, yani bebeğin kesesinden sıvı alma işlemi anne adayı için zor ve düşük tehlikesi bulunduran bir işlem. Bu da insanların çekinmesine yol açıyor. Zaten amniyosentez özellikle diğer testlerde riskli sonuçlar veren gebelerde tercih ediliyor, herkese yapılması gibi bir durum yok.
Her ne olursa olsun gebeliğini sonlandırmak istemeyenler için bu testler bir anlam ifade etmiyor; çünkü ortaya çıkan pek çok anormali ve rahatsızlıkta hekimin önerisi gebeliği sonlandırmak oluyor. Kimilerine göre sağlıksız doğacağı ve muhtemelen uzun yaşamayacağı bilinen bir bebeği dünyaya getirmek kürtajdan daha kötü, kimilerine göre ise kürtaj direkt cinayet. Bu nedenle tartışma büyüyor.
Bir anne baba için en zor kararlardan biri olsa gerek doğmamış çocuklarının kaderine karar vermek. Bu nedenle kaderci anlayışa sahip insanlar test de yaptırmak istemiyor, ne olacaksa kabul diyerek ilerliyorlar.
Eski zamanlarda doğumda anne-bebek ölümleri, yeni doğan ölümleri çok daha yaygındı. Elbette hala var, ancak eskiye oranla oldukça düşük oranlarda.
Kürtaj karşıtı bütün dangalaklara soruyorum: Sen mi bakacaksın o bebek doğduğunda? Sen mi ilgileneceksin hastalıklarıyla? Sen mi çekeceksin o süreçleri yıllarca? Sanane be! Anne ile baba verir kararı, size mi soracak insanlar bebekleri hakkında ne yapacaklarını!? Yasal bir süre var zaten, o süreyi geçtikten sonra yapılmıyor; tıp biliminin de bildiği bir şeyler var demek ki. İşin dini boyutu da aileyi ilgilendirir, Allahla onlar arasında; size hesap vermek zorunda değiller. Testlerin yapılmasını destekliyorum ben, insanların belli ihtimalleri önceden bilmesi ve ona göre karar alabilmesi güzel bir şey her şeyi doğumda öğrenmek yerine.
Yıl 2021 arkadaşlar, buna dikkat çekmek istiyorum. Binlerce yıldır her türlü gelişim gösterilmiş, araştırmalar yapılmış, bizlerin hayatları daha iyi olsun daha kolay olsun diye çalışılmış ve bu seviyeye gelinmiş. Şu an binlerce yıllık bütün bilgi birikimini merak edip okumak öğrenmek yerine her şeyi elinin tersiyle iten ve cahilliğinden gurur duyan insanlar fikirlerini sosyal medya üzerinden yayabiliyor. Demiyor ki ben bu dünyaya 2021 yılında gelmişim, benden önce kim bilir neler yapılmıştır ben amip gibi dolaşmayayım da bakayım öğreneyim ne yapılmış demiyor, öğrenmeye zahmet etmiyor, konuştuğu konu hakkında fikri olmadığı için asla utanmıyor ve hala konuşuyor. Çok enteresan bir zamanda yaşıyoruz gerçekten anlam veremiyorum
Yani bu insanlari anlamak gercekten zor 16 haftalik hamileyim ikili testimi yaptirdim, detayli ultrasona da girerim ne bu tantana kim ne yapiyosa yapsin yaw allah allah