Mimar Walter Craig, şehrin dışında bir çiftlikte verilmekte olan bir partiye davetlidir. Çiftliğe vardığında daha önce bu eve geldiği hissine kapılır. Dahası partiye katılan insanların hepsine de kendisine tanıdık gözükmektedirler fakat hiçbiri Walter'la daha önce karşılaşmamıştır. Daha sonra Walter hepsine, onlarla daha önce tanıştığını ve sürekli tekrarlanan bir rüyanın içinde olduğunu söyler.
Ona göre güzel ve sakin bir biçimde başlayan bu rüya, bir noktadan sonra korkutucu bir hal almaya ve içinde çıkamadığı bir kabus haline dönüşmektedir. Partiye katılanlar, Walter'ın orada bulunan insanların yapacakları ya da başlarına gelecek şeyleri önceden söylemesiyle ona inanmaya başlarlar. Hiçbiriyle ilgili daha önceden edindiği özel bir bilgi olmayan Walter, bu tekrarlanan rüya sayesinde hepsinin açıklayamadıkları garip hikayelerinin olduğunu bilmektedir. Nitekim gece uzundur ve her bir konuk başlarına gelen şeyleri diğer konuklarla paylaşmaya başlar.
Farklı korku hikayelerinin anlatıldığı ve 4 farklı yönetmenin çektiği Dead of Night, orijinal konusuyla ve seyirciyi şaşırtan anlatımıyla en başarılı İngiliz korku filmlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Beni en çok gerek teksas katliamı serisi ve otel serisi olmuştur