Savcı Taş, dosyanın direkt ağır ceza mahkemesine gönderilmesinin Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) ağır cezaya tanıdığı iade yetkisini ‘bay-pass etme' anlamına geleceğini, bunun CMK’nın ‘ruhuna ve kanunla korunmak istenen menfaate’ aykırı olduğunu belirtti.
Savcı Taş, Özdağ’ın ‘adli tıp raporu, yaralandığı yerler ve yaraların niteliği ile sanıkların eylemlerine mâni bir sebep yokken kendiliklerinden eylemlerine son verdiğini’ ileri sürerek, bu saldırının kasten adam yaralama suçu kapsamında kaldığı görüşünü bildirdi.
Savcı Taş, mahkemenin, “Sanıklar her ne kadar eylemlerine mağdurun bacaklarına vurarak yaralama kastıyla başlamış olacakları düşünülmüş ise de” dediğini hatırlatarak, özetle şunları belirtti:
“Maddi gerçeklikle hiç ilgisi olmadığı halde ‘mağdurun şans eseri beyin kanaması yahut sair ölümcül sonuç durmaksızın sanıkların ellerinden kurtulmuş olabileceği’ denilerek çelişki yaratılmıştır. Kasten adam yaralama eylemlerinin yargılamasının ağır ceza mahkemeleri tarafından yapılması gibi bir sonuç doğuracaktır. Bu da ceza usul kanununa aykırılık teşkil edecektir.”
Savcı Taş, görevsizlik kararının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görüşü alınmadan alındığını ifade ederek, bunu da CMK’ya aykırı buldu.
Savcı Taş, 5 sanığın tahliye edilmesi talebinde ise sanıkların hangi mahkemede yargılanacağına bölge adliye mahkemesinin karar vereceğini ve bu süre içinde içeride kalmalarının İnfaz Kanunu’ndan öngörülen miktardan ‘fazla olacağının kuvvetle muhtemel olacağını’ kaydederek, “Delillerin toplanmış olması, karartılma ihtimalinin kalmaması ve özellikle muhtemel bir görev uyuşmazlığı ile sorumluluk doğuracak şekilde tutukluluk süresinin uzun olacağı dikkate alınarak… Adli kontrolle tahliyelerine karar verilmesi kamu adına mütalaa olunur” dedi.
Bu kişiler "Erdoğan 3. Abdülhamittir. 2. Abdülhamidi indirdiğimiz gibi omu da indireceğiz" diyenler değil miydi yahu nasıl tahliye edlilir? Akapeliler yasta, Akapeliler şok...
Mafyatik Hareket Partisi hukuku da teslim almış....