Game of Thrones'u birçoğumuz dizisiyle beraber 2013'te öğrense de aslında Game of Thrones, 4 kitaptan oluşan ve hala sürmekte olan, George R.R. Martin'in yazdığı bir kitap serisi. Bu kitap ise hem kutsal kitaplardan hem de çeşitli coğrafyaların mitolojilerinden ve efsanelerinden, bazen de gerçekten yaşanmış tarihsel olaylardan esinleniyor.
Dikkat içerik spoiler içerir!
Game of Thrones'da taht için birbirleriyle savaşan 7 krallığın, erken ortaçağ döneminde İngiltere'nin hakimiyeti için birbirleriyle savaşan 7 anglo-sakson krallığı (East Anglia, Essex, Kent, Mercia, Northumbria, Sussex, Wessex) temsil ettiği neredeyse apaçık ortada. Öyle ki krallıkların geçim kaynakları, armaları, coğrafi konumları ve hatta isimleri bile İngiltere tarihindeki krallıklarla benzerlik gösteriyor.
Hem karakteri hem de yaşam öyküsüyle John Snow, gayri meşru bir birlikteliğin çocuğu olması, evinden uzakta evlatlık olarak yetiştirilmesi, kuzeyli olması, yuvarlak masa şövalyelerine başkanlık etmesi gibi özellikleri sebebiyle İngiltere'nin 7 krallığını birleştiren Kral Arthur'a benzetiliyor.
Britanya mitolojisine göre, Yuvarlak Masa Şövalyeleri, Kral Arthur'un maiyetinde olan en yüksek şeref rütbesini almış kişilerdi ve aralarındaki eşitliği, adaleti simgelemek için de yuvarlak bir masa etrafında toplanırlardı. John Snow'un Kral Arthur'u simgelediğini düşünürsek, Gece bekçilerinin de Yuvarlak Masa Şövalyeleri'ni simgelediğini düşünebiliriz.
Kitabın yazarı Martin, karakterleri oluştururken Yunan mitolojisinden etkilendiğini bir röportajda ifade etmişti. Gerek karakterleri, gerek etraflarındaki sevenleri ve sevmeyenleri, yaşam ve ölüm şekileriyle Robert Baratheon Kral Zeus'a, Cercei Lanister ise Zeus'la zoraki bir evlilik sebebiyle birlikte olan ve kendisini zehirleyerek öldüren sindi karısı Tanrıça Hera'ya benzetiliyor.
Stark ve Lannister aileleri arasındaki çatışmalar, Britanya'daki York ve Lancaster aileleri arasındaki üstü örtülü soğuk savaşı ve entrikaları da kapsayan uzun yıllar hatta yüzyıllar süren Güller Savaşı'na benzetiliyor. Krallıkların isim benzerliği de cabası. York'ların aile armasında beyaz bir gül, Lancaster'lerin aile armasında ise kırmızı bir gül olduğu için bu çatışmalara Güller Savaşı ismi verilmiş.
Robb Stark, İngiltere'nin xx yıllarında hüküm süren Kralı 4. Edward'a benzetiliyor. Kral 4. Edward, babasının ihanet suçlamasıyla katli üzerine kral olup kısa sürede zaferler kazanmış ancak çok geçmeden öldürülmüştü. Kral Edward da annesinin tavsiyelerine uymamış, politik evlilikleri reddetmiş ve sevdiği kadınla evlenmişti. Robb'un kardeşi Bran'in sakat kalması gibi, Kral 4. Edward'ın da en küçük kardeşi sakattı (Spoiler geliyor!) fakat gelecekte 3. Richard ismiyle kral oldu.
Kitaptaki Kuzey Duvarı, İngiltere'de M.Ö. 122 yılında Roma imparatoru Hadrian döneminde Roma İmparatorluğu'nun kuzey sınırını belirlemesi için inşa edilmiş olan Hadrian duvarına gönderme olduğu düşünülüyor.
Büyülü Tanrı-ağaçlar ve düşmanlardan kaça soylu sakat kardeşler Vikinglerin epik öykülerinin yer aldığı 'Norse Mitoloji''den alınmış. Öyle ki Stark kardeşlerin her birinin Norse mitolojide temsil ettiği bir karakter var; Rickon Gamr'ı, Bran Fenrir'i, Arya Hati'yi ve Robb Sköll'ü temsil ediyor.
Denizcilikle ve deniz savaşlarının ganimetleriyle geçinen Ironbron'ların Vikingler'e gönderme olduğu düşünülüyor.
Kitapta yer alan 'İlk İnsanlar'ın İrlanda Mitolojisindeki Tuatha de Dannan halkına gönderme olduğu biliniyor. İrlanda mitolojisine göre Tanrıça Dana'nın halkına Tuatha de Dannan ismi verilirdi, bu halk bilinen ilk insanlardı, büyünün ve bilgeliğin ustalarıydı.
Özgür şehirler Güney İtalya'yı, denizcilik ve liman ticaretiyle geçinen, bir ticaret merkezi olan Braavos ise antik dönemdeki Venedik'i temsil ediyor.
Yüzsüz Adamlar, Çin mitolojisinde sürekli yüzlerini değiştiren ve farklı insanların kılığına bürünen Bian Lian'ı anımsatıyor.
Brienne of Tarth, kimi yorumculara göre güçlü ve bağımsız kadın şövalye Jeanne d Arc'a bezentiliyor. İsimlerinin yanı sıra, iri yarı ve sarı kısa saçlı olmaları itibariyle fiziksel görünüşleri, dindarlıkları, hakkaniyet yanlısı olmaları, krallarına bağlılıkları ve bağımsız ruhları da benziyor.
Targaryenler, kendilerini yarı-tanrı gibi görmeleri, yerel halktan üstün olduklarını varsaymaları, asil kanlarını korumak için aile içi evliliklerin yapılması gibi sebeplerle, Mısır'da İskender'in ardından (MÖ 305 ile MS 30 yılları arasında) hüküm süren Ptolemaios Hanedanı'na benzetiliyor. Ptolemaios Hanedanı'nın hükümdarları Firavun olarak kabul edilir. 4.Kleopatra da bu hanedanın en meşhur yöneticilerinden biriydi.
Stannis Baratheon ve Lannisterlar arasında King's Landing kıyılarında gerçekleşen Karasu Savaşı (Battle of Blackwater) İstanbul'da gerçekleşen (zamanındaki ismiyle Contantinapole) Bizans - Arap Savaşlarından esinlenildiği düşünülüyor. Çünkü yenilmezliği ile ünlü İstanbul, Araplar tarafından kuşatıldığında, Bizanslıların Arap donanması üzerine ateş püskürttüğü ve denize yanıcı yağlar döktüğü, savaşı kazanmak üzere olan Arapların bu sebeple kaybettiği biliniyor.
Eşitlik ve adalet peşinde olan kahraman haydut çetesi Brotherhood without Banners'ın Robin Hood önderliğindeki 'Merry Men' isimli haydut grubuna benzediği düşünülüyor. Dolayısıyla masumların hayatını kurtarmak adına savaşan ve hırsızlık yapan Beric Dondarion da Robin Hood oluyor.
Gerek coğrafi konumu, gerek iklimi, gerekse sakinlerinin görünümleri ve hedonist yaşantısı ile Dorne'un İspanya'nın Endülüs Bölgesi'ne bir atıf olduğu çok açık. Zaten Dorne'da geçen çekimler de Endülüs Bahçeleri'nin bulunduğu Sevilla'da yapılıyor.
Sürekli at üstünde olan ve bebek yaşta at binmeyi öğrenen, hiç bir zaman donanma sahibi olmamış, yakın mesafe dövüşen ve at üstünde hızlanabilmek için ağır silah taşımayan Dothrakiler, xx. yüzyılda Avrupa'yı istila edip sonra yok olan (en azından eski etkisiyle Avrupa üzerinde) Moğollar ve Hunlar'ı ifade ettiği düşünülüyor. Hatta Khal Drogo da bir Romalı prensesle evlenmek isteyen Atilla Han olabilir.
Çoğunlukla donmuş olan, halkının balık ve fok derisiyle geçindiği kuzey adası Ibben'in İzlanda'yı temsil ettiği düşünülüyor.
Safran Akıntısı (Saffron Straits) İstanbul Boğazı ve Boğazın ucundaki liman şehri Asshai'nin da İstanbul olduğu düşünülüyor. Kitapta Asshai'nin Essos'un en güneydoğu ucunda yer aldığı, sıcak bir iklimi olduğu, halkının egzotik olduğu, kimsenin bilmediği garip bir dil konuştuğu, fal ve büyücülük bildiği yazıyor.
Pentos, Essos'un güneyinde yer alan, verimli toprakları olan, deniz kıyısında, geçimini peynir ve şarap ticareti ile sağlayan şehir. Ne kadar da tanıdık.
Hem iklimi, hem kültürü ile Kuzey Afrika'da olduğu apaçık bir şehir Qarth. Şehrin surları ve ismin benzerliği ile Kartaca şehrini işaret ediyor.
Kral Drogo ve kabilesi kesinlikle eski Türkleri konu alıyor, bize tarih kitaplarında olanağstü olarak öğretilmiş olan göçebe at topluluğu. Allah'ın unuttuğu bozkırın çırak topraklarına hakim olmuş ve dünyadaki izlerini Çin kültüründen öğrenmek zorunda kaldığımız geç yazmış göçebe kavim. Dohtrakiler de eski Türkler de Töresine sadık kalan bir kavim (ölen Khal'ın eşiyle evlenilmez, ölen Kağan'ın eşiyle evlenilmez), her iki topluluk da at sevdalısıdır, atı kutsal olarak görür. Her ikisinin de yönetiminde sözde kadın etkisi vardır, hükümdarın yanında hatun bulunur. Özde her ikisi de ataerkildir. Her ikisi de sürekli göçebe olarak yaşar, her ikisi de büyücülük benzeri göçebe dinleri ve inanışları benimser, her ikisi de süvarilikte gelişmiştir ve topluluk halinde yaşar... Açıkçası geçmişe gidip eski Türkleri Göktürk Hun vb görme şansımız olsa Game Of Thrones'de gösterilenlerden daha ihtişamlı bir topluluk ile karşılaşmayacağımıza kalıbımı basarım.
#18 dothrakilerin kılıçları eski mısırın khopesh dedikleri tarzdaki klip, xx. yüzyılda Avrupa'yı istila edip sonra yok olan (en azından eski etkisiyle Avrupa üzerinde) Moğollar ve Hunlar'ı ifade ettiği düşünülüyor. 20. yüzyıl yazmışsınız büyük bilgi yanlışı bu, Hunlar 5. yüzyılda Avrupanın bir kısmını ele geçirmişti, Moğol Akınları ise Doğu Avrupa Macaristan-Polonya civarlarına gelmişti, civarına kadar gelmişti 13. yüzyılda, Ögeday ölünce Kutsal Roma İmparatorluğunu istila planları yarım kalmış
#2 John değil Jon #8 Sansa ?