Yaşadığımız dünyada her birini aklımıza kazımamız gerekiyor.
Yaşadığımız dünyada her birini aklımıza kazımamız gerekiyor.
Katlanamadığımız, bize hiçbir şey katmayan ve bunlar da yetmezmiş gibi bizi mutsuz eden insanlara çok fazla tahammül ediyoruz. Net olmamız ve kesin kararlar vermemiz gereken en önemli konulardan biri bu.
Durum ne kadar zor olursa olsun, yaşadığımız her şeyin sorumluluğu bizim üzerimizdedir demek elbette ki kolay değil. Artık hayatımıza yön veren birden çok etken var. Fakat bu artık arkasına sığındığımız bir bahane olmaya da başladı. Çünkü aslında bu etkenler bizi oldukça yordu. Bunun için suçu doğrudan dış etkenlere atmak yerine ben ne yapıyorum diye düşünmek de lazım.
Eğer kendi değerimizin farkındaysak, diğer insanların dikkati bizim üzerimizde olmuş, olmamış çok bir önemi yoktur. Kendimizi göstermeye, ispatlamaya çalışmak da yine kendimizi yetersiz hissediyor olmamızdan beslenir.
Kibarlığı elbette ki elden bırakmamalıyız. İnsanlara bizi sevsin diye gereğinden fazla uğraşıyoruz. Asıl önemli olan karakterimizi olduğu gibi ortaya koymak ve buna saygı duyan insanlarla vakit geçirmek. Aksi halde size olan sevgileri artmayacağı gibi, bir de sizi kullanmaya çalışabilirler.
Cesaret denen şey, hiçbir şeyden korkmamak değildir sevgili dostlar. Cesaret, korku olmasına rağmen bunların üstüne gidebilmektir.
Güçlü bir karaktere sahip olmak istiyorsak dinlemeyi bilmek zorundayız sevgili dostlar. Farklı bakış açılarını gözlemlemek ve empati yapabilmek, hayatı çok daha iyi tanımamızı ve daha sağlam durmamızı sağlar.
Belli başlı bir takım insanlar yanınızda olmazsa hayatınızı sağlıklı bir şekilde idare edemeyeceğinizi mi düşünüyorsunuz? O halde hayatınızın tüm gücünü elinizde tutmuyorsunuz ve kendi mutluluğunuzu başkalarının üzerine dayandırıyorsunuz demektir. Hiç kimse her zaman yanınızda olmayacak, bu yüzden kabullenmek gerekiyor.
İnandığımız ve başarmak istediğimiz şeyler başkalarına mantıklı gelmek zorunda değildir. Emin olun bugüne kadar dünyayı değiştirebilmiş insanların çoğu da bu desteği görememiştir. Bu yüzden konu ne olursa olsun, inanması gereken tek kişi sizsiniz.
Evet, belki herkes insanların kendisi hakkında güzel şeyler söylediğini duymak ister, fakat bunları ne kadar dikkate alacağımız tamamen kendi seçimimizdir. Başka bir insanın yansıttığı bakış açısı her zaman sınırlı ve önemsizdir; söylenenleri takıntı haline getirmek ise yalnızca bizim mutluluğumuza zarar verir.
Yalnızlığımızla barışık olamadığımız sürece yeterince güçlü olduğumuzu iddia edemeyiz. Kendimizle vakit geçirmeye ve kendimizi tanımaya ihtiyacımız var ve yalnızlığımızı dağıtmaya çalıştıkça kendimizin farkına varamıyoruz.
Zorluklar her zaman var. Bu yüzden zorluğun ne olduğundan çok, sizin bu duruma karşı aldığınız tavır daha önemli. Hiçbir durumun sonsuza kadar süremeyeceğinin farkında olalım yeter.
Bu durum uzun vadede mutsuz olmamıza sebep olacağı gibi, aynı zamanda aslında bize hiç de uygun olmayan insanları etrafımıza toplar ve hayatta büyük vakit kayıpları yaratır. Kendiniz olduğunuz takdirde yanınızda kimseyi bulamayacağınızı düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz.