Heidelberg değindiğimiz gibi köklü bir geçmişe sahiptir. Heidelberg ismi ise ilk kez 1196 yılında 'Heidelberch' olarak geçmektedir.
Şehirde 2. Dünya Savaşı sırasında bir Amerikan birliği yerleşmiştir. Aynı zamanda savaş sırasında bombalanmayan birkaç Alman kentinden biridir.
Heidelberg, Almanya'nın en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edilir. Sadece Goethe'ye değil, birçok ünlü edebiyatçıya ve sanatçıya ilham vermiştir ve romantizm akımının gelişiminde rol oynamıştır.
Ama romantizm daha Heidelberg daha fazlası var.
Bunlardan 38 bini üniversite öğrencisi.
Kalenin ilk inşa süreci 1214 yılından öncesine uzanıyor. 1249 yılında ise ilk genişletme çalışmaları yapılıyor. 1537 yılında yıldırım düşmesi sonucunda kalenin üst bölümü yıkılıyor.
Kale 1650 yılına kadar genişletilmeye devam ediliyor. Bu tarihten sonra savaşlar ve top atışları sebebiyle kimi bölümleri yıkılıyor. 1764 yılında bir kez daha yıldırım düşüyor!
Bu tarihten sonra yıkılan yerler kısmi olarak yeniden inşa ediliyor ve kale günümüze ulaşıyor...
Fotoğraf: Taner Bayram
Heidelberg aynı zamanda bir bilim şehridir. Heidelberg, Almanya'nın ve Avrupa'nın en başarılılarından biri kabul edilen üniversitesinin yanı sıra çok sayıda uluslararası üne sahip araştırma enstitülerine ve araştırma temelli şirketlere ev sahipliği yapıyor.
Bu bakımdan tarihi niteliği olan binalar ve kiliseler görmeye değer. Görselde Heiliggeistkirche'yi (Kutsal Ruh Kilisesi) görüyorsunuz.
Bu arada şehrin epey küçük olduğunu söylemiştik. Ben kenti günü birlik ziyaret ettim. Büyük ölçüde yeterli de oldu. Ancak tadını çıkara çıkara gezmek için bir hafta sonu tatilinin ideal olduğunu söyleyebilirim.
Burası Türkiye'de olsa AVMlerden otellerden ''Goethe'' gelmişti..
gittim gördüm ciddi anlamda çok güzel bir şehir..
Kesinlikle fırsatınız olursa görün, zaten Almanya'nın büyük şehirlerinden ziyade küçük şehirlerini daha çok beğenmişimdir hep.2.dünya savaşında bombalanmayan bir şehir olduğu için tarihi dokusunu güzel bir şekilde koruyabilmiş, o yüzden ekstra çekici gelmişti bana.