Türkiye'nin jet hızında değişen gündemi şu sıralar 'fonlama' tartışmalarıyla meşgul. Özellikle gazeteci Ruşen Çakır'ın kurucusu olduğu Medyascope ile son dönemin popüler platformlarından 140journos'un yabancı fonlarla da finanse ediliyor olması tartışmaların merkezinde.
Peki Afgan mültecilerle başlayan tartışma nasıl oldu da gazetecilik tartışmasına evrildi? Bu hususta kim ne dedi?
Medyascope, tektipleşen ana akım medyaya bir alternatif olarak 'sivil, bağımsız, özgür ve çoğulcu bir medya ortamı' olma iddiasıyla Ruşen Çakır öncülüğünde 2015'te kuruldu.
ABD ve NATO güçlerinin Afganistan'dan çekilmesiyle radikal İslamcı Taliban yeniden güç kazanmaya başladı.
Bu da Afganistan'dan komşu ülkelere ve Türkiye'ye kaçışların artmasına neden oldu.
Ekşisözlük başlığına buradan ulaşabilirsiniz.
Deutsche Welle Türkçe'de röportajlar yapması nedeniyle Nevşin Mengü de bu eleştirilerden nasibini aldı.
Mengü'nün iddialara verdiği yanıta buradan erişebilirsiniz.
Medyascope'taki yayınına buradan ulaşabilirsiniz.
Vakıftan çeşitli tarihlerde hibe alanlar arasında şu organizasyonlar da bulunuyor: Hrant Dink Vakfı, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV), Serbestiyet, Anadolu Kültür, Filmmor Kadın Kooperatifi, Bağımsız Gazetecilik Platformu (P24), Sabancı Üniversitesi, 140journos, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı
Hibelere buradan ulaşabilirsiniz.
daha iktidara gelemden birbiriniz yiyin de bunlar da bayram etsin
Ulan bıktım be. 20 yıldır bu AKP denilen şey bir yandan nefes alsak ırkçı diye bağıran AKP'nin gizli oyuncakları... Rahat bırakın lan bu ülkeyi.
360 TV ve TV4 diye iki kardeş kanal var. Doğru düzgün tek bir yayınları yok. TRT'nin eski dizilerini (Seksenler, Diriliş Ertuğrul vs) yayınlıyorlar. Hiç kimsenin TV izlemediği saatlerde bile kamu bankaları deli gibi reklam veriyor bunlara. Başka kanallara verilmeyen reklamlar üstelik. Yüzlerce kez yayınlanmış dizileri bir Halkbank sunuyor, bir Vakıfbank. Açın bakın. Bu fonlama değil mi? Üstelik halkın parasıyla. Siz hem yandaş hem de fondaşsınız o zaman.