DHA'nın aktardığına göre davanın gerekçeli kararı yayınlandı. Kararda mahkeme başkanı karşı oy gerekçesini açıkladı.
Karşı oy yazısı şöyle:
“Sanık ile maktul eşinin uzun zamandır aile içi yaşanan tartışmalar nedeniyle geçimsiz oldukları tüm dosya kapsamı ile sabittir. Sanığın aşamalarda, sanığın annesi H. ile babası O.’nun ise dinlendikleri 9 Ekim 2019 tarihli duruşmada beyan ettikleri üzere maktul Sezen’in sanığa sürekli sinkaflı sözler sarf etmesi ve sanığın maktulün kendisini aldattığına yönelik kendi iç dünyasındaki kurgusunun bu sinkaflı sözlerin tesiriyle birleşmesi neticesinde sanığın maktule yönelik eylemini gerçekleştirdiği anlaşıldığından ve şüpheden sanık yararlanır evrensel hukuk ilkesi gereği bu durumunda aksi dosya kapsamında sabit olmadığından sanık hakkında asgari hadden TCK’nın 29’uncu maddesinin (haksız tahrik) uygulanması gerektiğinden ‘sanığın cezasında başkaca artırım ve indirim yapılmasına yer olmadığına’ dair sayın çoğunluğun kararına iştirak etmiyorum.”
‘Aldattığına dair delil yok’
Gerekçeli kararda sanığın, kadının kendisini aldattığını düşündüğünü söylediği, bunu ispatlayamadığı ve ortaya somut delil konulamadığı belirtildi.
Okuyun kadınlar. Hakkınızı ancak böyle arar ve hakkını arayamayanlara nefes olursunuz!
nefsi müdafaa dışında hiç bir cinayetin indirime hakkı yoktur. Ayrıca Türkiyenin adaleti de ataerkil olmuş çıkmış.
O kadın üyeler bu ülkede yaşayan bütün kadınların haklarını korumuş. Bu hukuk sistemini sevmeyenlerin dahi...