Giresun'un geleceği, bu yeşil gastronomi mirasını turizmle harmanlamakta yatıyor. Belediye Başkanı Fuat Köse'nin de işaret ettiği gibi, bu bir 'kültürel mirasın tanıtım hamlesi'. Potansiyel muazzam:
Doğa ve Lezzet Senfonisi: Kulakkaya Yaylası'nın serin havası, Mavi Göl'ün büyüsü, Göksu Travertenleri'nin ihtişamı, Kuzalan Şelalesi'nin gücü ve Giresun Kalesi'nin tarihi dokusu... Bu doğal ve kültürel cennet, benzersiz Giresun mutfağı ile birleştiğinde, Karadeniz'in en çekici turizm destinasyonlarından biri yaratılabilir. 'Yayla turizmi + Gastronomi turları' kombinasyonu altın değerinde.
'Yeşil Mutfak'ın Global Markası: Dünyada vejetaryen/vegan ve sağlıklı beslenme trendleri hızla yükselirken, Giresun'un doğal ot temelli, sürdürülebilir mutfağı küresel bir cazibe merkezi olabilir. 'Giresun Yeşil Mutfak Okulu' veya 'Ot Toplama ve Pişirme Atölyeleri' gibi konseptler geliştirilebilir.
Fındık ve Çayın Değer Zincirinde Liderlik: Türkiye dünya fındığının %70'ini üretiyor ama fiyatı başkaları belirliyor. Giresun, kooperatifleşmeyi güçlendirerek, organik ve katma değerli fındık ürünleri (yağ, un, ezme, özel çikolatalar) geliştirerek ve markalaşarak bu zincirde söz sahibi olmalı. Amber Çay Hasat Şenliği gibi etkinlikler çay kültürü turizmini canlandırabilir.
Gastronomi Yolları ve Akıllı Köyler: Yöresel ürünlerin izini süren gastronomi rotaları oluşturulabilir. Üretici köyler, konaklama ve deneyim odaklı 'akıllı köyler' haline getirilerek ziyaretçilere çiftlikten-sofraya unutulmaz deneyimler sunulabilir.