Murat Özdemir'in papağana şiddet uygulaması üzerine Emel Müftüoğlu, “Çocukluğumdan beri inanılmaz hayvan sevgisiyle büyümüş, meraklı bir çocuktum… Bütün hayvanlara karşı ama… Karıncasına da, yılanına da, örümceğine de…. Böyle çok sevgi dolu… Böyle bir genetikle doğmuşum. Papağanlar benim uzmanlık alanımdır. Papağanın boğazını sıkmaya gerek yok, papağan zaten öyle bağırır. O öyle bağırınca o da korkmuş onun karşılığında… Boğazını falan çok fazla sıkmıyor. Gördüm, inceledim o hareketi. Fakat sağlıklı bir arkadaşımız değil tabii, Allah şifasını versin.” diye ilginç bir açıklamada bulundu.
Bu açıklamanın tepki çekmesi üzerine de, olayın ruh sağlığı boyutuna dikkat çekerek: “Murat Özdemir’e daha insanca yaklaşmaları gerekiyor. Adam, hasta. Günah değil mi? Onu daha şefkatle sarıp sarmala, tedavisini yaptır. Cani muamelesi yaparak onu kazanamazsın. Linç etmek canımı sıkıyor.” dedi.
Sonunda ise tepkiler bir türlü kesilmeyince: “Daha büyük şiddeti ben görüyorum. Benim ruh sağlığımı bozmaya kimin hakkı var? Yarın ben bu üzüntüyle ölsem, bir de vasiyet yazsam, ‘beni sosyal medyacılar öldürdü’ diye. Kalanlar da onları linç etsin, böyle böyle birbirimizi öldürelim.” diyerek açıklamalarına bir son verdi.
Sondaki komik ve sevimli değil. Tamamen yobazca bir hareket. Sevgi gösterisinin sansürü olmaz.
son haberi gorunce aklima hadisenin altin kelebekte ki konusmasin bir kismi geldi “... opmek sarilmak dunyanin en normal duygulari.” opmek gayet normal bisey sacmalamis
O işi evlenince halledersiniz cümlesindeki iş ve birbirini seven, birlikte bir hayata adım atacak bir çiftin öpüşmesi aynı şey değil jdncdj Sevinmişler, ne güzel. Öpüşen iki insana gösterilen 'hassasiyet' tacize, tecavüze, şiddete gösterilse ne kadar huzurlu bir ülke oluruz düşünemiyorum.