Türkiye'nin tarih sahnesindeki en önemli ve gizemli yapılarından biri olan Karahantepe Antik Kenti, tarih öncesi dönemlere ışık tutan birçok eser ve kalıntıya ev sahipliği yapmaktadır. Karahantepe, tarihin tozlu sayfalarında gizli kalmış bir hazine gibi, ziyaretçilerini bekler. Bizler de bu kentin meraklıları için detaylı bir araştırma yaptık. Keyifli okumalar!
Kireçtaşı tabakaları, bu bölgedeki yapıların ve dikilitaşların inşasında kullanılan temel malzeme kaynağıdır.
140 bin metrekarelik oldukça geniş bir alana yayılan Karahantepe kazıları 2019 senesinde başlamıştır.
Karahantepe'deki bu tasvirler, Göbeklitepe'deki hayvan betimlemelerinin yanı sıra daha çok insan figürlerini öne çıkarıyor.
Bu heykeller ve diğer buluntular, detaylı incelemeler ve sergilenmeleri için Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi'ne nakledildi ve halkın ziyaretine sunuldu.
Bu yapının içerisinde, uzun duvarının merkezinde bir insan başı figürü bulunmaktadır. Bu figür, boyun kısmının yılanı anımsatan şekliyle dikkat çekerken, baş kısmında bir erkek portresi canlandırılmıştır.
Yapıya giriş ve çıkış iki farklı merdiven ile sağlanmaktadır. Bu özelliklerinin ışığında, yapının belirli ritüel amaçlarına hizmet ettiği düşünülmektedir.
Bu yapıda, duvarlar arasına yerleştirilmiş dikilitaşlar ve iki basamaklı sekiler göze çarpar. AD Yapısı, aynı zamanda AB Yapısı'na da geçiş imkanı sağlar.
Yapının daha sonraki dönemlerde kısmen tahrip edildiği ve çevreden getirilen topraklarla bilinçli bir şekilde gömüldüğü de görülmektedir.
Yapının içerisinde ise batı kenarı boyunca uzanan bir seki bulunur ve bu sekiye iki basamak ile ulaşım sağlanabilir. Sekinin yüzeyinde ise yılan betimi yer alır ve basamakların altında da bir tilki betimi göze çarpar.
Bu yapı, çağının diğer yapıları gibi bilinçli bir şekilde doldurulmuş ve gömülmüştür. Bu doldurma ve gömme işlemi sırasında son aşamada düz taşlar tercih edilmiştir.