Mücella Yapıcı, mahkemedeki beyanında, yaşadıklarını “Tacizler gözaltı arabasında başladı. Genç kadın arkadaşlarımıza çok ağır şeyler yapıldı. Bana, yaşım itibariyle ‘Bir gözün toprağa bakıyor. Ne işin var burada? Git evde namazını kıl’ dendi. Hastaneye gittik. O an ağır bir mide kanaması geçiriyordum. Sonrasında Vatan Emniyet’e götürüldük. Emniyette her şeyimiz alındı. Evlerimiz arandı. Hiçbir şey bulunamadı. Aşağı götürdüler bizi, kızımla beni bir hücreye koydular. Erkek arkadaşlar, 10-12 kişilik gruplar halinde 2 kişilik hücrelere konuldu. Hücreler çok havasızdı” diye anlattı.
Çıplak arama anını anlatan Yapıcı, “Yaşım dolayısıyla göğüslerim sarkık. Ellerimle göğüslerimi kaldırttılar. 'Çömel' dediler, 'Öksür' dediler. Bu işkencedir” dedi.
İlaç kullandığını belirten Yapıcı, “İlaçlarım, almam gereken saatte verilmedi. Günde bir kez içeceğim ilaçlar akşam verildi” diye konuştu. Yapıcı, şikayetçi olup olmadığını soran hâkime, “Şikayetçiyim, bu sistemden şikayetçiyim” cevabını verdi.
Cansu Yapıcı da '8 senedir bunları anlatmak zorunda olmak... Anlatmanın değerli olduğunu biliyorum. Annemin anlattığı gibi 8 Kasım’da konsoloslukta 'Çember içine alın' talimatıyla bizi çembere aldılar. Resmi olarak açık bir parka giderken gözaltına alındık. Alındığımızda 'Size neler neler edeceğiz, siz daha neler göreceksiniz' gibi söylemlerde bulundular” diye konuştu.
Hukuka bak... ..... Yüz yıl önce olan olayın davası yeni başlıyor.... .... Yüzelli yılda dava sürer.... .... Sonuç: Ya zaman aşımı ya da takipsizlik... .... 🤪😡😠