Albayrak köşe yazısında özetle şunları dile getirmişti:
'Sayın Fidan'ın aday olacağı tartışmalarının erkenden dolaşıma sokulmasının bir amacı vardı. Erdoğan'ın, Hakan Fidan'ı başbakanlığa hazırladığını her yere yayarak, bir türlü beceremedikleri ama çok istedikleri Erdoğan-Davutoğlu gerginliğinin tohumlarını ekiyorlardı. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güney Amerika seyahati öncesi bu konuda yaptığı açıklamayla hem bu art niyetlileri ters köşeye yatırdı. Ayrıca Kılıçdaroğlu ve benzerlerinin de sayın Davutoğlu'na, daha ilk günden itibaren 'kukla' olmak gibi son derece absürt sataşmalarıyla ne kadar ucuz muhalefet yaptıklarını ortaya koyuyordu. Ülke için çok sevinilecek bir durum değil ama AK Parti'liler rahat olsun; bu sığlıktan iktidar alternatifi filan çıkmaz.
Birçok aklı evvel de o açıklamaları 'danışıklı dövüş' olarak yorumladı. Medyamızın önde gelen bu kelli felli isimleri, en az 20 yıldır yakinen takip ettikleri Recep Tayyip Erdoğan'ın siyaset tarzını anlamayı bir kenara bırakın kendisini bile hiç ama hiç tanımamışlar. 'Bir köy kahvesine gidip, 'Erdoğan şöyle bir siyasi proje içinde baş aktör olarak yer alır mı?' diye sorsalardı doğru cevabı alırlardı' diyecektim ama Türk halkıyla diyalog kurabilselerdi böyle gülünç durumlara düşmezlerdi zaten.
Yazının tamamı için tıklayınız