Abdullah Gül, hayatlarının Milli Türk Talebe Birliği'nde geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
TBMM Başkanı İsmail Kahraman ev sahibi ve 60'lı, 70'li yılların hepimizin abisi. O dönemde Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Başkanı. Daha sonra Birlik Vakfı kurucusu olarak şimdi de TBMM Başkanı. Nereden nereye geldiğimizi gösterme açısından bu bile büyük bir işaret. Milli Türk Talebe Birliği bizim için Birlik Vakfı'ndan öncedir. 70'li yılların ilk dönemleri hayatımız burada geçti. Hep burada tanıştık Tayyip bey diğer arkadaşlar. Tanıştığımız yuva burası oldu. O dönemlerde maalesef Türkiye'nin sıkıntılı yılları idi. Kiminin yurtseverlik adına o günkü tabirle sağcı- solcu diye ayrılan gençliğin birbirini kırdığı ve binlerce gencin bu dünyadan gittiği dönemlerde talebe birliği bizim evimizdi. O zamanlar üniversiteden çok bu binaya gelirdik. Sığındığımız yer burasıydı. O günkü şartlar içerisinde birçok üniversite bizim gibi insanlara kapalıydı. Kapıda kontrol yaparlar ve içeri girmek zordu. O dönemlerde kaybettiğimiz arkadaşları da rahmetle anıyorum. O günlerde hepimizin, Anadolu gençliğinin mayasını yoğuran, hepimizin fikri görüşünün oluşmasında en büyük emeği geçen rahmetli üstat Necip Fazıl beyi, din alimlerimizi, üniversite hocalarımızı rahmetle anıyorum.
'Bizler esas siyaseti o dönemde yaptık'
O günlerden sonra çok şey değişti. Bizler esas siyaseti o dönemde yaptık buralarda. Aktif siyasete geçtiğimizde gayet tecrübeli ve gayet deneyimliydik. O günkü dava arkadaşlığı en temiz arkadaşlık duygularının olduğu, en büyük fedakarlıkların yapıldığı, karşılıksız dayanışmaların olduğu yılardı. Allah'a şükür ki o karşılıksız çalışmalar, fedakarlıklar neticedebugün Türkiye'ye en büyük hizmeti yapan nesilleri ve siyasi kadroları aranızdan çıkarttı. O günden sonra siyasi hareket çok daha farklı bir şekilde oldu. Darbeler, birçok engeller zaman oldu ki öz yurdumuzda kendimizi garip, öz vatanımızdan parya hissettiğimiz dönemler oldu. Hep aklımızda şu oldu Mehmet'in sevinin maaşlar yüksekte, yarın elbet bizimdir. Bugün Allah'ın takdiri birçok isimsiz kahramanın, herkesin büyük fedakarlıkları neticesinde Türkiye'ye arkadaşlarınız yönetiyor. Sadece iki cumhurbaşkanı değil uzun dönem başbakanlık yapmış, meclis başkanı, bakanlar. Türk milletinin kaderi ve geleceği ellerinizde. Bu şüphesiz büyük bir mesuliyet sorumluluk.