Bugün sosyal medyanın gözüne çarpan ünlü paylaşımı, dedikoduya ya da sansasyona yönelik değil; hayata, aileye ve dayanışmaya yönelik oldu.
Bugün sosyal medyanın gözüne çarpan ünlü paylaşımı, dedikoduya ya da sansasyona yönelik değil; hayata, aileye ve dayanışmaya yönelik oldu.
Fakat magazinsel kişilerin dahi muaf olmadığı ve sıradan insanlar gibi asla kaçamayacakları bir sorumluluk var: Ebeveynlik! İşte bu noktada, söz konusu çocuklar olunca, sahne kimliklerini bir kenara bırakıyoruz.
Ne kadar ünlü de olsa, yazar da, oyuncu da... Herkes ama herkes kendi evladının gözünde 'anne' yahut 'baba' oluyor. Bundan kaçış yok!
Eski eşi Mustafa Erdoğan'dan ayrıldıklarından beri velayet annede...
Elbette ekonomik durum bu görevi yer yer kolaylaştırsa da; ebeveynlik, özellikle tek başına olunca, duygusal açıdan da fazlaca emek vermek demek!
'Bugün onlar benden önce almışlar. Eve geldiğimde odamda, yatağımın ucunda bu zarf vardı... '
'Kışa bir tatil daha yapabilmemiz için elektriklerimizi kapatmamız gerektiğini, suyumuzu boşa harcamamız gerektiğini, yemeklerimizi, giyeceklerimizi özenle kullanmamız gerektiğini konuşmuştuk. '
'Okullar başlayacağı için yeni çanta, ayakkabı, forma, okul kitapları, defter, kalem kutusu gibi ihtiyaçlarını alırken geçen sene kullandıklarını her sene olduğu gibi ihtiyacı olan çocuklara göndermek üzere birlikte koliledik ve içine el yazımızla 'güle güle kullanın' yazdık. Şu an sizlere bu satırları yazarken ağlıyorum... '
2010 yılında kurduğu bu dernek pek çok çocuğa ulaştı.
'Anne ekrana çıkınca, konsere gidince para kazanıyor ve biz öyle evimize, buzdolabımıza, üstümüze, yeni şeyler, oyunlar alabiliyoruz diye anlatmıştım. Bazı arkadaşlarında gördükleri ve bizde neden olmadığını sordukları şeyler de vardı. Onlarında bizde olamayışının sebeplerini gözlerinin içine bakarak izah etmiştim. '
'Yaşı 8...'
Bizce kesinlikle çocuklarını mütevazı bir şekilde yetiştiyor olması. Elbette Gülben Ergen yahut eşi Mustafa Erdoğan maddi açıdan zorluk yaşayacak insanlar değiller; lakin çocuklara 'zengin, her istediğini elde edebilir ve israf edebilir' algısından uzak tutmuş olmaları son derece takdire şayan.
Düzgün çocuk yetiştirmek muazzam bir başarıdır! :)
Örneğin Beckham çifti... Büyük oğullarını harçlığını çıkarması için bir kafede çalışmaya göndermişlerdi.
'Kızıma istediği takdirde elbette bir Adidas ayakkabı satın alırım. Fakat sırf canı istediği ve ihtiyacı olmadığı halde bir ayakkabı daha alacağımı sanıyorsa, rüyasında görür!' açıklamasını yapmıştı.
Hayat böyle öğreniliyor!
geçen sene kullanıklarını başka çocuklara gönderiyorlarmış aman ne güzel. ben çocukken babam bana aldığının aynısından bir tane daha alır durumu olmayan arkadaşın varsa hediye et derdi. geçen sene kullandığım eskim varsa da kullanılmaz hale gelene kadar kullanır sonra yenisini alırdık.
Arkadaşlarında olan da kendinde olmayan ne acaba? Uçak gemisi mi?
Madem çocuklarına tasarruf öğretiyorsun o zaman her sene yeni çanta almaman gerektiğini de öğret. Kitabı defteri neyse de her sene çanta almak nedir. Bir de kullandığını ihtiyaç sahiplerine gönderiyormuş muş muş güle güle kullan yazıp. Madem öyle çocukların bir zahmet geçen seneki çantalarını kullansın (ki biz heeep öyle yaptık bir zararını da görmedik.) sen ihtiyaç sahiplerine yenisini al gönder. Gösteriş deliliği yapmanın alemi yok.