Gerçek olduklarına inanmakta güçlük çekeceğiniz birbirinden şaşırtıcı ve ürkütücü hikayeleri konu edinen 20 belgeseli sizin için listeledik. İyi okumalar!
Gerçek olduklarına inanmakta güçlük çekeceğiniz birbirinden şaşırtıcı ve ürkütücü hikayeleri konu edinen 20 belgeseli sizin için listeledik. İyi okumalar!
1974'te 12 yaşındaki Jan Broberg, Idaho'daki kiliseye giden küçük bir topluluktan güvendiği bir komşu ve yakın bir aile arkadaşı tarafından kaçırılır. Ancak olaylar aslında hiç de göründüğü gibi değildir.
HBO imzalı dizi, McDonald's şirketinin istemeden adının karıştığı büyük çaplı bir dolandırıcılık davasını anlatıyor.
2018 yılında 38 yaşındaki Shanan Watts ve iki küçük kızı Kolorado’da kayboldu. Yürek burkan detayların ortaya çıkmasıyla birlikte ailenin hikayesi dünya çapında manşetlere taşındı. Yönetmen Jenny Popplewell, sosyal medya gönderileri, mesajlar, resmi kayıtlar, daha önce yayınlanmamış videoları içeren arşiv yaşanan olayları gözler önüne seriyor.
Gerçek bir hikâye üzerine çekilen belgesel, kızına epey düşkün olarak tanınan bir annenin evinde ölü bulunması, olayın akabinde kanser ve çeşitli beyin hastalıkları bulunan 23 yaşındaki kızı Gypsy Rose’un ortak Facebook hesaplarından “Sürtük geberdi” yazan bir paylaşımda bulunması nedeniyle olayların derinine inilmesi ile başlıyor ve şoke edici gerçekler açığa çıkıyor.
Netflix imzalı belgesel, 'Curb Your Enthusiasm' dizisinin bir bölümü sayesinde haksız yere hapis yatmaktan kurtulan bir adamın inanılması güç hikayesini konu ediniyor.
Henüz 13 yaşındaki Nicholas Barclay, bir nisan günü San Antonio'daki evine giderken, ortadan kaybolur. Ailesi tüm arama çalışmalarına rağmen oğluna ulaşamaz, polisten de bir iz çıkmaz. Oğullarının bir şekilde öldüğüne inanan aile 1997'de gelen bir haber ile irkilir...
Brian Wells, yıllardır pizza dağıtıcılığı yapmaktadır. Bir gün boynuna kelepçeyle bağladığı bir bomba ile bir bankayı soymaya çalışır. Eğer soygunu gerçekleştiremezse boynundaki bombayı patlatacaktır. Pizzanın dehşet veren ölümüyle başlayan olaylar gittikçe tuhaf bir hal alır.
Tell Me Who I Am, hafızasını kaybeden bir gencin ikizi sayesinde kendisini bulma hikayesini konu ediyor. Alex, henüz 18 yaşındayken geçirdiği bir motor kazası sonrası hafızasını kaybeder. Hayata sıfırdan başlayan Alex'in bu süreçte güvendiği tek kişi, ikizi Marcus olur. Geçmişine dair hiçbir şey hatırlamayan Alex, kim olduğunu anlamak için tamamen Marcus'a güvenir. Genç adam, ikiz kardeşinin anlattıkları ile geçmişini doldurmaya başlar. Marcus bu süreçte büyük bir ikilemde kalır. Marcus, Alex'e geçmişi anlatırken, onu geçmişte rahatsız eden olayları anlatıp anlatmamakta tereddüt eder. Marcus'un travmatik aile sırlarını Alex'ten saklamaya karar vermesi, aradan geçen on yılın ardından iki kardeşin yüzleşmesine neden olur.
Hikaye anlatıcılığının sona erdiğini söyleyenlere bu filmi izlemelerini söyleyin! Filmin yönetmenliğini aynı zaman da dedektifliğini yapan Sarah Polley, kendi ailesini sorguya çekiyor. Geçmişin içinde hatırladıklarının arasında kayboluyor. Bir süre sonra aile sırları her birinin farklı bakış açısıyla gözler önüne seriliyor. Duyduklarımız bizi bambaşka yönlere taşıyor. Oldukça yaratıcı ve etkileyici bir belgesel olduğunu söyleyebileceğimiz hikaye de yepyeni bir bakış açısıyla karşı karşıya geliyoruz. Polley, özünde oldukça kişisel bir meseleden yola çıkıyor ama bunu kendi hikâyelerimizin bizi birey ve aile olma yönünde nasıl şekillendirdiğini araştıran büyüleyici bir yolculuğa dönüştürüyor.
1980, New York’ta evlatlık edinilmiş üç genç adam birbirleriyle buluşur. Aslında üçüz olduklarını ve doğumdan sonra ayrıldıklarını keşfederler. Fakat neden ayrıldıklarını araştırmaya giriştiklerinde ortaya daha karanlık bir sır çıkar.
Eli silahlı, çok eşli bir country şarkıcısı olan Joe, büyük kedilere ilgisi olan bir adamdır. Oklahoma'da bir yol kenarı hayvanat bahçesi işleten Joe ve onun gibi büyük kedilere karşı tutku besleyen uyuşturucu baronları, dolandırıcılar ve tarikat liderlerinden oluşan topluluğun hayatı oldukça karmaşıktır. Carole Baskın adında bir büyük kedi barınağı sahibi ve hayvan aktivistinin onların işini engellemeye çalışması, işlerin karanlık bir hal almasına neden olur. Meydana gelen rekabeti engellemek için harekete geçen Joe, kiralık katil tutmaya karar verir.
1980’lerin sonunda Friedmanlar, saygı gören bir bilgisayar ve müzik öğretmeni olan baba Arnold Friedman, anne ve ev hanımı olan Elaine Friedman ve üç yetişkin oğulları David Friedman, Seth Friedman ve Jesse Friedman, tipik bir orta sınıf Amerikan ailesidir. Her ne kadar mutlu bir tabloya sahip olsalar da bir gün Arnold’un çocuk pornosu işinin içinde olduğunun açığa çıkması ve bu konuda suçlanması ile umulmadık ve keskin bir dönüşüm başlar. Film bir belgesel niteliğinde izleyicisi ile buluşuyor.
Amatör boz ayı uzmanı ve doğa eylemcisi Timothy Treadwell, kız arkadaşı ile birlikte Alaska’daki bir ulusal parkta ayıların arasında ve herhangi bir korunmadan yoksun olarak 13 yaz boyunca yaşadı. Fakat bir gün, her ikisinin de cesedi ayılar tarafından parçalanmış olarak bulundu.
Usta yönetmen Werner Herzog, belgesel formatındaki Ayı Adam’da bu ölümün ardındaki gerçekler ile doğa ile insan arasındaki ilişikinin düzeyini sorguluyor.
2001 yılında yazar Michael Peterson, evinin merdivenlerinde ölü bulduğu eşi Kathleen Peterson’ı öldürmekle suçlanır. Michael Peterson, başarılı bir yazarken eşinin gizemli ölümünün baş şüphelisi haline gelir. Kathleen’i merdivenlerden aşağıya gerçekten kocası mı itmiştir? Jean-Xavier de Lestrade 16 yıl süren bu hukuki mücadelenin tutuklama sürecinden hüküm verilmesine kadar her detayını gözler önüne seriyor.
Bu Netflix belgeseli, kedilere işkence edip öldürdüğü videoları internete yükleyen psikopat bir adamın peşine düşen ve buldukları şeyler karşısında dehşete düşen bir grup internet kullanıcısının hikayesini anlatıyor.
The Keepers, bir rahibenin faili meçhul cinayetini konu ediyor. Rahibe Cathy Cesnick, 1969 yılında aniden ortadan kaybolur. Tüm aramalara rağmen rahibenin izine rastlanamaz. Aradan geçen birkaç ayın ardından Cathy Cesnick’in cesedi bulunur. Dizide, rahibenin faili meçhul cinayeti ve bunun tacizle suçlanan bir rahip ile olan bağlantısı ele alınıyor. Dizde ayrıca bir grup kadının, cinayetin örtbas edilmesi ile ilgili gerçekleri ortaya çıkarmak için verdiği mücadele gözler önüne seriliyor.
Bu şok edici belgesel, sekiz yaşlarında üç çocuğun öldürülmesiyle suçlanan üç çocuğun korkutucu hikayesini anlatıyor.
Tartışmalı bir tarikat lideri, Oregon çölünde ütopik bir kent kurar. Ancak yerel halkla yaşanan sürtüşme ulusal çapta bir skandala dönüşür.
Çekimleri 10 yıl süren belgeselde, Steven Avery’in hayatı konu ediliyor. Monitowoc’da doğup büyümüş bir adam olan Steven, babası ve ağabeyi ile sahip oldukları hurdalıkta çalışır. Monitowoc’ta sahile giden bir kadının tecavüze uğrayıp darp edilmesi Steven’ın da hayatını karartır. DNA analizlerinin çok iyi olmadığı dönemde eski usul halledilen soruşturma sonucunda Steven Avery ne kadar suçsuz olduğunu söylese de içeri atırlır. 18 sene hapis yattıktan sonra Steven Avery‘nin katil olmadığı kanıtlanır ve gerçek suçlu içeri girer. Suçsuz yere onca yıl hapis yatan Steven hakkını ararken yeni bir davada zanlı olur.
New York'un emlak zenginlerinden Robert Durst'ün sıradışı hayatının ve suçlandığı cinayetlerin konu alındığı mini dizi tadında belgeselin yönetmenliğini, daha önce yine Robert Durst'ün hayatından ilham alınarak kurgulanan All Good Things filminin yönetmeni olan Andrew Jarecki üstleniyor.
#3 izlemenizi tavsiye ederim gerçek kayıtlarla hazırlanmış bir belgesel, ürkütücü.
The Keepers , muhtemelen izlediğim en travmatik belgesellerden biriydi. Her bölüm ayrı sinir krizi geçirdim ve ağladım. Başından geçenlere rağmen güçlü durup röportaj veren kadınlara da hayran kaldım. Beklentimin çok üstündeydi.
1,7,8,12'yi izledim. Sağlam sinir gerektiriyorlar.