Golsüz Biten Beşiktaş Fenerbahçe Derbisi Analizi

Süper Lig’in 8. haftasında Beşiktaş sahasında Fenerbahçe’yi ağırladığı derbi golsüz sona erdi. Maçtan önce derbiye bakıldığında son birkaç maçta kötü bir görüntü ortaya koyan Beşiktaş’ın karşısında son maçlarda derli toplu görünen bir Fenerbahçe vardı. Bu gidişat derbide oyun olarak Fenerbahçe’yi bir adım önde gösterirken maçın Vodafone Park’ta olması şartları dengeliyordu.

Bu maçta Beşiktaş kaybetseydi Valerien Ismael için durumlar pek iyi olmazdı. Jesus için de kaybetmek iyi gidişatı bozacağı bir baskıydı.

Bu çerçevede maç dengeli başladı. Daha önceki yazılarımda da söylediğim gibi Beşiktaş’ın tek planlı oyunu açıktı. Fenerbahçe de bunu çalışmıştı bu yüzden Beşiktaş ilk yarıda oyun adına bir etkinlik gösteremedi.

Beşiktaş set oyunu oynamadan topu Weghorst’a şişirdiği için de Fenerbahçe önde baskı yapmadı. İki takım da önde baskı yapan ve set oynamayan takımlar olduğu için Voleybola benzer vasat bir futbol oynandı. 

Maçta incelenmesi gereken birkaç şey vardı. Tekrar söylüyorum. Beşiktaş B planı olmadan açık bir taktikle oynuyor bu büyük bir sorun. Ayrıca mevcut taktiğinde de sorunlar var. Taktiğiniz Weghorst’u istasyon olarak kullanıp top indirmekse etrafındaki oyuncuların ona yakın oynaması gerekir. Ancak oyun boyunca Weghorst yalnız kaldı. Bu Beşiktaş’ın atak geliştirememesine neden oldu.

Oyun boyunca yeni transferler Dele Alli ve Nathan Redmond varlık gösteremediler. Sezon boyunca sorgulanması gereken bir konu bu. Çünkü bu oyuncular kötü oyuncular değiller ve kötü oynamıyorlar. Sadece herhangi bir etkinlik göstermiyorlar ve sorumluluk almıyorlar. Varlıkları ve yoklukları bir oluyor.

Beşiktaş defansında Tayyip-Saiss ikilisi takımın en iyisiydi. Rakibin hücum gücünü durdurmayı başardılar. Fenerbahçe Rosier’in karşısına hücum gücü yüksek olan Lincoln’ü tehdit olarak yerleştirdi. Bu işe yaradı. Beşiktaş Ghezzal oyuna girene kadar Rosier’den hücum desteği alamadı.

Beşiktaş Ghezzal oyuna girene kadar Fenerbahçe defansını ve Szalai’nin iyi performansını geçemedi ancak Ghezzal oyuna girince oyunun rengi değişti. Ghezzal kendi tehdit oluşunun yanında Rosier’in de hücuma katılmasına katkı sağladı ve birden tehlikeli bölgede toplar Weghorst ile buluşmaya başladı. Beşiktaş’ın tek kıpırtısı bu şekilde yakalanmışken insan neden daha önce Ghezzal ve Gedson oyuna alınmadı diye şaşıp kalıyor.

Genel olarak Jesus kazanmak için ısrarcı değildi. Deplasmanda kazanamazsam kaybetmeyeyim modundaydı. Bu yüzden iki üç pozisyon dışında vasat olan oyuna 70 dk müdahale etmedi. Valerien Ismael de oyuna müdahale etmek için Fenerbahçe’nin hamlesini bekleyince oyun sıkışıp kaldı.

Böylece Fenerbahçe deplasmanda kaybetmeyerek maçı memnun tamamladı. Beşiktaş’ta kendi evinde kaybetmeyerek işleri zora sokmadan derbiyi atlattı.

Web

Instagram

Facebook

Twitter

Linkedln

Popüler İçerikler

"Bir Evim Varsa Onun Sayesinde": Hakan Meriçliler'den Vural Çelik Tartışmasında Gülse Birsel'e Büyük Destek!
ATM’lerde 200 TL Krizi: Fatih Altaylı’dan 5 Bin Liralık Banknot Önerisi
Icardi'nin A Milli Takım Forması Giymesi İçin CİMER'e Başvuruda Bulunuldu!
YORUMLAR
03.10.2022

dele gibi bir oyuncun varsa takımda 1 kişi eksik oynarsın. böyle oyuncuların devri bitti artık. mesutta da aynısı oldu sene başından beri diyorum anca yedek olur takımda diye. bu takımın ortasahası josef salih gedsondur. delenin ortasahada takıma vereceğinden kat be kat fazlasını verir herbiri

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ