Tıpta geçmişten bugüne çok önemli gelişmelere imza atıldı. Geçmişte tedavi olarak uygulanan ancak gerçekte işkenceden farksız bu metotlar için gelen cevaplardan birkaçını sizler için derledik... 👇
Tıpta geçmişten bugüne çok önemli gelişmelere imza atıldı. Geçmişte tedavi olarak uygulanan ancak gerçekte işkenceden farksız bu metotlar için gelen cevaplardan birkaçını sizler için derledik... 👇
Beyindeki ön lobların uçlarındaki prefrontal korteks bağlantıların kesilmesi ile uygulanan bu işlem, depresyon veya anksiyete vb. mental rahatsızlıkları olan insanlara da uygulanıyordu. Lobotomi artık yasal değil ve hatta birçok ülkede suç olarak kabul ediliyor!
ve bu yüzden aşırı ağladığımı söyledi. Yıl 1953'tü ve timüs bezimin küçülmesi için radyasyon uyguladı. Yıllar sonra tüm bebeklerin geniş timüs bezleri olduğunu öğrendik. Şanslıymışım; elbette kanser olma riskim normal insanlara göre daha yüksek ama henüz hiç kanser olmadım.
Semptomlar baş ağrılarından epilepsiyi andıran sözlü patlamaya değin çeşitliydi. Özellikle de epilepsiye baya benziyordu. Herhangi bir kadın davranışı direkt 'histeri' olarak yaftalanırdı ve buna uygulanan ilk tedavi yöntemi pelvik masajdı. Klitorisin uyarılması geçici bir tedavi yöntemi olarak görülüyordu. Victoria çağında yaşayan kadınlar için klitorisin uyarılması, onların cinsel dürtülerini tetikleyen bir olay olarak görülmedi çünkü bundan tamamen yoksun olduklarına inanılıyordu. Eğer bir kadın pelvik masaj esnasında inlemeye benzer sesler çıkarırsa histeri nöbeti geçirdiğine inanılıyordu.
Theodore Hubert Larson tarafından tasarlanan bu alet, içeride döndükçe vajinayı temizlediği düşünülüyordu. Korkunç!
Bu tedavi yöntemi, Hipokrat'ın vücuttaki sıvıların dengesine dair söylediği eski düşüncelerin üzerine kuruluydu. Aşırı kan kaybı sonucu hasta elden ayaktan düşerek zamanla yaşamını yitiriyordu.
Tedaviden ziyade hastanın masadan kalkamadığı durumlarla sonuçlanıyordu.
Sigara şirketleri her ne kadar siyasi adayları ve kampanyalarını finanse etse de, bu gelirlerini arttırmak adına sigaraların içine bağımlılığı arttırmak için kattıkları kimyasalları göz ardı etmeye yeterli olmadı.
Kan grupları kesin olarak bilinmediği için kan nakli tehlikeli olabiliyordu. Bunun üzerine bazı doktorlar yapay kan olarak süt nakledilmesini önerdi.