Bir yılı bitirip bir yenisine girmek üzereyken, A7 Kitap Genel Yayın Yönetmeni Arzu Sandal ile yayıncılık üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Bir yılı bitirip bir yenisine girmek üzereyken, A7 Kitap Genel Yayın Yönetmeni Arzu Sandal ile yayıncılık üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
Rica ederim. Ben teşekkür ederim.
- A7 Kitap olarak yayıncılık serüvenine nasıl başladığınızı, bir yayınevi olarak nasıl bir misyonla yola çıktığınızı sorarak başlamak isterim.
A7 Kitap genç denebilecek bir yayınevi. Yayıncılıkta dokuzuncu yılına girerken kurmaca ve kurmaca dışı 300’ü aşkın kitap yayımlamış, üretken bir yayınevi aynı zamanda. Yayıncılık her şeyden önce kültür işi, kültür-sanat işi ve A7 Kitap ilk günden beri bunu pusula bilerek okurlara nitelikli ve özgün yapıtlar sunmayı misyon edinmiş bir yayınevi.
- Yayımlayacağınız kitapları belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz? Yayın politikanızda, konu, yazar vs. konularında hangi kriterler ön plana çıkıyor?
Yayın politikamızda eserlerin yazınsal nitelik, özgünlük ve değerlerinin ve diğer birçok şeyin yanı sıra, iki temel kritere tavizsiz bir şekilde bakıyoruz. Öncelikle, ister kurmaca isterse kurmaca dışı, ister telif isterse çeviri olsun, tüm kitaplarımızda evrensel insan hak ve değerlerini gözeten bir yayıneviyiz. Aynı şekilde, kadın hakları, toplumsal cinsiyet, çevre hakları, hayvan hakları, tavizsiz bir dikkatle üzerinde durduğumuz kriterler.
Dünya ve Türk edebiyatından nitelikli ve özgün eserlerin yanı sıra, sosyolojiden felsefeye, araştırma-incelemeden yeme-içme kültürüne kadar, epey geniş bir yelpazede eserler yayımlayan bir yayınevi olmakla beraber, yayımladığımız/yayımlayacağımız her kitapta bu özen ve hassasiyeti gösteriyoruz.
Ağırlıklı olarak edebiyat, sosyoloji, tarih, arkeoloji, araştırma-inceleme, iş dünyası, kişisel gelişim vb. alanlarda eserler yayımlıyoruz. Kadın hikâyeleri, toplumsal cinsiyet, bireysel dönüşüm serüvenleri vb. öncelikli temalarımız arasında. Ancak elbette ki yeni alanlara, temalara da açık bir yayıneviyiz; özellikle çocuk kitapları ve Sufizm gibi tematik derinliği olan konular üzerinde de “mutfakta” çalışmalarımız sürüyor. Yine, son dönemde güncel edebiyata da biraz daha dikkat kesilme kararı aldık.
Sevim Burak onuruna gelenekselleştirmeyi ümit ettiğimiz bir öykü yarışması düzenliyoruz örneğin. Yarışmada ödül alacak dosyayı A7 Kitap olarak kitaplaştıracağız. Böylece, özellikle genç yazarlara destek olmayı ve bu yazarların okurla buluşmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Ayrıca şiir, öykü, eleştiri ve deneme gibi türleriyle yeni bir edebiyat dizisi oluşturmaya karar verdik. İlk kitaplarını 2025 başında okurla buluşturacağımız bu dizi ile edebiyatın mutfağına biraz daha girerek yayıncılık açısından epey zor bir dönemden geçen bu türlere de yeni bir soluk getirmeyi ümit ediyoruz.
Yazarlarımızla birebir ve samimi bir ilişki kurmayı önemsiyoruz. Onların vizyonlarını anlamak, eserlerini en iyi şekilde hayata geçirmek için birlikte çalışıyoruz. Editoryal süreçten tanıtıma kadar her aşamada yanlarında oluyoruz. Ayrıca, yazarlarımızı okuyucularla bir araya getiren etkinlikler düzenlemeye de özen gösteriyoruz.
- Aslında, Sevim Burak onuruna düzenlediğiniz öykü yarışmasına değinirken söz ettiniz ama yeni yazarlar keşfetme ve onlara fırsat verme konusunda yaklaşımınız nedir?
Yeni yazarların seslerini duyurmak bizim için heyecan verici bir süreç. Yayınevimize başvuran yazarlara açık bir platform sunuyor ve yeteneklerini en iyi şekilde ortaya koymaları için destek oluyoruz. Biraz önce de dediğim gibi, editoryal süreçten tanıtıma kadar her aşamada yanlarında oluyor, yazarlarımızı okurlarıyla buluşturan etkinlikler düzenlemeye de özen gösteriyoruz.
Yayıncılık uzun zamandır ülke olarak içinden geçmekte olduğumuz ekonomik buhranın en yoğun hissedildiği sektörlerden biri doğrusunu isterseniz. 2024 de bu anlamda okurları, yazarları, yayıncıları, editörleri, çevirmenleri ve diğer tüm bileşenleriyle yayın dünyası için zor bir yıl oldu. Tüm bu zorluklara rağmen, yayın politikamızdan taviz vermeksizin okurlarımıza yeni ve nitelikli kitaplar sunduğumuz, fuarlar, söyleşiler, imza günleri vb. etkinliklerle yazarlarımızla okurlarımızı buluşturduğumuz bir yıl oldu aynı zamanda.
- Okurlardan ne tür geri dönüşler aldınız/alıyorsunuz ve bu geri dönüşler yayın politikalarınızı etkiliyor mu?
Okurlarımızdan genellikle olumlu ve teşvik edici geri dönüşler alıyoruz. Gerek sözünü ettiğim etkinliklerde gerek yayınevimize e-posta yoluyla ulaşarak gerekse sosyal medya aracılığıyla iletilen bu tür okur geri dönüş, yorum ve eleştirilerini hem işimizi layıkıyla yapıp yapmadığımızı hem de hangi konulara daha fazla ağırlık vermemiz gerektiğini anlamamıza yardımcı geri dönüşler olarak görüyoruz.
Önümüzdeki dönemde çocuk yayıncılığına ve atölyelere daha fazla ağırlık vermeyi planlıyoruz. Ayrıca, dijital yayıncılığa geçiş yaparak podcast ve sesli kitap projelerine adım atmak hedeflerimiz arasında. Ve tabii, uluslararası iş birlikleri yaparak Türk edebiyatını daha geniş bir okur kitlesine ulaştırmak da önemli bir hedefimiz.
- Verdiğiniz içten yanıtlar için teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim. Çok keyifli bir söyleşiydi. Size, Onedio’ya ve herkese iyi yıllar dilerim.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio