Kapsül gardırop veya dolap son 10 yıldır çok popüler olan bir kavram. Ancak günümüzde giysilerin iyice pahalı ve kalitesiz hale gelmesi sebebiyle yeniden gündemde. Kapsül gardırobun mantığını ve nasıl kendinize uyarlayabileceğinizi anlatıyoruz.
Kapsül gardırop veya dolap son 10 yıldır çok popüler olan bir kavram. Ancak günümüzde giysilerin iyice pahalı ve kalitesiz hale gelmesi sebebiyle yeniden gündemde. Kapsül gardırobun mantığını ve nasıl kendinize uyarlayabileceğinizi anlatıyoruz.
Temeli 50 parçanın altında, hepsi birbiriyle kombinlenebilen kıyafetlerden oluşan basit, kaliteli ve giyinmeyi kolaylaştıran bir giysi dolabı elde etmek. Kaban alırken kırmızı yerine her şeyle giyilir diye siyahını almak, düz beyaz spor ayakkabıdan vazgeçememek hep kapsül dolap adımı aslında.
Aslına bakarsanız alım gücünün yüksek olduğu ülkelerde de insanlar ucuza iki ayda çöp olacak bir şey almak yerine daha pahalı, ancak kaliteli ürünlere yöneliyor. Kapsül dolabın mantığı da aslında tüketim çılgınlığına biraz olsun karşı koyup; daha kaliteli, şık ve ekonomik şekilde sürdürülebilirlik sağlamak.
Siyah bir kaban, koyu mavi düz paça bir kot, mutlaka beyaz gömlek, bej trençkot... Pek çok kapsül gardırop içeriğinde benzer şeyler göreceksiniz. Oysa belki sizin tarzınız bambaşka. Demirbaş parçalar elbette olabilir, ancak kapsül dolap oluşturma sizin kişisel zevkinize kalıyor.
Yıllardır duran, belki bedeninize uymayan, modası epey geçmiş ve giymeyi düşünmediğiniz giysileri bağışlamalı, satışa çıkarmalısınız. Bunu yaparken eksiklerinizi de görüp not alabilirsiniz.
Neredeyse hiçbirimizin tüm eksiklerini bir anda alacak maddi gücü yok. O yüzden sırayla ilerlemeliyiz. Örneğin yeni bir spor ayakkabıya ihtiyacınız varsa çok beğenseniz bile geçen gördüğünüz o pembe çantayı almamalısınız. Bu yöntem hem eksikleri tamamlamayı hem de ekonomi yapmayı sağlıyor.
Örneğin siyah tayt giymeyi seven biriyseniz; daha ucuzunu değil, daha kalitelisini almak için araştırma yapmalısınız. Bunun için gerekirse biraz daha beklemenin, eskisiyle idare etmenin hiçbir kötü yanı yok.
Son trend, çok moda bir parçayı beğendiniz diyelim. Onun yakın zamanda modasının geçeceğini ve elinizde kalan kıyafetin gözünüze eskisi gibi gelmeyeceğini unutmayın. Bu nedenle gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını iyi düşünün ve yine de almak isterseniz ucuz muadillerini araştırın.
Çoğunlukla etek, elbise giyen biriyseniz külotlu çoraplara, güzel bot ve ayakkabılara odaklanın. Spor bir tarzınız varsa iyi birkaç sweatshirt ve tişört edinin. Herkesin dolabında mutlaka blazer ceket, klasik gömlek olmak zorunda değil. Önemli olan aldıklarınızın birbiriyle uyumu. Stiliniz sık sık değişiyorsa çok fazla alışverişten kaçının ve daha temel parçalara (kot, kaban, sade bluz gibi) yönelin.
Basit bir siyah elbise spor ayakkabıyla başka, sandaletle başka bir havaya girer. Altın takılar kot tişört komibinini şıklaştırırken, renkli yazlık takılar çabasız bir görünüm verir. Güneş gözlüğünden çantaya, tokadan kemere aksesuar kullanımına önem verin. Alışveriş yaparken elinizde olan parçaları iyi düşünün. Örneğin büyük, kullanışlı bir çantanız varsa bir sonraki çantanız onun benzeri veya farklı rengi olmasın. Daha küçük ve şık bir çanta seçin ki, aynı kombinlerde farklılık olabilsin.
Düz model bir kot pantolon (siyah, lacivert veya mavi renk)
Yarım kollu, askılı, atlet tişörtler (siyah, beyaz, gri, krem renk)
Ceket (siyah deri de olur, mavi kot da, kumaş blazer da. Tamamen sizin zevkinize göre.)
Kumaş pantolon (modeli size kalmış. Siyah, kahve, krem renk)
Zamansız model, orta boy bir çanta (siyah veya kahverengi)
Spor ayakkabı (beyaz, siyah, gri renk)
Uzun kollu tişört veya kazak (siyah, beyaz, pudra, krem renk)
Sade model bir bot (Siyah veya kahverengi)
Düz model bir mont, kaban (Siyah veya en çok kullandığınız tonlarda)
Düz renk ve model kazak, hırka veya sweatshirt (Siyah, beyaz, gri veya doğal tonlarda)
Uzun kollu, yarım kollu veya askılı düz renk bir elbise (Siyah veya doğal renk tonlarında)