Yüzyıllardır kadın bedeni üzerinden tartışılan bekaret konusu hiç şüphesiz ülkemizde çok büyük bir tabu...
Bu tabunun özellikle dönemin ışığı yüksek gençleriyle aşılacağı düşünülse de, ilk cinsel ilişkiyi evlenmeden önce yaşamak genç kadınlar için halen ayıpla karşılanan bir durum. Varlığı bile meçhul olan kızlık zarını fetiş objesi haline getiren toplumun pek çok kesimi vajina girişinde bir doku olduğundan ve ilk cinsel ilişkideki kanamanın genellikle sert davranışlar ve uyarılma olmadan birleşmeden kaynaklandığından habersiz...
Bunu açıklamışlardı erkekler. Tamamen erkeklerin özgüvensizliği ile alakalı. Evlendiği kadının ilki olmasını istemesinin tek nedeni, kadının seks konusunda deneyimsiz olup mevcut evlendiği adamı karşılaştımalı olarak değerlendirmeye alamaması. Kadın daha önce orgazm olmadığı yani hiç seks yapmadığı için kocasının yaşattığının iyi mi kötü mü, penisinin küçük mü büyük mü olduğunu bilemeyecek. Tamah edecek. Yetinecek. Ben bası kadınların ömürleri boyunca yarıda bırakıldığına eminim. Adam işini bitiriyor ve kadını bırakıyor. Ama şunu bilin bu devirde bunu kimseden beklemeyin. Bakire olmayan kıza da orospu demeyi bırakın. Siz çoğunuz bakir değilsiniz. Yani siz de namussuz musunuz?
bunların hepsi özgüvensiz herifler.. beyni çükünden uzaga gidememiş ilkel bir yaşam formu..
"Elleme, ellenmişi gelir." gibi mahâlle arasından çıkma sığ bir söz bile o arkadaşların çağ dışı görüşleri yanında atasözü gibi kalır.. Evlenecek erkeğe iş bilen bir "eğreti gelin" tutan dedelerin ergin olan erkekleri "mektebe" götüren, ama kızını "baba evi" denen dört duvarla "koca evi" denen dört duvara hapsetmeye çalışan torunları..