Günlerdir Devam Eden Orman Yangınlarının Neden ve Nasıl Yönetilemediğini Merak Edenler İçin Önemli Detaylar

Bugün orman yangınlarının 8. günündeyiz. Hala ciğerlerimiz cayır cayır yanmaya devam ediyor. İstenilen ölçüde yeterli hava müdahalesi de henüz yok. Peki bu ulusal kriz neden bu hale geldi ve olması gerektiği gibi yönetilemiyor? Bu sorunun cevabını aposto hazırladığı postla çok güzel ve açıklayıcı bir şekilde vermiş. Neden bu halde olduğumuzu tokat gibi yüzümüze çarpmış. Gelin hep birlikte bakalım!

Merkezi yönetimin acil durum eylem planı eksikliği

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün temmuz ayının başından itibaren uyardığı sıcak hava dalgaları ve geçtiğimiz yıldan bu yana Avustralya, Kanada, ADB, Yunanistan, Rusya, ve İtalya gibi ülkelerdeki büyük yangınlar ormanları korumakla görevli kurumlar yaklaşan felaketin boyutlarını  öngörmesine yetmedi. 

Aslında bu aylar öncesinden 'Ben geliyorum' diyen bir durumdu fakat yeterli önlemler alınmadı.

İşlevsizleştirilmiş kurumlar

Politik sebeplerle 2019 yılında kayyum atanan THK’ya ait 7 adet Canadair CL-215 model yangın söndürme uçağının uçuşa emniyetli olmaması gerekçesiyle Ankara’da çürümeye bırakıldığını hepimiz biliyoruz. Günlerdir de vatandaşlar olarak bir an önce mevcut uçakların bakımının yapılıp faaliyete geçirilmesi için çağrılar yapıyoruz. Tabii bu çağrılar “Eski” denilere geri çevriliyor. Halbuki kayyum atandığı yıl olan 2019 senesinde THK uçaklarının Teknofest etkinliğinde sorunsuz çalıştığını izlemiştik.

Yerel yönetimlerle koordinasyon eksikliği

Bildiğiniz gibi yangınların gerçekleştiği alanların belediyeleri ana muhalefet partisi tarafından yönetiliyor. Yetersiz müdahaleden yakınan belediyelerin başkanları hükümet kanadından tepki görüyor. Bazı belediyelerin toplantılara dahil edilmediği oluyor. Anlayacağınız politik ayrılıklar böylesine acı bir afet durumun bile önüne geçiyor.

Resmi açıklamalardaki tutarsızlık

Bakanlar, devlet görevlileri arasında da koordinasyon eksiliği mevcut. Mesela. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’nın “Kontrol altına alındı.” dediği Gündoğmuş yangını, Tarım ve Orman Bakanı’nın son paylaşımların devam edenler arasında gösterildi. Ortalığın ne kadar karıştığını buradan da anlayabilirsiniz.

Krizin vehametinden kopukluk

Henüz yangınlar söndürülememiş ve günden güne daha fazla alana yayılırken, Toki “Yöresel mimariye uygun” köy evleri projelerini hemen resmi sayfalarından paylaşmaya başladı. Hem de 20 yıllık bir krediyle…

Bu da yetmedi. AKP'li Gündoğmuş Belediye Başkanı Mehmet Özeren TOKİ evleri için “Çok eski evi olanlar keşke bizim de evimiz yansaydı diyecek.' açıklaması yaptı. 

E bir de Erdoğan'ın çay fırlamasını es geçmeyelim…

Uluslararası yardımların kabul edilmemesi

Yeterli hava desteği sağlanamadığı için vatandaşlar global bir yardım çağrısı kampanyası başlattı. Kısa sürede büyüyen bu çağrı özellikle hükümet tarafından tepkiyle karşılandı. İletişim başkanı Altun, “Devletimizi aciz göstermek için yurt dışından planlandığını” iddia etti ve karşı hamle olarak #strongturkey etiketini başlattı. Ormanları için endişelenen halkın bu çağrısı “işgal çağrısı” olarak nitelendirildi.

Sorumlu bulma ve bahane bulma

Yangınların terör örgütlerinde ya da başka unsurlarca çıkarıldığı yönündeki iddialar, söndürme faaliyetlerine gidenlerin kundakçı sayılması gibi sonuçları beraberinde getirdi. Büyük bir kaos ortamı yaratıldı. 

Bununla beraber ormanları koruma görevi OGM’ye ait olmasına rağmen Pakdemirli,  “yerleşim yerlerini korumakla mükellef belediyelerin görevlerini yapmadığını” söyleyerek sorumlunun belediyelerin olduğunu söyledi.

İklim krizi karşısında yetersiz politikalar

OGM’nin Haziran 2021’de yayımlandığı rapora göre orman yangınları 1960’tan bu yana artıyor. 60’larda yıllık ortalama 577 orman yangını çıkarken bu sayı 2010’lu yıllarda 2 bin 631’e kadar yükseldi. Küresel sıcaklık artışını 3°C’ye kıyasla 1,5 °C’de tutmanın yazları kontrolsüz yangınlar nedeniyle zarar gören toplam alanı yarıya indirilebileceğini gösterdi. Fakat Türkiye, sıcaklık artışını 1,5 °C’nin altında tutarak iklim krizini kontrol altına almayı hedefleyen Paris Anlaşması’nı imzaladı, onaylamadı ve yürürlüğü koymadı.

Yalnız bırakılma hissiyatı

İletişim ve operasyon eksikliği; evleri, çiftlikleri, hayvanları, bahçeleri hızla ilerleyen yangın tarafından tehdit edilen bölge sakinlerinin yalnız hissetmesine neden oldu. Herkes çaresizliğe ve umutsuzluğa kapıldı.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Hava Taşıt Kiralama ve Alımına Halkın Vergilerinden 15 Yılda 2 Milyar Dolar Harcandığı Ortaya Çıktı!
#HelpTurkey'e Karşı Açılan #StrongTürkiye Etiketine Bot Hesaplardan Paylaşım Yapıldığı Ortaya Çıktı!
Bu Zor Günleri Birlikte Aşacağız! Yangınla Canla Başla Mücadele Edenlere Yardım İçin Biz Neler Yapabiliriz?

Popüler İçerikler

Fernando Muslera, Jose Mourinho'yu Hedef Aldı: "İstemiyorsa Gidebilir"
Türkiye'de 9.05'te Hayat Durdu! Atatürk'e Saygı Duruşu!
Narin Güran'ın Babası Arif Güran İlk Mahkeme Sonrası Konuştu: "Kızımı Nevzat Bahtiyar Katletti"
YORUMLAR
05.08.2021

Eski bi trajediyi izler gibi izliyorum şuanları bunlar yaşadıgımız en kötü günler. Artık herkes uyandı bndan sonrasının iyiye gitmesini diliyorum

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ