Alplerin arasında 72 şelalesi bulunan Lauterbrunnen doğası ve geleneksel mimarisiyle gelenleri büyülüyor. Goethe ve Lord Byron şiirlerinin ilham kaynağı olan Staubbach Şelaleleri ile ünlü, UNESCO Dünya Mirası listesindeki Jungfrau – Aletsch bölgesinde yer alan vadi yürüyüşü seven gezginler için inanılmaz güzellikte bir rota… Hazır Lauternbrunnen’e kadar gelirseniz 1650 m yükseklikte ve trafiğe kapalı Mürren Köyü’ne çıkmayı ihmal etmeyin. Teleferikle Allmendhubel’e çıkıp, Alpler’in meşhur Eiger, Jungfrau ve Mönch zirvelerinin manzarasıyla kendinizden geçebilirsiniz.
Bernese Alpleri’nin tam kalbinde, kristal berraklığıyla görenleri kendine hayran bırakan göllerle çevrili Interlaken, İsviçre’nin artık gizli olamayan cennetlerinden. Thun Gölü ve Brienz Gölü arasındaki şerit şeklindeki dar bir arazi olan Interlaken büyüleyici manzarası ile kesinlikle keşfedilmesi gereken yerlerden. Interlaken’de günlük cruise gezilerine imkanınız olursa mutlaka katılmalısınız.
İsviçre Brienz gölü kenarında küçük balıkçı kasabası olan Iseltwald doğasıyla büyüleyen bir başka kasaba… Gölün berrak suyuna uzanan yarımadada bulunan Iseltwald; kafelerin, dağ evlerinin ve göl kenarında kümelenmiş otellerin bulunduğu bir yer. Göl kenarındaki restoran ve kafelerde oturup manzaranın keyfini çıkarabilir, leziz balık ve deniz mahsullerini tadarken gözleriniz bu manzara karşısında gerçeklik algısını yitirebilir.
Yemekleri, doğası ve kültürüyle İsviçre’nin küçük İtalya’sı olan Ticino’nun köyleri bir başka “kesinlikle görülmeye değer” yeri. İsviçre’nin Alplerinde Akdeniz havası estiren Sonogno İsviçreliler için Ticino’ya gitmek “güneye inmek” anlamına geliyor.
Ticino Kantonu’nun muhteşem pitoresk köylerinden Lavertezzo’ya çeviriyoruz rotamızı… Köyün ortasından geçen muhteşem mavilikteki Verzasca Nehri ve çevresindeki barok taş binalar özellikle fotoğraf çekmeyi sevenler için unutulmaz ve bulunmaz kareler sunuyor.
2016 yılında İsviçre’nin en güzel köyü seçilen Morcote Lugano Gölü kıyısında eski bir balıkçı köyü. Ticino Kantonu’nun en pitoresk ve en çok fotoğraflanan kasabası ünvanına da sahip olan Mortoce ziyaretçilerini bekliyor.
İsviçre’nin en güzel bir diğer köyü olan, Gravyer peynirine adını veren La Gruyères ile devam ediyoruz. Orta Çağ görünümünü günümüze kadar bozmadan koruyan, peynirin yanı sıra çikolata fabrikası ve çikolata treniyle de çok lezzetli bir seyahat rotası Gruyéres ayrıca çiçeklerle süslü evleri ve sokaklarıyla masalsı bir köy. Saane Nehri’nin kenarında 800 m. yükseklikte bir tepede yer alan köyde araba kullanmak yasak.
İsviçre’nin Rivierası’nın incisi, ismini söylerken bile ahenkli gelen bu yerleşim yeri ile tanışmaya hazır mısınız? Cenevre Gölü kıyısında bize göre en güzel konuma sahip olan, güzelliğini tarif etmeye kelimelerin yetersiz kaldığı küçük bir yer olsa da kendini sevdiren Vevey’in sadece manzaraları seyrederek günlerinizi geçirebilirsiniz.
Her biri birbirinden güzel olan göllere ev sahipliği yapan İsviçre’nin muhteşem doğasıyla Luzern Gölü de güzelliği ile kesinlikle keşfe değer br diğer yerleşim yeri… Orijinal adı ‘Vierwaldstättersee’ olan ve adını gölü çevreleyen 4 kantondan alan bu büyük ve güzel gölü keşfetmek için en güzel yol buharlı gemi turlarına katılmak isterseniz bizim önerimiz 3 saat süren Lucerne-Flüelen gemi gezisi.
İsviçre farklı tren rotalarıyla gerek gölleri gerek doğasıyla keşfine doyum olmayacak bir ülke… Raylar üzerinde giderken göreceğiniz manzaralar tek kelimeyle “muhteşem” diyerek yolculuğunuzu tamamlayacağınız Lucerne ile Interlaken’ı bağlayan Brünig Hattı’nın etkileyici manzaralarından biri de Lungern Gölü tamamlıyor.
İsviçre’nin Bern kantonuna bağlı kasabalarından olan Thun, Alp Dağları ile turkuaz rengindeki Aare Nehri’nin kıyılarını kucaklayan modern bir Orta Çağ kasabası dersek yanlış olmaz. Tarihi ve doğal yapısıyla İsviçre’nin en güzel bölgelerinden olan Thun; kartpostalları aratmayacak güzelliğiyle ziyaretçilerine inanılmaz bir dünyanın kapılarını aralıyor.
Lauterbrunnen’den kalkan trenlerle kısa sürede ulaşabileceğiiz, araba giremeyen kasabalarından Wengen’le devam ediyoruz. Adeta güzellik yarışmasında gibi sıra sıra dizilmiş ve güzelliğiyle mest olunan evleri, İsviçre’nin olmazsa olmaz inekleri ile inanılmaz bir manzara sizleri bekleyen kasaba ayrıca kışları ailece gidebileceğiniz bir kayak merkezine dönüşüyor.
Alpler’in kalbinde bulunan Grindelwald, İsviçre’nin görülmeye değer en güzel köylerinden bir diğeri… Yemyeşil doğası, devasa zirveleriyle Grindelwald, Lauterbrunnen’e yaklaşık 10 km uzaklıkta. İsviçre’nin en önemli kayak merkezlerinden biri olan Grindelwald ilkbahar ve yaz aylarında trekking rotaları ile spor ve doğa tutkunu seyahatseverlerin gözdesi.
İsviçre’nin Kanderung bölgesinde yer alan, buranın en güzel göllerinden biri olan ve sualtındaki 12 metreye kadar uzanan ağaç gövdelerini ve kayalarıyla Blausee göz kamaştıracak bir güzelliğe sahip. Çeşitli türlerdeki birçok alabalıklara ev sahipliği yapan Blausee’i ister tekne turu ile isterseniz de orman içinde keyifli yürüyüşler yaparak keşfedebilirsiniz.
İsviçre Alplerinde huzurlu, sessiz ve tam anlamıyla büyüleyici bir kasaba olan Zermatt özellikle kışın usta kayakçılar ve off-pist severler ideal bir lokasyon. Araç trafiğine kapalı olması, muhteşem manzarası, hayranlık uyandıran vadisi ve masalsı bir ambiyansıyla Zermatt kış sporlarını sevenleri bekliyor.
İsviçre Alplerinin en lüks kayak merkezlerinin başında olan Gstaad Avrupa sosyetesinin uğrak kayak merkezlerinden. Gstaad; Paris Hilton, George Clooney, Valentino, Madonna ve hatta Margaret Thatcher gibi birçok ünlü ismin de favori lokasyonu. Gstaad’ta kışın balonla gökyüzüden İsviçre’yi gözlemleyebilir, kayak keyfi, fayton gezisi, karda golf veya husky köpekler ile kızak keyfi yapabilirsiniz.
Çok güzel.
hepsi birbirinden güzel. evler ne kadar bakımlı, estetik, doğa muhtesem. Her yerin kendine has bir mimarisi, özelliği var. yaşadıkları yeri, tarihlerini seviyor ve koruyorlar. yasam ve şehir kültürleri Avrupalıların çok yüksek. bizde de doğa güzel ancak yerlesim yerlerimiz bence çok kötü. mimari ve estetik yok. Her yer birbirine benziyor.