Haftanın Magazin Bombaları

Magazin dünyasının usta kalemi Sinan Özedincik, geçtiğimiz haftaya damga vuran olayları Sabah.com.tr'ye değerlendirdi. İşte ünlüler dünyasından son dedikodular, perde arkasında yatan olaylar...

  • ŞEKER GİBİ BİR BABA OLACAK

Meryem Uzerli'nin eski sevgilisi Can Ateş ilk kez konuştu. Daha önce Uzerli'ye 'Bebeği istemiyorum' diyen Can Ateş ise, doğum yaklaştıkça kararını değiştirdi. Ateş, 'Kızınıza sahip çıkacak mısınız?' sorusuna 'Sadece bebeği nüfusuma kaydettirmem konusunda değil, aynı zamanda tüm yaşamı boyunca maddi-manevi yanında olacağım. Olamadığım zamanlarda babalık görevlerimi büyük bir özen ve sevgi ile yerine getireceğim. Kızımı asla yalnız bırakmam. Annesiyle ayrılmış olsak da o benim evladım' dedi.

Kısa süre sonra doğum yapması beklenen Meryem Uzerli, Ateş'in bu yaklaşımına nasıl karşılık verir?

Can Ateş doğum anında değil ama sonrasında Meryem'in yanında olacak. Çocuğunu görmek için sessiz sedasız Almanya'ya gidecek diye tahmin ediyorum. Çocuğu da nüfusuna kaydedecek. Tüm ihtiyaçlarını karşılayacak. Meryem'in hamile olduğunu öğrendiği anda çocuğu istemediğini söyledi ama o sözlerinden pişman oldu bence. Bebeğinin yüzünü gördükten sonra Can Ateş tamamen değişecek. Ben şunu iddia ediyorum; 3-5 yıl sonra Can'ı çocuğuyla birlikte Bebek Parkı'nda göreceğiz. Çocuğunu kaydıraktan kaydırırken fotoğraflarının çekileceğini bile söyleyebilirim. Bu işler böyledir. Öncesinde atıp tutmak kolaydır. Çocuğun yüzünü gördükten sonra ise değişilir. Can da ruhsuz, kötü niyetli bir insan değil. Özünde iyi biridir. Şeker şurup bir baba olacağını düşünüyorum.

  • BOŞANMIYORLAR

Sibel Turnagöl'ün eşi Mehmet Çelik'i kıskandığı için peşine dedektif taktığı haberi herkesi şaşırttı. Turnagöl'ün aşırı kıskançlıklarıyla işadamı eşini bunalttığı, bu durumdan oldukça rahatsız olan Çelik'in de pazar günlerini bile çalışarak geçirdiği iddia edildi. Geçtiğimiz gün birlikte görüntülenen çift ise, aralarında bir sorun olmadığını söyledi.

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz derler ama çiftin evliliği sallantıda mı değil mi? Bu dedektif mevzusu gerçek mi?

Sibel Turnagöl, iddiaları yalanladı. Ortada dedektif mevzusu falan yokmuş. Bu tamamen mutlu evliliğini yıpratmak adına çevresindeki kıskanç insanlar tarafından çıkarılan dedikodularmış. Ben Sibel'in yalancısıyım. Onun dediklerini aktarıyorum. Evliliklerinde herhangi bir sorun yokmuş. Her şey tozpembeymiş. Eğer bir sorunları varsa da zaten ilerleyen zamanlarda bunu öğreniriz.

  • PARA HIRSI ŞEYDA'YI BU HALE GETİRDİ

Birçok ünlü ve ünsüz ismi 3 bin euro karşılığında zayıflatarak yüklü bir kazanç elde eden Şeyda Coşkun'un, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın çıkaracağı kanundan etkilenecek olması, diplomalı diyetisyenleri sevindirdi. Yıllarca eğitim görüp bin bir zorlukla 'diyetisyen' olan birçok uzman, Twitter'da 'yaşam koçu' adı altında insanlara diyet listeleri yazan Coşkun'u topa tuttu. Geçtiğimiz gün sevgilisiyle görüntülenen Şeyda Coşkun, gazetecilerin bu konuyu açması üzerine gerildi. Bir anda yüzü asılan Coşkun hızlı adımlarla uzaklaştı.

Şeyda Coşkun'un son zayıflattığı isim olan Gülben Ergen'in yüzünün sarkması haberinin ardından, akla Coşkun'un zayıflattığı ve vücudunun bozulduğunu söyleyen Hadise geldi. Ünlü isimlerin yanı sıra Coşkun'un zayıflattığı başka insanlar da benzer durumlardan şikâyetçi. Bu işin sonu nereye varacak? Coşkun, insanları sağlıksız bir şekilde zayıflatıp hormonlarının bozulmasına mı yol açıyor?

Birçok uzmanın, doktorun, uzmanlık ehliyeti olan insanın başına gelen bir şey bu. Şeyda'nın da başına gelmesini bekliyordum. Çok çabuk patladı. Her şöhret olmanın bir bedeli var. Yıllarca bu işi sessiz sedasız yürüttü. En büyük hatası ise beraber yürüdüğü ünlülerle fotoğraflarını çekip reklamını yapmak oldu. Eğer bunu yapmasaydı bunlar başına gelmezdi. Şeyda'ya para tatlı geldi. Paraları kazandıkça hırs yaptı. Hırs yaptıkça daha çok müşteri kazanmak için ne yapacağını şaşırdı. Zayıflamak isteyen insanların doktor kontrolünden geçmesi lazım. Herkesin diyeti farklıdır. Şeyda gerçekten bu işin uzmanı değil. Ben zaten o ünlülere de akıl erdiremiyorum. Kısa sürede zayıflamak uğruna sağlıklarını hiçe saymalarına anlam veremiyorum. Sağlık konusu çok hassas. Birçok doktorun başına bile neler neler geldi. Yıllarca çok ünlü diyetisyenlerin zararsız diye diyetin yanında verdikleri haplar yüzünden kimler şu an mahkemelik, kimlerin başına neler geldi. Bir sürü insan bu yüzden mahkemelik oldu, bünyesi bozuldu, metabolizması çöktü. Şeyda herkesi yürütüyor ama bakalım o kişi bu kadar uzun yürüyüşler yapacak kadar sağlıklı mı! Belki kalbi, belki de şekeri var. Hiç kimse ağlayıp sızlamasın. Ünlülere de kızıyorum. Boşu boşuna onu şikâyet edip de basınla konuşmalarının bir anlamı yok. Gitmeselerdi, yapmasalardı. Herkesin aklı fikri var. İnsanlar Şeyda'ya karşı daha çok hırslanıp daha çok üzerine giderlerse, bu işi yapamayacak duruma gelecek. Umarım daha fazla olumsuz vakalar çıkmaz.

  • BU EVLİLİK BİR PROJEYDİ, HER ŞEYİ ÇOCUK İÇİN YAPTI

Beş ay önce Cem Aydın ile evlenen Derin Mermerci'nin iki aylık hamile olduğu iddia edildi. İki aylık hamile olan ve bugünlerde sık sık Amerikan Hastanesi'ne giderek kontrollerini yapan Mermerci ile eşi Aydın mutlu haberi sadece aile fertleriyle paylaştı. Doktorların hamilelikle ilgili söylediklerini harfiyen uygulayan Mermerci, birkaç hafta önce eşi ile Amerikan Hastanesi'nden çıkarken görüntülenmişti.

İlişkinin başlaması ve nikâh masasına gitmesi, çok hızlı olmuştu. Şimdi de çiftin bebek beklediği konuşuluyor. İddialar doğru mu? Derin Mermerci hamile mi?

İddialar doğru mu bilmiyorum. Son çıkan hamilelik haberlerini yalanlamadılar. Doğru olabilir. Derin Mermerci bundan önceki ilişkilerinde hep çocuk özlemi içerisindeydi. Çocuk sahibi olmayı çok istiyordu. Hayatına giren kişilere de, 'Bu adamdan çocuğuma baba olur mu' düşüncesiyle bakıyordu. Onun biriyle evleneyim, 20-30 yıl evli kalayım, mutlu bir aile olalım gibi bir derdi yok. Cemiyet hayatında önemli bir isim olduğu için de babalar konusunda eleme yaptı ve seçenekler arasından en entelektüel, eğitimi düzeyi çok yüksek, toplum içinde saygın bir yere sahip olan üst düzey bir gazeteci olan Cem Aydın'ı seçip evlendi. İşte çocuğum için aradığım baba bu dedi. İddia ediyorum; Derim Mermerci'nin evliliği, özlemini çektiği çocuk için bir projeydi. Cem'i sevmedi demek istemiyorum, mutlaka sevmiştir. Allah uzun ömür versin evliliklerine, inşallah uzun yıllar birlikte görürüz onları ama ben bu evliliğin sadece Derin Mermerci'nin bir projesi olduğunu düşünüyorum. Bunu yakın çevresi de doğruluyor. Kız arkadaşları, Derin'in yıllarca çocuk hayali kurduğunu söylüyor. Çocuğuma düzgün bir baba bulayım dediği sırada karşısına Cem Aydın'ın çıktığını ve kısa sürede de nikâh masasına oturma kararı aldığını konuşuyorlar. Söylenenler doğru ise Derin Mermerci hamile kalarak projesini gerçekleştirmiş oldu.

  • KIVANÇ'LA BİRLİKTE OLACAK KADIN OLACAKLARI GÖZE ALMALI

Kıvanç Tatlıtuğ ile stil danışmanı sevgilisi Başak Dizer'in arasına mesafeler girdi. Dizer, yeni dizisinin çekimleri için üç haftadır St Petersburg'da olan sevgilisi Tatlıtuğ'u Rus kızlarından kıskanınca çareyi yanına gitmekte buldu. Dizer geçen hafta St Petersburg'a gitti. Tatlıtuğ, çekimlerden arta kalan zamanlarda sevgilisiyle birlikte St Petersburg'un tarihi yerlerini ve müzelerini geziyor.

Kıvanç Tatlıtuğ'un, eski sevgilisi Azra Akın'ın da kıskanç olduğu ve oyuncunun bu durumdan bunaldığı kulaktan kulağa konuşuluyordu. Çift bu yüzden defalarca ayrılıp barışmıştı. Tatlıtuğ yine aynı durumla karşı karşıya geldi. İş aşkı herkesçe bilinen oyuncu, Başak Dizer'in kıskançlıklarıyla baş edebilecek mi?

Böyle bir haber çıktı ama doğru mu bilemiyorum. Başak Dizer'i tanıma fırsatı buldum. Bana hiç de kıskanç biri gibi gelmedi. Bence Başak çok güzel bir kadın. Herkes tarafından da beğeniliyor. İşinde de çok başarılı bir isim. Kıvanç'ı kıskandığı için yanına gittiğini sanmıyorum. Sadece onu görmek istediği için gitmiştir. Kıvanç işinde başarılı, yakışıklı bir adam. Kızlar sürekli peşinde. Kıvanç'la birlikte olmak isteyen kadının da zaten bu durumu göze alması lazım. Aksi takdirde bu ilişki yürümez. Gereksiz kıskançlıklarla hayatı iki tarafa da zehir eder insan.

Ahu Yağtu'nun 19 yaşındayken evlendiği ve kendisinden 17 yaş büyük Doğan Akçura ile geçtiğimiz gün neden bir araya geldiği ortaya çıktı. Yağtu, Akçura'ya, Cem Yılmaz'dan boşanırken imzaladığı protokolde değişiklik yapmak istediğini söyledi. Avukat olan Akçura da, eski eşine konuyla ilgili nasıl bir hukuki süreç izleyeceğini anlattı. Yağtu'nun, oğlu Kemal'le ilgili maddelerde birtakım düzenlemeler yapmak istediği söyleniyor.

Sizce Ahu Yağtu'nun yapmayı düşündüğü değişiklik ne olabilir?

Buluşmanın basına yansıyacağını tahmin etmediler ve buluşmaya kılıf olarak da bunu buldular. Hepimiz boşanma maddelerini gördük. Her şey ortada. Daha ne değişiklik isteyebilir ki! Yeterince parası var, mal mülk var. Cem'den daha ne isteyebilir? Bence tamamen uydurma bu Kemal'la ilgili düzenleme olayı. Zaten Kemal'in velayeti anneye verildi. Cem Yılmaz üzerine düşen her şeyi karşılıyor. Bir şey iade edeceğini de sanmıyorum. O yüzden bekleyip göreceğiz. Bakalım bu buluşmanın altından ne çıkacak.

Başından daha önce de bir evlilik geçen ve ABD'li eşinin yüklü tazminat talepleriyle karşı karşıya kalan Sami Kiresepi'nin babası, oğlunun güzel sunucu Burcu Esmersoy'la evlenmesine sıcak bakmadı. İddiaya göre; Santa Farma İlaç Fabrikaları'nın sahibi olan baba Kiresepi, uzun süre Burcu Esmersoy'la bir araya gelmedi. Ünlü sunucuya sırılsıklam aşık olan Sami Kiresepi ise durumu güzel nişanlısına anlattı. Bunun üzerine Burcu Esmersoy, hem müstakbel kayınpederinin gönlünü kazanmak hem de nişanlısının arada kalmasını önlemek için 'Evlilik sözleşmesi yapalım' teklifi sundu. Bu teklife sıcak bakan baba Kiresepi'nin çevresine; 'Bir kez başımıza tazminat sorunu geldi; bir daha aynı sıkıntıları yaşamak istemiyorum' dediği öğrenildi. Kiresepi'nin ilk eşi Alexis Nina, 20 bin lira nafaka ile 12 milyon lira tazminat talep ederek tüm aileyi zor durumda bıraktı. Milyarlık ilaç şirketinin mal varlığına da tedbir konulmasını isteyen ABD'li Nina'nın talepleri reddedildi ve eski eşe ayda 5 bin lira nafaka bağlandı.

Daha önceki evliliğinde mutluluğu yakalayamayan Burcu Esmersoy, bu kez mutluluğu için her şeyi göze mi alıyor? Bu evlilik sözleşmesi olayı ileride bir sıkıntı yaratır mı?

Eğer bu iddia doğruysa Burcu Esmersoy hayatının en büyük hatasını yapıyor. Önümüzde çok büyük bir örnek var bu durumla ilgili. Fethi Pekin'in ailesi, Hande Ataizi'yle evlenmesini istemiyordu. Sonunda Hande'ye evlilik sözleşmesi şartını koştular. O da tamam dedi ve sonrasında da sadece olanları gördük. 1 gün evli kalabildi. Yediremedi kendine bu durumu. Bu evlilik sözleşmesi büyük bir problem. Daha yeni konuştuk bir doktorla bu konuyu. Son 1 yılda boşanan gençlerin evliliklerini bitirme nedenlerinin yüzde 65'inin evlilik sözleşmesi olduğu ortaya çıkmış. En ufak bir kavga bu sözleşme konusu açılıyormuş. Evlilik sözleşmesiyle duygusallık gidiyor, güven kalmıyor. Şimdi Burcu Esmersoy da kayınpederinin isteği üzerine evlilik sözleşmesi yaparsa, en ufak bir tartışmada bunu Sami'nin yüzüne vuracağını düşünüyorum. Bir tartışma esnasında Burcu, 'Babanın gönlünü kazanabilmek için sözleşme bile imzaladım ben' diyecek. Sami de, 'Nasıl olsa evlilik sözleşmesi yaptım, her şey garanti, bir şey vermeyeceğim, boşanayım' diyecek. Eğer haberdeki iddia doğruysa bu sahnelerin yaşanacağını düşünüyorum. Bence Burcu ile Sami evlenmemeli.

FULYA UGAN / Sabah.com.tr

Popüler İçerikler

Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
Yönetmen İlker Canikligil'in "Kaçak Film" Çıkışına Röportaj Adam'dan Aşırı Haklı Tepki
Temsilcimiz Ege Karabenli İlk 10'da: Mr. World 2024 Erkek Güzellik Yarışması'nın Birincisi Belli Oldu!