George Orwell'ın 1984 Romanında Distopya Adıyla Aslında Günümüzü Anlattığını Gösteren 18 Ürkütücü Alıntı

George Orwell 1984 romanını kaleme aldığında belki bir distopyayı işaret ediyordu, büyük ihtimalle gelecekte onun bir kurgu olarak tasarladığı her şeyin gerçekleşebileceğini tahmin etmiyordu. Umut, düşünme, eleştirme gibi düşünce ve eylemlerin yasaklandığı bu evrenden günümüze dek uzanan bazı etkileyici alıntıları yeniden hatırlayalım istedik.

1. Savaşın asıl yaptığı yok etmektir ama ille de insanların yok edilmesi gerekmez.

Bazen savaş insan emeğinin ürünlerini yok eder.

2. Bağlılık, düşünmemek demektir, düşünmeye gerek duymama demektir.

Bağlılık, bilinçsizliktir.

3. Felsefede, dinde, ahlakta ya da politikada iki kere iki beş edebilirdi ama...

... iş bir top ya da uçağın yapımına geldi mi, iki kere iki dört etmek zorundaydı.

4. Özgürlük iki kere ikinin dört ettiğini söyleyebilmektir.

Eğer buna izin verilirse gerisi kendiliğinden gelir.

5. Savaş barıştır, kölelik özgürlüktür, bilgisizlik kuvvettir.

6. Partinin varlığını sürdürmesi düşünce polisinden bile çok, sorgusuz sualsiz inanan, onlara körü körüne bağlanan böylelerine bağlıydı.

7. Biz maddeye hükmediyoruz çünkü zihne hükmediyoruz.

Gerçeklik ise kafanın içindedir.

8. Gerçekler ne yaparsanız yapın gizlenemezdi. Araştırıp kovuşturarak ortaya çıkarılabilir ya da işkence yapılarak sizden sökülüp alınabilirdi.

Fakat amacınız hayatta kalmak değil de insan kalmaksa, sonuç ne fark ederdi ki?

9. Partinin amacı yalnızca, kadınlarla erkeklerin arasında, sonradan denetleyemeyeceği bağların oluşmasının önüne geçmek değildi.

Asıl amacı, cinsel ilişkiden zevki kaldırmaktı. Sevgi değil de, ister evlilikte olsun ister evlilik dışı olsun, cinsellikti tehlikeli kabul edilen. 

Parti üyeleri arasındaki tüm evliliklerin, bir komite tarafından onaylanması gerekiyordu. Bu komite, ilkelerini açıklamamakla birlikte eğer çiftlerin birbirlerine fiziksel olarak bağlandıklarını fark ederse bu evliliği onaylamazdı.

10. Oysa proleterler, kendi güçlerinin bilincine bir varabilseler, belki gizli etkinlikler yürütmeye bile gerek kalmayacaktı.

Yalnızca ayağa kalkıp, sırtına konan sinekleri savuşturan bir at gibi silkinmeleri yetecekti. İsteseler, Parti'yi akşamdan sabaha yerle bir edebilirlerdi. Hiç kuşkusuz, önünde sonunda akılları başlarına gelecekti.

11. Bilinçleninceye dek başkaldıramayacaklar, başkaldırmazlarsa da hiçbir zaman bilinçlenemeyecekler.

12. Her gün, her saat hayata dört elle sarılmak, gelecekten yoksun olduğunu bile bile günübirlik yaşamayı sürdürmek...

...tıpkı hava olduğu sürece nefes almayı bırakamamak gibi karşı konulmaz bir içgüdüydü.

13. Piramidin tepesinde Büyük Birader vardır. Büyük Birader asla yanılmaz ve mutlak güce sahiptir.

Her başarı, ulaşılan her hedef, her zafer, her bilimsel keşif, tüm bilgi, tüm akıl, tüm mutluluk, tüm erdem onun liderliğinden ve verdiği esinden kaynaklanır.

14. İnsan insana acı çektirerek hükmeder. Boyun eğmek yetmez.

Acı çekmiyorsa, kendi iradesinde değil de senin iradene boyun eğdiğinden nasıl emin olacaksın?

15. Bir zamanlar, erkekler bir kadının bedenine bakar ve çekici bulurlardı. Artık saf aşk ya da tutku söz konusu değil.

Hiçbir duygu saf olamıyor çünkü her şeye korku ve nefret sinmişti. Kucaklaşmaları bir savaş, orgazmlarıysa bir zafer olmuştu. 

Bu partiye indirilmiş bir darbeydi. Sevişmek siyasal bir eylemdi.

16. Küçük kurallara uyarsan, büyük kuralları çiğneyebilirsin.

17. İnsanlar insan kaldığı sürece ölüm ve yaşam aynı şeydir.

18. Genellikle kavrayış ne denli fazlaysa, yanılma da o ölçüde fazladır.

Yani zeka ne denli fazlaysa, akıl o ölçüde azdır.

Popüler İçerikler

Tebliğciler Yine Ortaya Çıktı: Bu Kez Milli Piyango Bileti Satıcısını Taciz Ettiler
Onedio Anketine Göre 2024 Yılının En İtici 5 Ünlüsü!
Asgari Ücretin Açıklanmasından Sonra Cumhurbaşkanı’na Mesaj Atan Kadir İpek Gözaltına Alındı
YORUMLAR
14.02.2019

Sadece bunlar degil bilenler bilir bu kitabı elinize aldınız mi sanki bi kahinin gerçeklesen kehanetlerini okuyormuşsunuz gibi hissedersiniz. En azından ben öyle hissettim diyim

14.02.2019

Üniversiteye hazırlandığım zamanlarda felsefe dersinde hoca bu eserden bahsettiğinde o kadar ilgimi çekmişti ki psikolojik olarak evet biz bunu yaşıyoruz demiştim. Okuduğumda o distopya resmen içine almıştı beni. Savaş Barıştır, Özgürlük Köleliktir, Bilgisizlik Kuvvettir.

18.02.2019

Resimlerdeki filmde oynayan adam LOTR deki Gandalf değilmi yaw ? Bilen var mı ?

18.02.2019

Nineteen Eighty-Four (Michael Redford, 1984)

SEN DE YORUMUNU PAYLAŞ