‘Parti Kapatmanın Tartışılması Bile Demokrasi Ayıbıdır’

Bölgedeki olayları araştırmak amacıyla Cumhuriyet Halk Partisi tarafından Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin başkanlığında oluşturulan heyet Diyarbakır'da incelemeler yaptı. Gürsel Tekin, heyet adına yaptığı açıklamada HDP'nin kapatılması tartışmalarıyla ilgili 'Hiçbir siyasi partinin kapanması, bunların yeniden tartışılması kabul edilemez. Türkiye 1990'larda, 1980'lerde bu süreci yaşamış. Bütün bunların yeniden tartışılması bile demokrasi ayıbıdır. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir' dedi.

Bölgedeki olaylarının araştırılması için TBMM'ye verdikleri önergenin Ak Parti ile MHP oylarıyla red edilmesinden sonra Cumhuriyet Halk Partisi tarafından oluşturulan ve Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin başkanlığındaki Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu, Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Muğla Milletvekili Nurettin Demir, Ankara Milletvekili Şanal Sarıhan, İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka bulunduğu heyet Diyarbakır'da ilk olarak CHP İl Başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında heyet adına konuşan Gürsel Tekin, toplumsal barış için çalışacaklarını belirterek, şunları söyledi: 'Türkiye'de nerede sorun varsa bu sorunlara kayıtsız kalmayıp yerinde inceleyen bir siyasi parti olarak geçmiş dönemlerde olduğu gibi bugünde özellikle son günlerde yaşanan terör ve savaşın Türkiye'ye maliyetinin ne kadar yüksek olduğunu hepimiz biliyoruz. CHP olarak biz isterdik ki Parlamentoda 350 tane milletvekili millet iradesiyle seçilmiş insanları kendilerine dert edinip ve sorunların ne olduğunu kaynaklarının sıkıntılarının nerede dlduğunu araştıracak bir komisyonun oluşturulmasıydı. Ama ne yazıkki bu komsyon oluşturulmadı, oluşturulamadı. Diyarbakır'dayız ve Diyarbakır'ın yanısıra bölgede olup bitenler hakkında bilgiler alacağız'

TOPLUMSAL BARIŞ İÇİN NE GEREKİYORSA YAPMAYA HAZIRIZ

Toplantıda gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gürsel Tekin, bölge ile ilgili hassasiyetlerinin yeni olmadığını belirterek, 'sadece bugün değil baştan itibaren özellikle Ortadoğu coğrafyasında başlayan bu süreçten itibaren CHP'nin tavrının ne kadar net olduğunu bütün Dünya biliyor. Bütün Dünya'nın bildiğini AKP'nin bilmemesi mümkün değildir. Elbette bizim vazgeçilmez temel unsurumuz bu savaşı ortadan kaldırmaktır ve çürümüş dış politikayı yeniden inşaa etmektir. Bu bizim olmazsa olmazlarımızdan bir tanesidir. CHP olarak biz defalarca burda en sıkıntılı dönemlerde bile defalarca toplantılar yaptık. Sayın Genel Başkanımız Sivil Toplum Örgütleri ile bir araya geldi. Bu sürecin sağlıklı işleyebilmesi için, toplumsal barışımızın bozulmaması için yapılması gereken ne varsa CHP olarak bunu yapmaya hazırız' dedi.

ERDOĞAN'IN NEZAKETSİZLİĞİNE RAĞMEN 2011'DE KATKI SUNMAK İSTEDİK

2011 yılında benzer sürecin olduğu dönemde Genel başkanlarının o dönem başbakan olan Erdoğan ile görüştüğünü kaydeden Tekin, ' 2011 yılında sayın genel başkanımız sayın Erdoğan'ın o dönemdeki nezaketsizliğine rağmen AKP genel merkezinde Erdoğan'la görüşerek barışçı sürecin başlaması ve sorunun çözülebilmesi için katkı sunacağını ifade etmiştir. Ne yazıkki bütün çabalarımıza rağmen iktidar partisi bu taleplerimizi red etti. Buna karşı CHP kayıtsız kalmadı parlamentoda barış sürecinin sağlıklı yürüyebilmesi için 22 maddelik kanun teklifi veren tek siyasi partiyiz. Dünkü hassasiyetlerimizi bugünde aynen devam ettiriyoruz. ' diye konuştu.

Her şeye rağmen dün olduğu gibi bugün ve bundan sonrada yanı nasıl söndürecekleriyle ilgili çaba vermeye devam edeceklerini kaydeden Tekin, 'Bugün burdayız. Dün Suruç'ta olduğu gibi arkadaşlarımızın oradaki çalışmaları rapor halinde kamuoyuna yansıdı. Bir ana muhalefet partisinin yapabilecekleri ancak bunlardır. Onun ötesinde parlaento dışında bizim fazla başka gücümüzün olmadığını herkes bilsin., Ama, bütün bu gücümüzü CHp olarak barışın halıcı hale gelebilmesi için ciddi çaba sarf edeceğiz' dedi.

HİÇBİR SİYASİ PARTİNİN KAPANMASI KABUL EDİLEMEZ

HDP'nin kapatılması konusuna da değinen Gürsel Tekin, 'Hiçbir siyasi partinin kapanması, bunların yeniden tartışılması kabul edilemez. Türkiye 1990'larda, 1980'lerde bu süreci yapamış. Bütün bunların yeniden tartışılması bile demokrasi ayıbıdır. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir ve CHP olarak elbette bunu sonuna kadar red edeceğiz. Böyle bir şeyin parlamentoya gelmesini kabul etmek bile mümkün değildir' dedi.

Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin bir grup milletvekiliyle, Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu ise bir başka grup milletvekiliyle Dağkapı semtinden tarihi Hasanpaşa hanına kadar esnafları ziyaret etti. Gürsel Tekin, Hasanpaşa hanında, Enis Berberoğlu ise Tarihi ulu Camiinin önünde vatandaşlarla bölgedeki olaylarla ilgili konuştu. Gürsel Tekin büyük bir çuvalı yerde sürükleyerek çöp toplayan 6 yaşındaki Hasan Fidan'ı yanına çağırarak sohbet etti. Gürsel Tekin'in görüştüğü esnaf ve yoldan geçen vatandaşlarla sürekli onu durdurarak bölgedeki şiddet olaylarının son bulmasını ve barış istediklerini dile getirdi.

HDP DE, AKP DE BİZİM DEDİĞİMİZE GELDİ

Esnaflardan biri, 'son olaylardan sonra size umut bağlamaya başladık. Bölgede size karşı bir sıcaklık var bunu değerlendirin' demesi üzerine Tekin, 'umut olmak için buradayız. Bizim için bu coğrafyanın önemi çok büyük. Bizim şöyle bir şansızlımız var. Biz tabii geç anlaşılıyoruz. 2011 yılında söylediklerimize nihayet bugün bütün siyasi partiler bizim dediğimize geldi. HDP de AKP de bizim dediğimiz noktaya geldi. Biz CHP yöneticileri olarak içimizde barışı öyle bir içselleştirkmişiz ki, çocuklarımızın adı barıştır, özgürlüktür. Barışın ne kadar anlamlı olduğunu biz çok iyi biliriz . Ama belki biz kendimizi anlatamadık. İnşallah elbirliğiyle bu belayı ortadan kaldıracağız' dedi.

POLİSTE, ASKERDE BİZİM KARDEŞİMİZ KİMSE ÖLMESİN

Gürsel Tekin ve beraberindekileri yolda durduran bir vatandaş, ' hepimiz sıkıntılıyız. Hepimizin sizden ricası bu ortamın düzelmesine yardımcı olmanızdır. Bu yangını söndürün. Bu insanların ölmemesi için polslerde vatandaştır. Fakir ailelerin çocuklarıdır, bizim insanlarımızdır. Gençlere acımıyorlarmı? zengin aile çocuğu polis olurmu? bir varlıklı insanın çocuğu niye ölmüyor? insanların ölmesini isteyen insan insan değildir. Ben Kürdüm bu ülke için her şeyi yaparım yanlız ben Türk değilim. Her gün insanlar ölüyor. Hiç bunları görmüyorlarmı?. Bu topraklarda yıllardır kan akıyor gençler ölüyor. Polisin zırhlı araçlarla gezmesini niye isteyelim. İnsanlar artık uyanmışlar. kimse artık saf değil. Bu ateşin sönmesi için çaba sarf edin' dedi. Tekin ise Yangını söndürmek için Diyarbakır'da bulunduklarını kaydederek, 'bizde bu yangını söndürmek için burdayız. Hiç kimsenin çocuğu ölmesin. Ne zenginin ne fakirin hiç kimsenin ölmesin. Bu ölümlerin olmaması için elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. Hiç merak etmeyin'dedi.

BAŞKAN OLAMADI DİYE ÇOCUKLARIMIZ HAPSE KONDU

Gürsel Tekin'in sohbet ettiği bir ayakkabı boyacısı ise Ak Parti'nin zulmü altında olduklarını belirterek ''bu Ak Partinin zulmünden kurtalamadık. Sayın Recep Tayyip Erdoğan başkanlık sistemi getiremedi diye bütün çocuklarımız hapishanededir. Çocklarımız Kürt olduğu için hapse konuyor. Bize destek verin yeter artık' dedi. Gürsel Tekin, 'hiç merak etmeyin' diyerek karşılık verdi.

DİYARBAKIR TERÖRİST DEĞİL

Gazi Caddesi üzerinde milletvekilleriyle birlikte bir şerbetçinin önünde soluklanan Gürsel Tekin 'şerbetle serinleyelim. Bu şerbet barış şerbeti olsun' dedi. 

Girişinin yan duvarında Irak'taki Kürt liderler Molla Mustafa Barzani oğlu Mesud Barzani, KYB lideri Celal Talabani, HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Dersim İsyanının lideri Seyit Rıza, Saidi Nursi, Türk solunun liderleri Mahir Çayan İbrahim Kaypakkaya, sanatçı Ahmet Kaya, Mahsum Korkmaz, Kemal Pir resimlerinin işlendiği kilimlerin satıldığı tarihi Hasan Paşa hanında dinlenen vatandaşlar ve esnaflarla da görüşen Gürsel Tekin'in yşanına gelen bir kadın 'Diyarbakır'a geldiniz umarım iyi gördünüz. Umarım Diyarbakır'ın terörist olmadığını da gördünüz. Diyarbakır terörist değildir. Halk barış istiyor. Buraya gelmeniz inşallah barışa vesile olur. Biz bunu istiyoruz' dedi. Gürsel Tekin ise, 'Diyarbakır hiç terörist olurmu? öyle şey olurmu. Bizde barış için buradayız' cevabını verdi. Gürsel Tekin ve beraberindekiler daha sonra Sivil Toplum Örgütü temsilcileri ile görüşecekleri otele geçiş yaptı.

TEKİN: DAVUTOĞLU'NUN İRADESİZ DURUŞU TEDİRGİNLİK YARATIYOR

CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin başkanlığında oluşturulan heyet sabah saatlerinde esnaf ve halkla görüştükten sonra bir otelde bölgedeki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldi. Basına kapalı toplantıya Diyarbakır'da faaliyet yürüten 26 sivil toplum örgütü katıldı. 

HER TÜRLÜ ÇABAYI SARF ETMEYE HAZIRIZ

Toplantı öncesi DHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Tekin, Diyarbakır'da insanların tek isteğinin huzurlu yaşamak olduğunu belirterek, şöyle dedi:

'30 yıldır olağanüstü bir dönemden tam çıkarken, tam huzuru bulmuşken, yeniden bunun alevlenmesinin çok büyük bir üzüntü ve sıkıntı yarattığını, özellikle ticari olarak çok ciddi sıkıntıları olduğunu ifade ettiler. Yangının söndürülmesi için yapılması gereken ne varsa Cumhuriyet Halk Partisi olarak hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Yangın daha fazla büyümeye başlarsa, birliğimiz, bütünlüğümüz, iç barışımız bozulmaya kalkışılırsa o zaman telafisi çok zor olur. Tam yangının başındayken söndürmek için buradayız. Çalışmalarımız sadece Diyarbakır ile sınırlı kalmayacak. Cumhuriyet Halk Partisi olarak en temel ölçeğimiz Türkiye'nin birliği ve bütünlüğüdür. Türkiyenin birliği ve bütünlüğü için her türlü çabayı sarf etmeye hazırız.' 

MUHATABIMIZ HDP MİLLETVEKİLLERİ

Tekin 2011 yılında sürecin sağlıklı işleyebilmesi için 22 maddelik kanun teklifi sunduklarını, o maddelerin 'Sürecin ilacı' olabileceğini ifade ettiklerini anlatırken yöyle devam etti:

'Maalesef AKP gibi HDP de reddetti. Şimdi görüyorum ki gecikmeli de olsa her iki siyasi parti CHP'nin işletmiş olduğu bu sürecin sağlıklı bir süreç olduğunu kabul eder durumdadır. Silahların gölgesinde her gün şehitlerin geldiği bir ortamda demokrasi ve özgürlüğü konuşmak gittikçe zorlaşabilir. Sayın Davutoğlu zaman zaman 'Belli güçler' diyor. Bu belli güçlerin kim olup olmadığını biz çok merak ediyoruz. Türkiye'nin iç barışını bozan, sorun yaratan hangi güçler varsa, o güçlerin karşısında ana muhalefet olarak kalkan gibi durmak istiyoruz. Ama doğrusu biz de bilmiyoruz. Bu komisyon kurulmuş olsaydı Sayın Davutoğlu'nun kaygı duyduğu o karanlık güçleri kamuoyu bilmiş olacaktı. Maalesef reddedildi. Baştan itibaren sürecin parlamentoda işleyebileceğini, parlamentoda bölgeyi temsil eden bir siyasi parti milletvekillerinin olduğunu söyledik. Bir süreç başlayacaksa buradan başlayacak. Bizim muhatabımız da millet iradesiyle seçilmiş HDP milletvekilleridir. Öncelikle bir huzur ortamının sağlanması lazım. Ondan sonraki süreçte yapılması gereken ne varsa hazırız. Çok hızlı bir şekilde bir hükümetin kurulması lazım. Sayın Genel Başkanımızın dediği gibi sadece elimizi kolumuzu değil,gövdemizi koymaya hazır olduğumuzu, bu yangını söndürmeye, bu ateşi söndürmeye hazır olduğumuzu ifade etmek istiyoruz. Umut ediyorum ki en kısa sürede hükümetin oluşması konusunda Sayın Davutoğlu bir irade beyan eder. Herkes irade beyan ediyor ama asıl irade beyan etmesi gereken Sayın Davutoğlu'nun iradesiz duruşu hem iç hem dış kamuoyunda ciddi tedirginlik yaratıyor.' 

MUHARREM ERKEK: ÖNEMLİ OLAN KİMSENİN ARTIK ÖLMEMESİ 

Heyette bulunan CHP Çanakkale Milletveki Muharrem Erkek ise, insanlar bir an önce huzur ve barışı istediklerini ifade ederek, olaylarda insanların öldüğünü, terör ve şiddet sarmalının yaşamın her alanını etkilediğini söyledi. Erkek, şöyle dedi:

'Biz 4 parti temsilcilerinin oluduğu bir araştırma komisyonunun başlayan süreci, bütün terörü ve şiddet olaylarını araştırmasını çok önemsemiştik. Biz barışa muhtacız. Biz birlik ve beraberlik içinde yaşayacağız. AKP ile HDP kapalı kapılar ardından geçmişte çözüm sürecini yürüttüler. Biz barış sürecini destekledik ama bunun bir çözümsüzlüğe gideceğini de uyardık. Çünkü biz çözümün şeffaf bir şekilde parlamentoda olduğuna inanıyoruz. Milletin huzurunda bu sürecin yürütülmesini önemsiyorduk. O nedenle CHP olarak uyarılarımızı yapıyoruz. Demokrasi ve adalete ihtiyacımız var. Açıkça herşeyi cesurca konuşmalıyız., Türkiye'de toplumun büyük kesimi hükümetin kurulması ve belirsizliğin bitmesini istiyor.CHP tüm zorluklara rağmen halkın iradesi çerçevesinde siyaset üretmeye devam ediyor. Onun için gerekirse ilkeler temelinde olmak şartıyla koalisyona hazır olduğunu Genel Başkanımız ifade ediyor. Çözüm süreci ancak şeffaf ve parlamentoda yürütülmesi gereken bir süreç. Çözüm yeri meclistir ve milletten hiç birşey saklayamazsınız. Biz 1989 yılında kürt sorununu çok iyi tespit eden bir rapor hazırladık. Şu anda bizim vurguladığımız noktaya gelindi. Önemli olan kimin haklı olduğu değil, artık hiç kimsenin ölmememesi. Hani analar ağlamasın diyorduk, şehit cenazesi gelmesin diyorduk. Bunlar boş muydu? Çözüm sürecinin içi bu kadar boş muydu? Evet maalesef boştu.Çünkü kapalı kapılar ardında pazarlıkla yapılan siyasette böylesine önemli gerçekçi bir sorunu çözemezsiniz. Ancak şeffaflıkla ve demokrasi çerçevesinde çözebilirsiniz. Demokratikleşmemiz, yerel yönetimleri güçlendirmemiz lazım.'

DHA

Popüler İçerikler

Domuz Eti Skandalıyla Gündeme Gelmişti: Köfteci Yusuf Yeni Bir Sektöre Giriş Yapıyor!
Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu
Kılıçlı Yemin Olayında Yeni Gelişme: Teğmenlerden Sonra Komutanlar da Disipline Sevk Edildi