Kuzey Kore yönetim şekli, yasakları ve dışarıya kapalılığıyla meşhur bir ülke biliyorsunuz ki. Bu içeriğimizde de Kuzey Kore'ye dair birbirinden ilginç ve hiçbirini duymadığınızdan emin olduğumuz bilgileri derledik. 👇
Kuzey Kore yönetim şekli, yasakları ve dışarıya kapalılığıyla meşhur bir ülke biliyorsunuz ki. Bu içeriğimizde de Kuzey Kore'ye dair birbirinden ilginç ve hiçbirini duymadığınızdan emin olduğumuz bilgileri derledik. 👇
İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle Japonya'nın Kore'yi işgal etmesinden sonra, hem Sovyet Rusya hem de ABD, ülkenin geleceği için planlar yaptı. Bu, ABD liderliğindeki güçlerin ülkenin güneyini işgal etmesiyle, Sovyet liderliğindeki güçlerin ise kuzeyi işgal etmesiyle sonuçlandı. Bu, güneyde ABD kontrolü altında Batı yanlısı bir hükümetin ve kuzeyde Sovyet destekli bir komünist hükümetin kurulmasına yol açtı.
Ortak bir noktada buluşma girişimleri defalarca başarısız oldu ve iki taraf arasında yükselen gerilim, sonunda 1950'de savaşın çıkmasına neden oldu. Savaş 1953'te çıkmaza girerken, iki taraf arasında imzalanan hâlâ resmi bir barış antlaşması olmadığı için savaş fiilen sona ermemiş durumda.
Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti'nin ilk lideri, İkinci Dünya Savaşı'nda devrimci bir gerilla savaşçısı olarak eylemleriyle iktidara gelen Kim Il Sung'du. Komünist Çin ve SSCB'de önemli miktarda zaman geçirdiği için Sovyet kontrolündeki Kuzey Kore'nin kontrolü kendisine emanet edildi. Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti kurulduğunda, yönetimde Kim Il Sung vardı. 1948'den 1994'te ölünceye kadar hüküm sürdü ve bu süre zarfında 'Büyük Lider' unvanını kazandı. Kim Jong Il, komünist bir devlet için oldukça alışılmışın dışında bir hamleyle babasının yerini aldı. Kim Jong Il'in inanılmaz derecede huysuz bir hükümdar olduğu ve bu da genellikle yönetme yeteneğini baltaladığı söyleniyor. Buna rağmen “Sevgili Lider” unvanını kazandı ve 2011'de ölünceye kadar hüküm sürdü. Daha sonra ülkenin bir sonraki lideri olarak Kim Jong Un atandı. 2011'de de kendisi 'Yüce Lider' rolünü üstlendi ve ülkeyi ataları gibi yönetmeye devam ediyor.
1989'da inşa edilmiş olmasına rağmen, Kuzey Kore'nin 1 Mayıs Stadyumu, akıllara durgunluk veren 150.000 koltukla dünyanın en büyük oturma kapasitesine sahip. Stadyum en çok ülkenin her yıl düzenlenen sıkı koreografiye sahip danslara ve etkileyici jimnastik gösterilerine odaklanan bir etkinlikte kullanılıyor.
Kuzey Kore ile ilgili yaygın yanılgılardan bir tanesi, ülkenin hala komünist bir ülke olduğunun düşünülmesidir. Kim Il Sung sosyalizme ve komünizme inanırken, kurduğu ülke yıllar geçtikçe hızla daha az komünist hale geldi. Ülkenin yeni iktidarında görüldüğü gibi, birçok klasik komünist uygulama kaldırıldı ve değiştirildi. Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, komünist ilkelerini, öncelikle kendine güvenmeye odaklanan, Kim Il Sung tarafından tasarlanan benzersiz bir Kuzey Kore siyasi ideolojisi olan Juche ile değiştirdi. Resmi devlet yazılarından komünizmle ilgili tüm sözler yavaş yavaş kaldırıldı ve bu kelime 2009 yılına kadar anayasadan tamamen çıkarıldı.
Dünyada pek çok ülke, yılları İsa Mesih'in doğumuna (MÖ veya MS) bağlayan bir takvim olan Gregoryen takvimini kullanıyor. Kuzey Kore'de aslında benzer bir sistem var ama bunun yerine Büyük Lider Kim Il Sung'un doğumuna dayanıyor. Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti takviminin veya Juche takviminin ilk yılı 1912'de başlıyor ancak takvim 1997'de yürürlüğe girdi.
Ülkenin başkenti Pyongyang'da bulunan Mansudae Art Studio, aslında dünyanın en büyük sanat stüdyolarından biridir. Stüdyo, 120 bin metrekare büyüklüğünde bir arazi üzerinde bulunuyor. Yalnızca devletin bulabildiği en iyi sanatçıları istihdam ediyor ve hepsi de en iyi sanat akademilerinden geliyor. Ülkenin en büyük anıtlarından bazıları bu sanat stüdyosunda tasarlandı ve inşa edildi.
Devletin tüm vatandaşlara ücretsiz anaokulu, ilkokul, ortaokul ve hatta üniversite eğitimi sağladığı Kuzey Kore'de eğitime oldukça değer veriliyor. Kuzey Kore'deki eğitim sisteminin bazı alanlarda, özellikle uluslararası ilişkiler konusunda, ciddi şekilde eksik olması beklenirken, okuryazarlık oranları gibi bazı alanlarda aslında büyük ölçüde başarılılar.
1990'larda Kim Jong Il, ülkenin geleceğini yeniden tanımlayan askeri öncelikli bir politika olan Songun'u tanıttı. Ülkenin artan askeri odağının bir sonucu olarak, şu anda yaklaşık 1,21 milyon askerle, yani ülke nüfusunun yüzde 4,7'si ile dünya çapında dördüncü en büyük aktif görev ordusuna sahip. Mevcut aktif, paramiliter ve yedek personeli de saydığınızda ise bu sayı yaklaşık on milyon kişiye ulaşıyor.
Kuzey Kore'nin yüksek asker sayısının en büyük nedeni ise zorunlu askerlik. 2015 yılına kadar zorunlu askerlik sadece erkek vatandaşlar için zorunluydu ve kadınlara isterlerse askere gitme fırsatı veriliyordu. Yapılan değişiklikler sonucu kadınların 23 yaşına kadar askere alınmasını zorunlu hale getirildi. Erkekler için askerlik hizmeti ise en az 10 yıl sürmekte ve 17 yaşından itibaren başlamaktadır.
Pyongyang metrosu Moskova, Tiflis, Kiev veya diğer Sovyet metrolarıyla oldukça benzerlik gösteriyor. Pyongyang'ın sistemi, yolcuların 110 metre derinlikte, özenle dekore edilmiş platformlarda seyahat etmesini sağlıyor. Metronun bu kadar derine inmesinin nedenlerinden biri, diğer birçok Sovyet dönemi sistemi gibi, her istasyonun birer nükleer sığınak işlevi görmesidir.
Kim Jong Il'in her yıl lüks ürünlere 300 milyon dolardan fazla para harcadığı biliniyor ancak bu, Kim Jong Un'un 2011'de iktidara gelmesinden bu yana yaptığı harcamaların yanında hiçbir şey. Lider olarak sadece bir yıl içinde, Kim Jong Un benzer ürünlere şimdiden yaklaşık 600 milyon dolar harcadığı biliniyor.
Kuzey Kore Uzay Programı, ilk uydusu Kwangmyŏngsŏng-1'in 31 Ağustos 1998'de fırlatıldığında uluslararası ilgi gördü. Kuzey Kore hükümeti, fırlatmanın başarılı olduğunu iddia etse de fırlatmadan itibaren yörüngede hiçbir nesne izlenmedi. Bu yüzden fırlatmanın başarısız olduğu düşünülüyor. O zamandan beri, en sonuncusu 2016'da olmak üzere dört adet fırlatma yapıldı. Yörüngeye ulaşan ulaşan uydulardan ikisi de başarılı olamadı ancak Kuzey Kore'ye göre, tüm fırlatmalar son derece büyük başarılar elde etti.
Kuzey Kore'de medya tamamen devlet tarafından yönetiliyor ve bu da hükümetin vatandaşlarının maruz kalacağı şeyleri tam olarak kontrol etmesine olanak sağlıyor. Vatandaşların izleyebileceği dört TV kanalı ise şunlardır:
Kore Merkez Kanalı (tarihsel propaganda, haberler, acil durum yayınları)
Mansudae (eğitim programları)
Ryongnamsan (öğrencileri hedefleyen eğitim programları)
Athletic (Kuzey Koreli sporcuların yer aldığı tüm yarışmalar ve Kuzey Kore'de yapılan sporlarla ilgili belgeseller).
Kuzey Kore akla gelince kasvetli bir mimari ve baskıcı bir devlet geliyor değil mi? Ne yazık ki Kuzey Kore'de böyle bir gerçek bu olsa da, ülkenin doğal güzellikleri ise göz ardı ediliyor. Örneğin Pasifik kıyısı, altın kumlu, tablodan fırlamışçasına görünen plaja sahiptir. Myohyang Dağı'nın iç kesimlerinde büyüleyici dağ manzaraları, yemyeşil ormanlar ve maceralı yürüyüş parkurları bulunuyor.
Kuzey Kore'nin elektrik altyapısının büyük çoğunluğu oldukça eski bir halde. Ülke, fosil yakıta dayalı elektrik santrallerini yenilenebilir kaynaklarla değiştirmeye çalışıyor olsa da, bu, mevcut olan kesinti problemini çözmüyor. Hatta televizyon gibi birçok yaygın elektronik cihazlar, şebekeye aşırı yüklenilmesini önlemek için günün yalnızca belirli saatlerinde çalıştırılıyor.
2000'lerde çoğu ülkede paten kaymanın modası geçse de Kuzey Kore için durum pek öyle değil. Kim Jong Un, 2011'de ülkenin başına geçtikten kısa bir süre sonra sporu ülkeye geniş çapta tanıtmasıyla patene hala büyük bir ilgi var. Günümüzde, ülkenin başkenti boyunca uzanan paten için özel olarak tasarlanmış parklar bile bulunuyor.
1970'lerde İsveç, Kuzey Kore ekonomik bir krizin eşiğine geldiği için ticaret anlaşmaları yapma fırsatı yakaladı. Anlaşma ise İsveç'in ödeme yapılmadan önce teslim edilen bin yeni Volvo sedan satışıydı. Kuzey Kore araçları aldı ancak bugüne kadar borcu hala ödenmedi. İsveç hükümeti de her yıl Kuzey Kore'nin onlara ne kadar borcu olduğunu yeniden hesaplıyor ve tabii ki faizi de ekliyor.
Çok da fark yokmuş. Lüks mallara olan düşkünlük, elektrik kesintileri, kâinat lideri...
Bu söylediklerinizin çoğunu ve daha da nicelerini duyduk bazıları da yalan veya propaganda içinmiş. neyse ya
Monarşi böyle bir şey işte halkı kendine köle eder harabelerde karın tokluğuna yaşatır kendisi Saraylarda lüks içinde yaşar