Gündemin Kalabalığında Kaybolan 10 Konu

Hepimiz haklı olarak yolsuzluk, medyaya müdahale, Fenerbahçe'nin durumu, yeniden yargılama, seçim gündemine odaklandık. fakat bu arada ülkenin gerçek ve önemli gündemini ıskalama noktasına geldik. Bütün hayatımız tapeler, seçimler, adaylar ekseninde dönerken bakın neleri kaçırıyoruz.

Borçlanıyoruz

Hükümetin, sadece iç talep büyümesine bağlı ekonomik büyüme modelini teşvik etmesi bir yandan cari işlemler açığını büyüterek Türkiye’nin dış borç stokunu artırırken, bir yandan da evini, arabasını borçla alan, çocuğunu özel okula borçla gönderen, işini borçla çeviren vatandaş ve işletme sayısını giderek artırıyor.

Türkiye Bankalar Birliği’nin verilerine göre geçen yıl kredi kartı borcunu ödemeyenlerin sayısı 2012’ye göre 228 bin arttı.

Bireysel kredi borcunu ödemeyenlerin sayısı da 155 bin arttı.

Borçlu sayısında 2012’ye göre yüzde 55’lik artış yaşandı.

Geçen yıl kartlı harcamaların yüzde 15’i market alışverişiyle ilgiliydi. Akaryakıt harcamalarının payı yüzde 11 olurken, giyim ve elektronik sektörlerinin payı yüzde 8, gıda harcamalarının payı ise yüzde 7 oldu.

Gereksiz tüketici harcamalarını frenlemek için uzun süre üzerinde çalışılan kredi kartına taksit sınırlaması şubat ayı itibarıyla yürürlüğe girdi. Sınırlamanın kredi kartı harcamalarına yansımaları şubat istatistiklerinin açıklanmasıyla görülecek.

4+4+4 Eğitim sistemi

Bir anda gündeme geldi, bir anda hazırlandı, hiçbir deneme, pilot uygulama yapılmadan yürürlüğe girdi. Ardından sıkıntıları baş gösterdi. Altına kaçıran çocuklar, okumayı öğrenemeyenler, 40 dakika boyunca sınıfta kalamayanlar, okula gelmek istemeyenler, rapor alıp okula göndermeyen veliler...

Peki sonuç? Çözüm için komisyon oluşturulacak, 60-70 aylık çocuklar ayrı sınıfa alınacak. Uyum sağlayamayanın ana okuluna gönderilmesi gündemde. Ders süresi 20 dakikaya inecek, bodrum katları oyun salonuna çevrilecek, tüm sınıfa aynı eğitimin değil, öğrencilerin ilgi ve becerilerine göre sınıfta “esnek” eğitim hayata geçirilecek... Tapeler biterse belki konu geleceğimiz olan çocuklara gelebilir.

Sağlık sistemi

Peki sağlık sisteminin nasıl gittiğini biliyor muyuz? aile hekimleri, tam gün yasası, e-reçete programı, üniversite hastanelerinin durumu, randevu ile muayene, vs. bunların nasıl ilerlediğine dair bilgilerimiz ne durumda? 

Aile hekimlerine nöbet tutturulmak istenmesinin yarattığı sıkıntıları, e-reçete sisteminin yazılımında sıkıntılar çıktığını, üniversitelerde tam gün yasası sebebiyle eğitim verecek hoca kalmadığını, eğitim kalitesinin düştüğünü, doktorların hala dayak yemeye devam ettiğini biliyor muyuz? kısmetse bunlara da bakacağız tapeler, babacıklar gündemden düşünce.

12 Eylül'ün yargılanması

Bir Kenan Evren vardı hatırlar mısınız? ya Tahsin Şahinkaya? Hani 12 eylül darbesinin hayatta kalan iki icracısı. Yargılanıyorlardı, en son 12 Eylül davasının 13. duruşması Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlamıştı, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi TBMM, Başbakanlık, CHP ve MHP'nin müdahillik başvurusunu kabul etmişti, Ayrıca sivil toplum örgütlerinden, Hak-İş ve DİSK'in müdahillik talepleri ile bireysel başvurularda 104 yaşındaki Berfo Ana'nın müdahillik başvurusu da kabul edilmişti, sonra Berfo ana vefat etmişti, mahkeme Kenan Evren ile Tahsin Şahinkaya hakkındaki yurt dışına çıkış yasağını yeterli bularak, tutuklama taleplerinin reddine karar vermişti... ne oldu sonra bilen var mı? Maalesef onun takibi de başka bahara kaldı.

Tutuklu çocuklar

Maltepe Cezaevi’ndeki Çocuklar Hastaneye Sevk Edilmiyor. Sincan’da darp edildikten sonra Maltepe’ye sevk edilen dört çocuk, vücutlarındaki darp izlerine rağmen hastaneye sevk edilmiyor. Çocukların koğuşa geçme isteği ise kabul edildi.

Tutuklu Çocukların Psikolojileri Bozuldu

İHD Siirt Temsilciliği Siirt Cezaevi'nde bulunan beş çocuğun psikolojilerinin ciddi biçimde bozulduğunu duyurdu. Çocukların sürekli kendilerini kestiği, en son birinin bileğini kestiği için hastaneye götürüldüğünü bildirdi.

Tutuklu Çocuklar Kimin Umurunda?

Hakim ve savcılar da kafalarını iddianame ve fezlekelerden kaldırmadıklarından olsa gerek, sanık sandalyesinde oturanların çocuk olduğunun farkında değil. Gözaltı sürecinde olduğu gibi, yargılama sürecinde de çocukların çocuk olduğu hesaba katılmıyor.

'Tehlikeli değil, Tehlikedeler'

Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı, 'Tehlikeli Değil, Tehlikedeler' diyerek suça itilen çocukların yargılanma, tutukluluk, hükümlülük ve yargı sonrası süreçlerine yönelik çalışmalar yürütüyor.

İşte size buz dağının görünen yüzünden birkaç haber. Bu kadarı bile ülkeyi ayağa kaldırmaya yetmeli ama hayır biz bu tutuklu çocuklara değil, başka tutuklu (artık değil) çocuklara bakmayı yeğliyoruz. Onların rahatı yerinde, siz buraya da bakın arada.

Kadına şiddet

2014'ün ilk ayında 24 kadının öldürüldüğünü biliyor muydunuz? 30 günde 24 cinayet... Başka ne diyebiliriz bilmiyoruz.

Barış süreci

Ara sıra Sırrı Süreyya Önder İmralı adasına gitmese, ara sıra Selahattin Demirtaş açıklamalarda bulunmasa devam eden bir süreç olduğu, bu süreç için adımlar atıldığını ya da atılmadığını bilmeyeceğiz. En son Şivan Perwer-İbo düeti ile kendi haline bıraktığımız süreç umarım seçim ve tape gündeminin ardından hala bıraktığımız yerde duruyor olur.

3'üncü köprü ve havaalanı

3- Havaalanı için ÇED raporunun yürütmesi Danıştay tarafından durduruldu, ama inşaat durdu mu? Nasıl olsa halledilir diye durmadı. Peki ya köprü? köylülerin itirazları, kuzey ormanlarının mahvedilmesi, İstanbul'un yaşanmaz bir şehre dönüşmesi pahasına inşaatı sürüyor. her gün görüyoruz gazetelerde gururla yükselen (!) ayaklarını.

Hayvan hakları

Bir vatandaş tarafından yaralı halde bulunan ve işkence edilerek ön ayakları kesildiği tahmin edilen kedi...

Eskişehir Osmangazi üniversitesinde okuyan C.A. isimli öğrenci kedisini öldürürken videoya çekti. Daha sonra ölüm videosunu Facebook'ta paylaştı...

Suriye

İç meselemiz olduğunu dahi iddia ettiğimiz, tırlar dolusu insani yardım malzemeleri (!) yolladığımız, her gün rutin olarak Beşar Esad'ı tel'in ettiğimiz Suriye konusu ne oldu? Her gün yapılan açıklamalar ile gündemde tutulan, dış dünyanın nasıl olup da sessiz kaldığını anlamadığımız, bir an önce müdahale edilmesi için kendimizi paraladığımız, Davutoğlu'nun her gün üst perdeden açıklamalar yaptığı Suriye ne oldu?

Mülteciler, beraberlerinde gelen hastalıklar, göçler ne oldu? İlgilenen birileri var mı bununla? Davutoğlu nerede? Artık bunları da seçim sonrasında halledilecekler listesine koyabiliriz.

Popüler İçerikler

Montella Görevini Bırakırsa A Milli Takım'ın Başına Kim Geçmeli?
Yönetmen İlker Canikligil'in "Kaçak Film" Çıkışına Röportaj Adam'dan Aşırı Haklı Tepki
Sevgilisine Atacağı Fantezi Mesajını Yanlışlıkla Karısına Atan Ünlü Patron İcralık Oldu