Tesadüflere inanır mısınız? Yoksa tesadüf, rastlantı olarak adlandırdığımız şeyler tamamen belirlenmiş şeyler mi? Geçmişten günümüze, inanması güç dudak uçuklatan rastlantı hikayelerini işliyoruz bu içerikte.
Tesadüflere inanır mısınız? Yoksa tesadüf, rastlantı olarak adlandırdığımız şeyler tamamen belirlenmiş şeyler mi? Geçmişten günümüze, inanması güç dudak uçuklatan rastlantı hikayelerini işliyoruz bu içerikte.
2002 yılında Finlandiyalı bir adam, bisikletiyle karşıdan karşıya geçerken bir tırın altında kaldı ve öldü. İki saat sonra, 1.5 kilometre uzaktaki ikiz kardeşi, yaya geçidinden geçmeye çalışırken aynı şekilde tırın altında kaldı ve hayatını kaybetti.
Adamın birisi, ilişkisi kötü sonuçlandıktan sonra intihara teşebbüs eden kardeşi için, ondan ayrılan Henry Ziegland'den intikam almayı kafasına koymuştu. Ziegland'e ateş etti fakat ıskaladı. Mermi, yakınlarda bulunan bir ağaca girdi. Yıllar sonra araziyi temizleyen Ziegland, ağacı dinamitle patlatmaya karar verdi. Dinamitin de etkisiyle ağaçtan seken mermi Ziegland'e isabet etti ve onu oracıkta öldürdü.
Eğer arada 200 yıllık bir fark olmasaydı, George Handel ve Jimi Hendrix komşu oluyorlardı. Çünkü bu ikili, Londra'da Broke Caddesi'nde 23 ve 25 numaralı evlerde oturuyordu.
George D. Bryson adlı bir adam, Louisville'deki Brown Hotel'e giriş yaptı. Fakat o sırada, bir önceki kayıt yaptıranın isminin de George D. Bryson olduğunu farketti.
Bir barajın inşası sırasında, 20 Aralık 1922 tarihinde ilk ölen kişi J.G. Tierny olarak kayıtlara geçmişti. Bu olaydan tam 13 sene sonra, yani 20 Aralık 1935'te J.G. Tierny'nin oğlu son ölen olarak kayıtlara geçti...
20 Haziran 1940 tarihinde, Sovyet arkeologlar Timurlenk'in mezarını buldular. Mezarın üstünde bir yazı vardı ve şöyle diyordu: 'Mezarımı her kim açarsa, benden daha dişli bir düşmanla savaşacaktır.' Uyarıya rağmen mezarı açtılar ve iki gün sonra Almanya, Sovyetler'i istila etti.
Avusturya Arşidükü Franz Ferdinand'ın, içinde Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasına neden olacak suikasta uğradığı arabanın plakası III118 şeklindeydi. Bu da resmi olarak Birinci Dünya Savaşı'nın bitiş tarihi: 11/11/18
Birinci Dünya Savaşı sırasında, Britanya donanması, Carmania ismindeki bir yolcu gemisine Alman bir yolcu gemisi olan Trafalgar görünümü vererek, gizlenmeye çalışıyordu. Çok mu karışık geldi? Daha devamı var.. Bu şekil değiştirmiş gemi, 1914 yılında bir Alman gemisini batırdı. Batırdığı gemi gerçek Trafalgar'dı. Trafalgar da başta bahsettiğimiz Britanya yolcu gemisi Carmania görünümüne girerek düşmandan gizlenmeye çalışıyordu.
Violet Jessup isimdeki kadın, adeta yürüyen bir lanet gibiymiş.. Çünkü Violet, Olympic isimli bir gemideyken, gemi gidip Hawke diye bir gemiye çarpıyor.. Brittanic gemisi bir mayına denk geldiğinde, Violet tabii ki o gemide.. Üstüne üstlük, Titanic'te de yolcuymuş.. Hemşire olan Violet Jessup, mesleği gereği daima gemilerdeymiş... Sonradan insanlar ona, 'Batırılamayan Kadın' lakabını takmışlar.
1975 yılında, Bermuda'da bir adam yolda yürürken bir taksi ona çarpınca ölüyor. Taksideki zavallı yolcu da bu ana şahitlik ediyor.. Aradan bir yıl geçiyor, aynı yolcu, aynı taksi şoförünün arabasına biniyor ve taksi şoförü bu sefer de, geçen sene çarptığı kurbanın kardeşine çarpıp öldürüyor.
1930'lu yıllarda, Joseph Figlock adındaki bir adam yolda yürürken omzuna düşen bir bebekle şaşkınlık içerisinde kalıyor. Tam bir yıl sonra, aynı yoldan geçen Joseph Figlock'un omuzlarına aynı bebek yine düşüyor.. Ne Figlock'un ne de bebeğin burnu bile kanamıyor. İlginç değil mi?
Halley kuyruklu yıldızı, Dünya'nın yakınlarından yaklaşık olarak 76 senede bir geçiyor. Bir insan hayatının tam olarak bu yıldızın geçişiyle ölçüldüğünü söylesek? Mesela Mark Twain onlardan biri.. 1835'teki Halley geçisinde doğdu ve 1910'daki geçişinde de hayata gözlerini yumdu. Daha ilginç olanı 1909'da bunu tahmin etmişti..
1895 yılında Ohio'da sadece iki araç vardı. Birbirlerine çarptılar. Başka araç yoktu.
22 Mayıs 1975'te John ve Arthur Mowforth adlarındaki ikizler kalp krizi geçirdi. 120 km aralıklarla farklı hastanelerde kalmayı ve birbirlerinin durumundan habersiz olmayı seçtiler. Ne olursa olsun, ikizler kısa süre sonra yakın zamanlarda hayatlarını kaybetti.
Hitler, Napolyon'dan 129 yıl sonra dünyaya geldi. Yine Napolyon'dan 129 yıl sonra iktidara geldi. Rusya'yı Napolyon'dan 129 yıl sonra işgal etti. Ve Napolyon'dan 129 yıl sonra bozguna uğratıldı..
Güney Afrikalı gökbilimci Danie du Toit, 49 yaşındayken, ölümün her an gelebileceği hakkında bir konuşma yaparken, ağzına hızlıca bir şeker atıyor ve boğazına kaçan şekerle ölümün ne denli vakitsiz gelebileceğini kanıtlıyor.. Trajikomik..
Toplamda 80 milyon insanın ölümünden sorumlu tutulan Stalin, Hitler ve Franz Josef'in hayatlarının bir zamanında, birbirlerinden habersiz Viyana'da yaşadıklarını biliyor muydunuz?
İkizler zaten başlı başına incelenmesi gereken, ilginç insanlar. Ama şimdi bahsedeceğimiz ikizler daha da ilginç. Ohio'da doğduktan sonra birbirlerinden ayrı ailelere evlatlık olarak verilen ikizlerin ikisinin de ismi James kondu. İkisi de büyüyüp polis memuru oldular ve Linda isimlerinde kadınlarla evlendiler. İkisinin de birer erkek çocuğu oldu. İsimlerini James Alan ve James Allan koydular. Hatta iki kardeşin de, Toy isminde bir köpekleri vardı. İki kardeş de karılarından boşanıp, sonrasında Betty ismindeki kadınlarla evlendiler.. Affedersiniz ama yuh diyoruz..
İkinci Dünya Savaşı'nda ölen ilk İngiliz askeriyle, son İngiliz askerinin mezarlarının birbirine çok yakın olduğunu biliyor muydunuz? İlginç olan yanı şu ki, bu kasıtlı yapılan bir şey değilmiş..
Efsaneye göre Roma şehrini kuran kişi, bir kurt tarafından büyütülen Romulus'tu. Roma'nın son imparatoru da Romulus Augustus'tur.
Deus Ex isimli oyunda yer alan New York manzaralarını yapan sanatçı, İkiz Kuleler'i eklemeyi unutuyor. Bu hatayı örtbas etmek için de, oyunda terörist saldırılardan bahsediliyor. İlginç olan şu ki, oyun 2000 yılında yapılıyor. Malum İkiz Kuleler olayları 11 Eylül 2001 yılında gerçekleşmişti.
Amerikalı yazar Anne Parrish, Jack Frost and Other Stories (Jack Frost ve Diğer Hikayeler) isminde bir çocuk kitabı buluyor ve kocasına bu kitabı çocukken ne kadar çok sevdiğini söylüyor. Kitabın kapağını açtığında sayfada yazan şu yazıyla karşılaşıyor: 'Anne Parrish, 209 N Weber Street, Colorado' ( Anne Parrish, Weber Caddesi No:209 Colorado ) Yani çocukken sahip olduğu kitabı buluyor..
1920'li yıllarda üç ingiliz, Peru'da bir tren seyahatinde tanışıyorlar. Birinin adı Bingham, diğerinin adı Powell. Üçüncü adamın ismiyse Bingham-Powell. Aslı var mıdır bilinmez..
İtalya Kralı 1.Umberto restoranda yediği bir akşam yemeği sırasında, restoranın sahibiyle kendisinin aynı tarihte, aynı şehirde doğduğunu ve ikisinin de Margherite isimli kadınlarla evlendiklerini öğreniyor. 29 Temmuz 1900 tarihinde, Kral restoran sahibinin öldürüldüğünü öğreniyor. Olaydan bir gün sonra, kral da suikaste kurban gidiyor.
Edgar Allan Poe'nun tek romanı olan Nantucketlı Arthur Gordon Pym'in Öyküsü talihsiz bir Antarktika seyahatini konu edinir. Romanın bir bölümünde, batmış bir gemiden kurtulan dört kazazede adam, yaşamak için akıntıya kapılmış salı kullanmaya çalışan miço Richard Parker'ı yemeyi düşünürler. 1884'te de Mignonette isimli bir gemi batar ve ondan da dört kazazede kurtulur ve yine bir miçoyu yemeyi düşünürler. Hadi miçonun adını tahmin edin? Richard Parker ! Edgar Allan Poe, bu romanını 1837'de yazmış, kendisi de 1849 yılında ölmüştür.. Tesadüf mü?