L’Officiel Türkiye dergisinin Ağustos sayısının kapak yüzü olarak karşımıza çıkan Gökçe Bahadır, dergiye verdiği röportajda, günümüzün önemli meselelerinden biri olan sosyal medyadaki linç kültürü üzerine değerlendirmelerde bulundu.
L’Officiel Türkiye dergisinin Ağustos sayısının kapak yüzü olarak karşımıza çıkan Gökçe Bahadır, dergiye verdiği röportajda, günümüzün önemli meselelerinden biri olan sosyal medyadaki linç kültürü üzerine değerlendirmelerde bulundu.
“Bu mesleğe ilk başladığım yıllarda sosyal medya diye bir şey yoktu. Bazen düşünüyorum; o zaman mı daha iyiydi, şimdi mi daha iyi diye. Hep böyle bir arada kalmışlığım var. Çünkü o zamanlar bir bakıma daha temizdi her şey. Şimdi çok daha sert ve acımasız olabiliyor.”
“Sosyal Medya bir yandan da bir özgürlük getirdi. Herkesin daha fazla konuştuğu, daha fazla düşüncelerini dile getirdiği, herkesin çok fazla şey keşfettiği bir yer. Artık bütün çocuklar her şeyi biliyor. Herkes dünyanın öbür ucundaki arkadaşına ulaşabiliyor. Güzellikleri olduğu kadar, insanların birbirlerini çok kötü eleştirdiği, kötü sözler söylediği bir mecra da oldu aynı zamanda. Biraz empati, biraz sevgi, biraz anlayış, biraz had bilmek, sakin olmak gerekiyor.”
“Sadece aşk olarak bakmak istemiyorum mevzuya. İçinde tutku, sevgi, hayranlık, bağlılık; bunların hepsini barındırıyorsa o zaman kesinlikle değiştirebilecek bir duygu. Sevgi bizi kurtarır. Hoşgörü, anlayış, mutlu olmak, iyilik, vicdan, merhamet, temiz kalp, erdemli olmak; bunların hepsi bizi kurtarır”
“Bugünkü Gökçe Bahadır olmanı sağlayan ilham perilerin kimler?” sorusu üzerine ise başarılı oyuncu şu ifadeleri kullandı:
“Tabii ki ailemin desteği çok büyük ve hayatıma giren, tanıştığım ve hiçbirinin tesadüf olmadığına inandığım tüm insanlar, bugünkü ben olmamı sağlayan tüm hikâyelerim benim ilham perilerim. Kalbimi kıran, bana iyilik yapan herkese teşekkür ederim. Beni bugünkü ben yaptıkları için ve tabii ki kendime de teşekkür ederim, hiç vazgeçmediğim için.”