ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Başkanlığını Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal'ın yaptığı 9 kişilik Türk heyeti ile ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı John Sullivan'ın başkanlığını yaptığı Amerikan heyeti arasındaki görüşmeye ilişkin kısa ve yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, 'Türk yetkililerle ilave görüşmeler yaptık. Görüşmeler devam ediyor' ifadesine yer verildi.
Nauert, açıklamasında, 'Dışişleri Bakan Yardımcısı John Sullivan, Türk Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Sedat Önal ile görüştü. İkili, Papaz Brunson da dahil ikili ilişkileri ilgilendiren birçok konuyu ele aldı' ifadelerine yer verdi.
Tarafların sorunları çözme konusunda çalışmak konusunda mutabık kaldığı açıklanmıştı.
Görüşmenin gündeminde sadece Brunson ve tutuklu ABD vatandaşları ve yerel çalışanları değil, Washington'ın İran ile nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından yeniden gündeme gelen İran yaptırımları da bulunuyor.
ABD'nin İran yaptırımlarının ilk bölümü İran'ın dolar alımları, metal ticareti, kömür ve otomobil sanayi sektörünü hedef alıyor.
Dün sabah A Haber'in sorularını yanıtlayan Enerji Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye heyetinin yapacağı temasları hatırlatarak, 'Bir heyetimiz şu anda ABD'de, bu yaptırımlar da dahil olmak üzere bir seri konu hakkında da müzakere de yapılıyor. Bu diyalogdan iyi bir netice çıkacağı kanaatindeyim' dedi.
Bakan Dönmez, ABD'nin İran'a uygulayacağı ambargo ve ABD Başkanı Donald Trump'ın İran ile iş yapanların ABD ile iş yapamayacağı açıklamasına yönelik olarak, arz güvenliğinin son derece önemli olduğunu ve Türkiye ile İran arasında çok eski yıllara dayanan bir ticaret ilişkisi olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
'Başta doğalgaz ve petrol olmak üzere doğalgaz ithalatımız da uzun dönemli bir kontrata dayanarak yapılıyor, bunun süresi 2026'ya kadar da devam edecek. Yıllık yaklaşık 9.5 milyar metreküp civarında doğalgaz alıyoruz oradan. Vatandaşı soğukta veya elektriksiz karanlıkta bırakmak gibi bir durum olamayacağına göre kontrat hükümlerine dayalı olarak bu ticaretimiz devam edecek.'
Ulen bu masaya oturduğunuz; bizi kıskanan dış güçler değil mi 🤔 🤣😂
Türkiye ile ABD 'nin arası güllük gülistanlık olsa bile doların yükselmesi, TL 'nin değer kaybetmesi açısından hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Çünkü sadece dolar yükselmiyor TL değer kaybediyor. Bunun en büyük ispatı da TL sadece dolar karşısında değil, diğer bütün para birimlerine karşı değer kaybediyor. Fakat ticaret, ağırlıklı olarak dolar üzerinden yapıldığı için, TL 'nin dolar karşısında değer kaybetmesini ABD/Türkiye ilişkilerine bağlanıyor. Yani "ABD ile ara kötü ondan dolar yükseliyor" zannediliyor. TL 'nin değer kaybetmesinin en büyük nedeni de yıllardır söylediğimiz üretime değil, betona yatırım yapılması ve ekonomik istikrarsızlık. Son birkaç yılda ülkeden kaçan bir dünya yatırımcı ve büyük firma var. Yıllardır "betona yapılan yatırım ekonomik çöküştür" dedik, "olsun, yol yaptılar" denilerek oy verildi. Alın size o yolların gitti yer; Ekonomik çöküş...
toplantıdan 22 milyar usd'lik yeni silah sistemi alımı tarzı birşey çıkar + brunson'u da sike sike veririz. zerre kadar inancım kalmadı bu atarlara giderlere.