Halimize Yanalım! Ankara’da Bir Central Park Olabilirdi, Peki o Projeye Ne Oldu?

Her Ankaralı şehirde AVM'ler arasında kısılıp kaldığından, ulaşılabilir mesafede yeşil alanlara muhtaç olduğundan şikayetçidir, haklıdır da. Geniş bir araziye konumlansa da Ankara'ya yakışan, New York'taki misali gibi bir Central Park neden olmadığı biraz kızgınlık biraz da özeleştiriyle sorgulanır. Aslında bizim de bir Central Park'ımız, olabilirdi ama biz onu çok farklı değerlendirdik, aslında 'değerlendiremedik'. Nasıl mı oldu?

Madem andık, önce Central Park örneğiyle başlayalım. Bir nevi 'nasıl olmuş bu park' diyerek.

ABD'de, New York'un ortasında, daha da önemlisi dünyanın en pahalı arazisinde, Manhattan Adası'nda 3000 dönümlük araziye konumlanmış bu park nasıl kuruldu ve neden hiç kıyısından köşesinden yontulmak düşünülmeden kıymet verilerek korundu?

Central Park 1859'dan bu yana olduğu yerde ama öyle ormanlık bir arazinin iyileştirilmesiyle oluşmamış.

Şehir ortasında bir park yapılması tasarlanmış ve gerek toprak taşınarak gerekse özel mülkler dahil edilerek plana uygunluk sağlanmış, inşa edilmiş. Kurulduktan sonra da kararlarla büyümesine rağmen hiç küçülmemiş, şehir büyüse de park arazisine göz dikilmesine izin verilmemiş, kimse de imar istememiş.

Aslında tüm bunlar kent halkının talepleriyle şekillenmiş, bir lütuf sonucu oluşmamış.

Kendimize gelelim, Central Park örneğine baktığımızda ne bir ülke geleneği ne de medeniyet övgüsü tüm bu manzaranın kaynağı değil. Ankara'da böyle bir alan kurulması ise yıllar önce kanunlarla belirlenmiş ve sonrasında bizler bu talebin ardından gitmediğimiz için yaşam alanımız buhar olup uçmuş.

2302 Sayılı Atatürk Kültür Merkezi Özel Kanunu ve sonrasında yayınlanan kroki bir şehir parkı tanımlıyor.

Kanun merkezi ayırdığı beş bölgeden birini, yaklaşık 3 kilometrelik alanı Cumhurbaşkanı başkanlığında, başbakan ve bakanlardan oluşan kurula bıraktı. Değerlendirilmesi planlanan bu alanda imar yetkisi sadece bu kurulun elinde olduğundan imar gelmesi ne kadar zor olduysa gelişim de o kadar zor olmuş.

Bir büyük AVM ile başlayıp eski Meclis binasında son bulan, AKM'yi de kapsayan bu alan aslında bir şehir parkı olabilirdi.

İşin ilginci halen olabilir! Ne yapılacağına bugüne dek karar verilemese de halihazırda bu alan bir parka dönüştürülebilir.

Böyle bir haber gördük 2016'da fakat yönetim değişikliklerinden sonra projenin akıbeti ne olur bilinmez.

Ama bu park bir şehir parkı ya da sporculara özel doğa parkı olarak da hayata geçse de Ankara'nın kaderinde farklı gerçekler var, onları gözardı ediyoruz.

Ankara şehir parkına önem veremeyecek kadar 'hızlı' bir şehir oldu.

Trafiği azaltmak, ulaşımda duraksamayı en aza indirmek için şehir göbeğinde ilerleyen Eskişehir Yolu, Konya Yolu ve bağlantı bulvarları inşa edildi. Faydasını da gördük esasen ama bu faydayla bağlantılı olarak şehirde yürümek, araç olmadan yaşamak imkansız hale getirdi. Yollar bizi bir yere bağlarken, bir yandan da yaşam alanımız etrafında sınırlar haline geldi.

Bahsi geçen alan çevresinde de hız sınırı 82. Etrafında bu kadar hızlı otomobil geçen bir alanda park olur mu?

Hızlı şehirler sakin trafik sağlasa da yaşam alanları çevresinde yavaşlık bizi kurtaracaktır. Ankara'nın havasını değiştirebilecek bir parkta günümüzü geçirebilmemiz için önce o sakinliği parkın çevresinde sağlamak gerekiyor ve bu adım parkı inşa etmekten daha önemli gibi görünüyor.

Masaya umutsuzluğu koymak için acele etmeyin, bu yaşam alanı bir hayal değil.

Türkiye'nin çeşitli yerlerinde öyle yaşam alanları oluşturduk ki yurt sınırları dışına bakmak anlamsız. Bize gereken yaşadığımız şehirde geleneklerimize sahip çıkarak daha yeşil bir ortam oluşturmak, otomobilleri biraz sakinleştirip kendimize nefes alabileceğimiz bir alan yaratmak. Her şey güzel olacak!

Popüler İçerikler

Acun Ilıcalı Futbol Yatırımlarına Devam Ediyor: Yeni Takımı Slovenya'dan
Eski Bakan Işın Çelebi'den Fenerbahçe'ye Sert Yanıt: ''Devletin İmkanlarını Kullanıp ‘Yapı’ Diyemezsin''
Ayliz Duman Çok Sade Kaldı: Miss Universe 2024'te Gelmiş Geçmiş En Çarpıcı Ulusal Kostümler Giyildi!
YORUMLAR
27.12.2017

atatürk orman çiftliğinde 3bin ağacı kesenler bu alana hiç central park yaparmı?

27.12.2017

Atatürk havalimanınına birileri göz koymadan central park olması için çalışma başlatsınlar.

ODTÜ ormanı zaten başlı başına bir Central Park. İMG dönemimde yapılan Harikalar diyarı, Göksu Parkı olsun yeniden düzenlenen Gençlik Parkı, Altınpark, Mogan Gölü bunlar nedir sizce

TÜM YORUMLARI OKU (13)