Gökkuşağı Renkleri İçin Savaştı! Her LGBTQ+ Bireyin Tanıması Gereken Marsha P. Johnson'un Hayatı

LGBTQ bireylerin hakları için bugün bile mücadele edilirken, günümüzden çok daha eskilerde Marsha P. Johnson adlı trans kadın, hem ırkçılık hem de homofobi ile mücadele ederek LGBTQ+ hakları için savaştı. İşte Marsha P. Johnson'ın hayatı...

Ne yazık ki LGBTQ+ bireylerin hakları için hala mücadele ediliyor.

Günümüzde artık bir problem olarak görülmemesi gereken bu durum için mücadele her zaman olsa da şimdi bahsedeceğimiz isim, ırkçılık ve homofobinin en pik noktasında onurlu bir mücadele vererek adını tarihe yazdırdı.

İşte karşınızda Marsha P. Johnson!

Marsha P. Johnson, Afrika kökenli Amerikalı bir trans kadın ve devrimci LGBTQ hakları aktivistti.

Uzun yıllar azmettirici suçlamalarıyla karşı karşıya kalan Johnson, hiçbir zaman mücadelesinden vazgeçmeyerek herkesin sesi oldu.

24 Ağustos 1945'te Elizabeth, New Jersey'de doğan Marsha P. Johnson, Hristiyan olarak yetiştirilmesi nedeniyle zor bir çocukluk geçirdi.

Erken yaşta kılık değiştirmeye başladı ve bu yüzden sık sık azarlanarak cezalandırıldı. 

Ailesinin baskısı altında yaşamak istemeyen Johnson, liseden mezun olduktan sonra New York'taki Greenwich Village'a taşındı.

Burada uzun süre evsizdi ve geçimini sağlamak için fahişelik yapmak zorunda kaldı.

Ancak kendine yeni bir kimlik kazandırmak için ikinci el mağazalarından bulduğu malzemeler ve kıyafetlerle bir drag queen yarattı.

Hot Peaches ile başarılı bir drag queen olarak dünyayı dolaşan ve LGBTQ topluluğunda hızla öne çıkan bir fikstür haline gelen Johnson, tuhaf şapkaları ve göz alıcı mücevherleriyle tanınmaya başladı.

İsmindeki P. kısaltmasını soranlara 'pay it no mind' (aldırış etme/siktir et) açıklaması yapan Johnson, özellikle 1969 yılındaki Stonewall Ayaklanmalarıyla bağlantılı bulundu.

28 Haziran 1969'da Christopher Caddesi'ndeki Stonewall'da birkaç LGBTQ kişi şüpheli suçlamalarla tutuklandıktan sonra işler şiddetlendi.

LGBTQ topluluğu, polis tarafından hedef alınmaktan bıkmıştı ve bu kamuya açık tutuklamaların sonucunda bir isyan protestosu yaptılar.

Bu olay, LGBTQ bireyler için bir dönüm noktası olacaktı.

Birçok görgü tanığı, Marsha'yı ayaklanmanın ana kışkırtıcılarından biri olarak tanımladı ve bu nedenle bazıları onu ABD'deki eşcinsel kurtuluş hareketinin öncüsü olarak tanıdı.

Tabii bu onu tüm LGBTQ karşıtlarının ana hedefi haline getirdi.

Afro-Amerikan bir trans kadın olarak Johnson, hem Stonewall ayaklanmasına hem de daha genel olarak LGBTQ aktivizmine katılan biri olarak sürekli hedef oldu.

Buna rağmen, Stonewall'daki olayların ardından Johnson ve arkadaşı Sylvia Rivera, STAR adlı bir örgüt kurdular ve özellikle evsiz trans gençlere yardım etmek için çalıştılar.

Temmuz 1992'de, 1992 onur yürüyüşünden kısa bir süre sonra Johnson'ın bedeni Hudson Nehri'nde, West Village limanında bulundu.

Araştırmaya dahi gerek duymayan polisler bunun bir intihar olduğuna karar verse de Johnson'ın arkadaşları onun intihar meyilli olmadığını belirtti.

Yirmi beş yıl sonra, New York Şehri Şiddetle Mücadele Projesi'nin (AVP) suç mağduru savunucusu Victoria Cruz davayı yeniden açtı, fakat hala bir sonuca varmadı.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir 👇

Sahip Olduğu Hakları Temsil Etmenin Önemini Vurgulayarak Canlandırdığı Karakteri Etkileyen 11 LGBTQ Oyuncu
LGBTİ Bireylerde Duyunca Koşarak Kaçma İsteği Uyandıran 12 Söylem
İzlerken 'Aşk Aşktır' Dedirten, Tabuları Yıkan Gelmiş Geçmiş En İyi LGBT Filmleri

Popüler İçerikler

Müge Anlı'da Yeni Bir Fenomen Doğdu: Habibe Kendine Has Tarzı ve Tavrıyla Hepimizi Fena Gaza Getirdi!
151 Gündür Oğlu Fatih'i Arayan Baba Esra Erol'a "Bulamıyorsan Müge Anlı'ya Çıkalım" Deyince Ortalık Karıştı
Kadınlarla Kafayı Bozan Sözde Hoca Bu Kez de "Karını Bize de Evde Oynat" Sözleriyle Tepki Çekti
YORUMLAR
18.06.2022

Normalleştirin aq, kahramanlık hikayeleri yaratın, sizin özgürlük anlayışınıza sokayım

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ