Görme Engelli Bireyler Ne Görürler?

Körler ne görür sorusunun tek bir cevabı yoktur çünkü farklı körlük dereceleri vardır.

Görüş bozukluğu olmayan insanların körlerin hayatı nasıl algıladığını merak etmesi ya da kör bir kişinin diğer insanların onlarla aynı deneyimi yaşayıp yaşamadığını düşünmesi çok normaldir. Ayrıca asıl bilgiyi 'gören' beyin olduğu için bireyin daha önce görme yeteneği olup olmadığı önemlidir.

Peki doğuştan kör olan insanlar ne görür?

Daha önce hiçbir şey görmemiş bir insan göremez. Doğuştan görme engelli olan Samuel'in söylediğine göre doğuştan kör olan insanların sadece siyahlık gördüğünü söylemek yanlıştır, çünkü genelde o insanların 'siyahla' kıyaslayıp tanımlayabileceği başka bir görüş olmamıştır. O nedenle Samuel doğuştan kör olan insanların görüşünü 'Sadece hiçlik.' olarak tanımlıyor. Görme yetisi olan insanlar için bunu şöyle düşünmek faydalı olabilir:  Bir gözünü kapatın ve açık olan gözünüzle bir şeye odaklanın. Kapalı gözünüz ne görüyor? Hiçbir şey.

Yaşamının bir noktasında bir sebepten dolayı tamamen kör kalmış olanlar ne görür?

Sonradan görme yetisini kaybedenlerin yaşadığı deneyim daha farklıdır. Bazı insanlar bu durumu bir mağarada olmak gibi tamamen karanlık olarak tanımlıyor. Bazı insanlar ise şekil, renk veya ışık parlamaları şeklini alabilen ışıltılar ya da canlı renkli halüsinasyonları görüyor. Bu 'görüler' Charles Bonnet sendromunun ayırt edici bir özelliğidir. CBS kalıcı ya da geçici olabilir, aynı zamanda bu zihinsel bir hastalık değildir ya da beyin hasarıyla bir ilgisi yoktur. Tam körlüğe ek olarak bir de fonksiyonel körlük de vardır. İşlevsel körlüğün tanımı ülkeden ülkeye değişiklik gösterir. Dünya Sağlık Örgütü körlüğü, 'görme keskinliğinin 3/60'dan daha kötü olması' olarak tanımlamaktadır. Fonksiyonel körlüğü olan insanların gördükleri, körlüğün şiddetine ve görme bozukluğun türüne bağlıdır.

Yasal körlüğü olan insanlar ne görür?

Yasal olarak kör olan bir kişi büyük nesneleri ve insanları görebilir, ancak bunlar odağın dışındadır. Yasal olarak kör olan insan renkleri görebilir ya da belirli mesafeden odağı sağlayabilir. Diğer durumlarda ise, renk keskinliği kaybolabilir veya tüm görüş bulanık olabilir. Bu deneyim oldukça değişkendir. 20/400 görüşe sahip olan Joey kendisinin 'sürekli hareket eden ve renk değiştiren neon ışıltılar' gördüğünü belirtiyor.

Işık algısını kaybetmiş bir insan nasıl görür?

Işık algısını kaybetmemiş bir insan, net şekiller göremez fakat ışıkların açık mı kapalı mı olduğunu anlayabilir.

Tünel görüşü olanlar ne görür peki?

Görüş normal olabilir (veya olmayabilir) ancak bu sadece belirli bir yarıçap içerisinde olabilir. Tünel görüşü olan bir insan 10 derecelik bir koninin dışında kalan nesneleri göremez.

Kör insanlar rüya görür mü?

Kör olarak doğmuş bir insan rüya 'görür' ama zihninde bir görüntü oluşmaz. Rüyalar; sesler, dokunsal deneyimler, kokular, tatlar ve duygulardan oluşur. Ancak eğer bir kimse sonradan kör olduysa rüyalarında görüntüler de olabilir. Görme bozukluğu olan insanlar da rüya görebilir ancak nesnelerin rüyadaki görünümü körlüğün türüne ve geçmişine bağlı olarak değişkenlik gösterir. Çoğunlukla rüyadaki görüntüler kişinin hayatı boyunca sahip olduğu görüş yeteneğine göre değişir. Örneğin renk körü olan bir insan rüyasında daha önce hiç görmediği renkler görmeye başlayamaz. Ancak sonradan görüşü bozulan bir insan eskiden gördüğü gibi mükemmel bir netlikte de rüya görebilir mevcut görüşünün netliğinde de rüya görebilir. Görme bozukluğu olup gözlük ya da kontak lens kullanan insanlar da yaklaşık olarak bu şekilde rüya görürler. Rüyalar tamamen odaklı olabilir de olmayabilir de. Bu tamamen yıllar içinde bireyin yaşadığı deneyimlere bağlıdır. İlginç bir şekilde, REM uykusunda görülen hızlı göz hareketleri, bazı kör insanlar rüyadayken görüntü görmeseler bile gözlemlenebilmektedir. Bu hızlı göz hareketlerinin görülmemesi durumu genellikle doğuştan kör veya küçük yaşta görme yetisini kaybetmiş insanlarda gözlemlenir.

Işığı görsel olmayan şekilde algılamak nedir?

Görüntüler üreten bir görme biçimi olmasa da bazı tamamen kör insanlar ışığı görsel olmayan bir şekilde algılayabilirler. Bu alandaki bilgiler, 1923'te Harvard Üniversitesi'nde yüksek lisans öğrencisi olan Clyde Keeler'ın bu konuyu incelemek adına yürüttüğü bir araştırma projesi ile elde edilmeye başlanmıştır. Keeler, bir mutasyondan dolayı gözlerinde retinal fotoreseptör olmayan fareler yetiştirmiştir. Fareler, görmek için gerekli olan çubuk ve koni hücrelerine sahip değillerdir ancak göz bebekleri ışığa tepki vermiştir. Bu araştırmadan seksen yıl sonra bilim insanları, insan ve farelerin gözlerinde 'ışığa duyarlı retinal ganglion hücreleri' (ipRGCs) isimli özel hücreleri keşfetti. Işığa duyarlı retinal ganglion hücreleri, retinanın kendisine değil, retinadan beyine sinyaller yollayan sinirlerde bulunurlar. Hücreler, görüşe katkı sağlamasa da ışığı fark edebilirler. Bu nedenle göz (görebilen yada göremeyen) ışık aldığında, teorik olarak karanlık ve aydınlık ayrımı yapılabilir.

Bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir;

Doğuştan Sahip Olduğu Bir Sendrom Sebebiyle Tek Memesi Büyümeyen Kadının Enteresan Hikayesi
Çene Kaslarının Nasıl Göründüğünü Anlatarak İnsanları Şaşkına Çeviren TikTok Videosu
Birleşik Arap Emirlikleri'nin İlk Kadın Astronotu: Nora al-Matroushi

Popüler İçerikler

Gazeteci Özlem Gürses TSK Hakkındaki İfadeleri Nedeniyle Gözaltına Alındı
Sosyal Medyada Süren Öğretmenlik Tartışması: Az Çalışıp Çok mu Maaş Alıyorlar?
İstanbul Bağcılar ve Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Okullarda Yılbaşı Kutlamasını Yasakladı!
YORUMLAR
18.04.2021

Bunu hep merak etmiştim

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ