Bugün ülkemizin ekonomik anlamda en fazla ihtiyaç duyduğu konulardan biri, verimliliğin artırılması ve bununla doğrudan bağlantılı olarak katma değerli üretim…
Ülke olarak büyümede, kişi başına düşen milli geliri artırmada ve ekonomik sorunları çözmede hızlı yol almak, bizi hedeflediğimiz seviyelere taşıyacak atılımları yapmak istiyorsak girişimcilik bu noktada iyi bir sinerji yaratacaktır. Bu da girişimleri geleneksel iş alanlarıyla, verimsiz olduğunu gözlemlediğimiz iş alanlarıyla birleştirmekten geçer. Girişimcilik ekosisteminin kendi başına yarattığı artı değer elbette kıymetli ama geleneksel sektörlerle birleştiğinde o sektörleri kârlı ve verimli hale getirmesinin, ekonomik kalkınmaya sağladığı katkının daha önemli olduğunu düşünüyorum.
Ülkemizde özellikle toplam faktör verimliliğinde arzu ettiğimiz artışı yakalamamızın, sürdürülebilir büyüme önündeki engellerin aşılmasının anahtarlarından biri olan girişimcilik, beraberinde bilim ve teknolojinin harmanlandığı buluşlara imza atmayı, yeni iş yapış şekilleri kazanmayı ve şirketlerin yeni süreçlere adapte olmasını gerekli kılıyor.
Banka olarak bizim girişimciliğe verdiğimiz desteğin arkasında da esasında özetlemeye çalıştığım bu çerçeve yatıyor. Teknoloji odaklı iş yapış biçimlerinin yaygınlaşması ve katma değerli dijital iş modellerinin hayata geçirilmesi… Girişimcilerin bundan sonraki iktisadi hayatta yaratacakları katma değer ile daha fazla rol üstleneceğinin bilinciyle bu ekosistemi çok önemsiyor, temel stratejilerimiz arasında yer alan girişimcilik dünyasına yönelik çalışmalarımızı bu bakış açısıyla bütünsellik içerisinde yürütüyoruz.
Eğer İş Bankası’nın hikayesine bir şey ilham olacaksa, bunda, içerdeki kaynaklarla yapmak kadar dışarıdaki girişimcilere destek olup, girişimcilere kazandıracak mekanizmaları kurmanın da çok önemli olduğunu düşünüyorum.
Bu, uzun bir yolculuk. Biz de girdiğimiz alanlarda uzun süreli desteklerle var oluyoruz. Belki de bugünkü çalışmalarımızın meyvelerini 5-10 yıl sonra alacağız. Ama sonuç alınacağını bilmek, yıllar sonra çabalarımızın çıktılarını toplumda, şirketlerde görmeye başlamak sonrasına dair bizler için iyi bir motivasyon kaynağı olacak.
Bu yolculukta üniversiteler ve akademi dünyası ile iş birliği yapıyoruz. Bilimsel çalışma ile ortaya bir bilgi çıktığında bunu en iyi şekilde kullanacak, en çok fayda sağlayacak biçimde hayata geçirecek olan girişimcilik dünyası.
Girişimcilere hayallerini gerçekleştirme süreçlerinde iyi bir yol arkadaşı olmaya çalışırken bir taraftan da ekonomide verimliliği artıracak, katma değeri artıracak üretime katkı sağlamış oluyoruz.
Gerek yurtiçinde gerek yurtdışındaki faaliyetlerimizle önce startup’ları ve ekosistemi daha yakından tanıdık, sonra da ihtiyaç duyulan destekleri sağlamak üzere hızlandırma programlarından şubelere ve girişimcilere yönelik açtığımız mekanlara kadar ekosisteme uçtan uca dokunacak şekilde inisiyatifler üstlendik.
Workup Girişimcilik Programı
Workup Girişimcilik Programı ile 2017’den bu yana 157 girişimi programlarımızdan mezun ettik. Programla girişimcileri ihtiyaç duydukları alanlarda destekleyerek hızla büyümelerini sağladık ve yatırım ağımızla buluşturduk. Workup programını, tarımdan oyuna, sürdürülebilirlikten yurtdışı açılıma farklı odaklarda genişlettik. Mezunlarımız şimdiye kadar farklı fon ve yatırımcılardan 40 milyon ABD dolarının üzerinde yatırım aldı.
Girişimcilik Şubelerimiz
Stratejik açıdan önem verdiğimiz turizm, tarım, girişimcilik gibi alanlarda daha verimli çıktılar elde edilmesi ve katma değerli ürünler üretilmesine katkıda bulunmak amacıyla ihtisas şubeleri açtık, ihtisaslaşmayı artırmaya, yeni ihtisas şubeleri açmaya devam ediyoruz. “Şube bankacılığı ne olacak?' denilen bir dönemde sektörde yeni bir açılım getirdik ve banka şubelerinin varlığını etkin olarak devam ettirebileceğini gösterdik.
Girişimcilik alanındaki birikimlerimizden yararlanarak 2021 yılında Girişimcilik Şubesi Hizmet Modeli’ni hayata geçirdik ve ilk şubemizi İstanbul’da açtık. Bu model, geleneksel bir banka şubesinden çok daha fazlasını ifade ediyor. Girişimcilerle aynı dili konuşabilen, daha önce girişimlerle çalışmış, ekosistemi bilen ve anlayan bir şube kadrosuyla yola çıktık. Tasarımından hizmet anlayışına kadar, girişimcilerin bir banka şubesi olarak görmeyeceği, daha samimi ve çözüm odaklı bir yapı kurduk. Modelimizi 2022 yılında İzmir’e taşıyarak IzQ bünyesinde İzmir Startup Şubemizi açtık. 2023’te ise Ankara ekosistemini bir araya getiren Ankara Tekmer’de Ankara Startup Şubemizi devreye aldık.
Startup’ların %25’ine ulaştık
Bugün yalnızca üç girişimcilik şubemiz ile Türkiye'de ekosistemin de takip ettiği bir veri tabanına kayıtlı startup’ların %25’ine doğrudan ulaşmış durumdayız. Genel Müdürlüğümüz ve şubelerimizdeki uzman ekiplerle birlikte, geleneksel kredi ürünlerini girişimcilerin ihtiyaçlarına göre yeniden kurguladık. Bu sayede girişimcilik şubelerimiz nakdi ve gayrinakdi olmak üzere 1 milyar TL kredi büyüklüğüne ulaştı. Bugün itibarıyla 3,5 milyar TL’yi aşan bir varlık bu şubelerimizde değerlendiriliyor.
Amacımız, teknoloji girişimlerine özel ürün ve hizmetlerle donatılmış şube modelini ülke geneline taşımak, aynı zamanda Türkiye’deki tüm startup’lara ulaşarak onların büyüme yolculuğunda çözüm ortağı olmak. Bu amaçla 4. Girişimcilik Şubemizi de İşCep’te açtık. Girişimcilerin, girişimcilik şubesine gitmeden kolayca müşteri olabilmeleri için “İşCep Startup Müşteri Olmak İstiyorum” hizmetini hayata geçirdik. Böylece, Anadoluya da açılmış olduk. Böylece tüm Türkiye'yi kapsama alanımıza aldık.
Girişimcilik dünyasında kadınlara da özel bir yer açtık
İktisadi kalkınmanın ancak toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, daha çok kadının iş hayatına katılmasıyla mümkün olacağını biliyoruz.
Kurum olarak kadınların ekonomiye katılımını kolaylaştırıyor, finansal desteklerimiz ve bunların ötesinde yürüttüğümüz kapsamlı çalışmalarla kadınların her daim yanlarında oluyoruz. Kadın girişimcilere eğitim ve mentorluk desteği veriyor, sadece ürün ve hizmetler ile Bankamız müşterileri odaklı değil fonlar aracılığıyla tüm kadınları iş hayatındaki varlıklarını güçlendirecek yönde destekliyoruz.
1924 yılında, kuruluşumuzu izleyen ilk aylarda ilk kadın çalışanlarımız da görevlerine başladı. İstanbul şubemizin muhasebe servisinde çalışmaya başlayan Fatma Ersöz ilk kadın çalışanımız oldu, hemen ardından Feride Altan da aynı şubemizin muhaberat servisinde göreve başladı. Türk bankacılığında ilk imza yetkilisi kadının ise 1929 yılında İş Bankası Beyoğlu Şubesi çalışanı Hatice Refik Hanım olduğunu; 1930’ların başında İş Bankası Ankara Merkez Şube’de muhasebe memuru olarak çalışan İclal Rıza Ersin’in Atatürk’ün yükseköğrenim görmek üzere yurtdışına öğrenci gönderilmesi talimatı doğrultusunda Cenevre’ye gönderildiğini; 1953 yılında Türkiye’nin ilk kadın banka müdürü olarak İş Bankası Nişantaşı Şubesi’ne atanan İclal Rıza Ersin’in aynı zamanda Türkiye’de iktisat doktoru unvanına sahip ilk kadın olduğunu düşündüğümüzde İş Bankası gibi bir kurumun da kadınların yanında olması kadar doğal bir şey yoktur sanırım.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) yürütücülüğünde ve UN Women desteğiyle 2021 yılında “Girişimde Kadın Gücü” projesini hayata geçirdik. 8 Mart 2021 Dünya Kadınlar Gününde Borsa İstanbul’da yatırım dünyasına “İş Portföy İş’te Kadın Hisse Senedi Fonu”nu sunduk. İş Portföy tarafından Koç Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırma ve Uygulama Merkezi KOÇ-KAM ve Banka iş birliğiyle kurulan Fon, cinsiyet eşitliği temasına dayalı ilk fon olma özelliği taşıyor.
Toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik tabii ki pek çok şey yaptık. Ama “kadın girişimciler özelinde neler yaptınız” derseniz; Mart 2023’de kadınların ekonomik bağımsızlığının stratejik bir önceliğimiz olduğunu ortaya koyduğumuz “Kadının Güçlenmesi Bildirgesi”ni yayımladık. Bu bildirgede, insan kaynaklarından eğitime, personel ve yönetici sayısından kariyer gelişimine kadar cinsiyet eşitliğini savunan ilkelerimiz ile kadınlara yönelik finansal ve finansal olmayan destek taahhütlerimiz yer alıyor. 2023 yılında kadın işletmecilere 2028 yılına kadar 100 milyar TL tutarında finansman taahhüdüyle kadınların iktisadi yaşamda daha aktif olmalarına yönelik desteğimizi ortaya koymuştuk. Bu taahhüdümüzü 2025 yılı başında vadesinden önce başarıyla yerine getirdik ve kadın girişimcilere destek taahhüdümüzü 250 milyar TL olarak güncelledik.
Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen ve her yıl 15 Ekim’de kutlanan Dünya Çiftçi Kadınlar Günü vesilesiyle BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarından Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine de katkıda bulunmak amacıyla ülkemizin çeşitli bölgelerinde 'Tarımsal Üretim Yapan Kadın Kooperatifleri' ve 'Üretici Çiftçi Kadınları' desteklemek için 'Kadının Gücü: Geleceğin Tarımı' projesini hayata geçirdik.
Biz, Türkiye İş Bankası olarak bir asırdır şevkle, özveriyle, heyecanla, gayretle çalışmalarımızı sürdürüyoruz, geleceğimizle ilgili ne iyimser, ne kötümseriz, sadece daha güzel bir Türkiye konusunda kararlıyız. Bu alandaki çalışmalarımızı da bu kararlılıkla sürdüreceğiz.
#işbirliği