Yaşamımızın ilk yıllarında anne babamızın bize verdiği tepkiler temelinde oluşan kendimize ve diğerlerine ilişkin zihinsel temsillerimiz ve ilişki kalıplarımız ilerideki evlilik ve cinsel yaşam gibi yakın ilişkilerimize rehber olur, seçimlerimizi, söylemelerimizi ve davranışlarımızı belirler. Çocuklukta gelişen ve yetişkinlik ilişkilerinin ana teması haline gelen 4 bağlanma stili vardır.
(1) Güvenli bağlanma,
(2) Kaygılı bağlanma,
(3) Korkulu bağlanma,
(4) Kayıtsız bağlanma.
“Güvenli bağlanma” stiline sahip kişiler, kendine ve partnerine güvenir, terk edilme konusunda aşırı endişe duymadan, güvenlik aramak için eşlerine mümkün olduğunca bağlanma eğilimindedir. Duygularını ve ihtiyaçlarını kolaylıkla ifade eder. Partnerine kolaylıkla yaklaşabilir ve onlara bağlı olmaktan mutludur.
“Kaygılı bağlanma” stili olan kişi kendine güvenmez ama partnerine güvenir, kendisini değersiz ve olumsuz algılar, sevilmeye değer bulmaz, yakın ilişkilerinde kendisini sürekli kanıtlama çabası içinde olur, ilişkilerinde gerçekçi olmayan beklentiler içine girer. Saplantılıdır, terk edilmekten korktuğu için ilişkilerinde yapışmaya ve bağımlı olmaya eğilimlidir.
“Korkulu bağlanma” stilinde kişi hem kendine hem de partnerine güvenmez, kendine saygısı düşüktür, kendisini sevilmeye değer görmez ve diğer insanların güvenilmez ve reddedici olduklarına inanır. Bağlanmaktan ve terk edilmekten korkar ve kaçınır. Başkalarının onu sevmeyeceklerini, istemeyeceklerini düşündüğü için hiç yaklaşmamayı ve hatta onlara yaklaşan insanları da reddetmeyi tercih eder.
“Kayıtsız bağlanma” stiline sahip kişi kendine güvenir ama partnerine güvenmez, şişirilmiş bir özsaygıya sahip olur, özerkliğine aşırı düşkün olur, başkalarına olan gereksinimini ve yakın ilişkiler kurma ihtiyacını inkâr eder, yakınlık istemez, bağımsızlığa önem verir. Partnerine güven duymaz, insanların kendisine bağlanmış olduğu duygusu gerginlik yaratır. Ghosting eğilimi en yüksek olan erkeklerin bağlanma stili genellikle kayıtsızdır. Çünkü bağlanmadan kaçınma düzeyi daha yüksek olan erkekler, duygusal yoğunluğu önleyebildikleri için bir ilişkiyi bitirirken hayalet olmayı tercih ederler.
Yakınlığının ve bağlılığın yüksek olduğu ilişkilerde erkekler ilişkideki sorunları çözmek için çaba gösterme ya da ayrılma kararını konuşarak almayı tercih ederler.
Ghosting partneri nasıl etkiler?
Hayatımızdaki çoğu ilişkinin bir başlangıcı ve bir sonu olacaktır. İnsanlar gelişir, koşullar değişir, birileri hayatımıza gelir ve gider. Hepsi insan deneyiminin bir parçasıdır ama yine de hayatımızdaki biriyle bir ilişkiyi bitirmek asla kolay değildir. İster romantik bir ilişki ister bir arkadaşlık olsun, neredeyse her zaman bir tarafta ya da diğerinde incinmiş duygular vardır. Ama bazı sonlar diğerlerinden daha kötüdür. Taraflardan birinin ilişkiyi sürdürme beklentisi ve arzusunun olduğu ilişkilerde, birinin açıklama yapmadan ortadan kaybolması, yani ghosting son derece acı vericidir.
Hayalet erkekler öncelikle kendi duygusal rahatsızlıklarından kaçınmaya odaklanırlar ve bunun partnerlerini nasıl hissettirdiğini düşünmezler. İletişimi tamamen koparır ve partnerlerinin iletişim kurma çabalarına karşılık vermezler. Ghosting, her zaman “tek taraflı bir davranış”tır. Bu duruma maruz kalan kişi sessizlik nedeniyle ilişkinin bitip bitmediğinden emin değildir. Bir süre beklentide kalır ve yaşadığı belirsizlik bir süre sonra olumsuz bir duygu selini tetikler. Sonunda kendini terk edilmiş, dışlanmış ve reddedilmiş hisseder, öfkelenir.
Ghosting’in en sinsi yönlerinden biri, kişinin sadece ilişkinin geçerliliğini sorgulamasına değil, kendini sorgulamasına ve suçlamasına, öfke ve nefret hissetmesine neden olmasıdır. Bu süreç kişin özdeğerini ve özsaygısını olumsuz etkiler ve öfke sağlıklı ifade edilmezse ve bedene dönerse depresyona zemin hazırlar. Ghosting acımasız bir reddetmedir. Bu partner için acı vericidir çünkü hiçbir gerekçe, nasıl ilerleyeceği konusunda hiçbir yönerge yoktur ve geride kendi başına çözmesi gereken bir yığın duygu kalmamıştır. Reddedilme, beyinde fiziksel acıyla aynı acı yollarını harekete geçirir, çünkü fiziksel ve duygusal acı, beyinde aynı sinir yolu üzerindedir. Bu nedenle kişi vücuttaki ciddi bir yaralanmanın neden olacağıyla aynı düzeyde duygusal acı duyabilir.
çok saygısızca
P.... ç kuruları
3-5 takıldık diye kendi kendine gelin güvey olan tipler, görüşmeyi kestik diye bizi ghostingçi orspu çocuğu ilan ediyorsa bu bizim sorunumuz değil, o kezbanın sorunudur die düşünüyorum