'Kendisinin yaklaşık olarak 1,5 yıldır İstanbul ili Sultanbeyli ilçesinde ikamet ettiğini, oğlu M.'yi Seyhan ilçesinde bulunan Furkan Vakfı'na ait Sadakat yurduna yerleştirdiğini, oğlu M.'nin diğer oğlu E.'yi yanında misafir olarak Sadakat yurduna götürdüğünü, sonrasında oğlu E.'nin Furkan Vakfı'nın himayesinde bulunan Sufa yurduna yerleştirdiğini, 2009-2012 yılları arasında oğlu E.'nin bu yurtta kaldığını, 2012 yılında görevli polis memurlarının işyerine gelerek kendisini Çocuk Şube Müdürlüğüne götürdüklerini ve burada oğlunun kaldığı yurttaki çocukların cinsel istismara uğradıklarını öğrendiğini, burada oğlunun cinsel istismar olmadığına dair bilgi alınmasının yapıldığını, oğluyla sonrasında yaptığı konuşmada oğlunun yurtta iki çocuğun tacize uğradığını ancak kendisinin tecavüze uğradığını söyleyerek itirafta bulunduğunu, yurtta meydana gelen olaylarla ilgili olarak yurtta bulunan İzzet Taş, Erol Arduç, İbrahim Kılıç, Hasan Koyuncu, Sami Adıgüzel ve ismini hatırlamadığı vakıf ve yurt sorumlusu hocalarla görüştüğünü, bu şahısların bu konuyu inkar etmediğini, kendisinin Alparslan Kuytul ile görüşmek istediğini ancak görüşemediğini, Alparslan Kuytul'un kendisiyle görüşmek istemediğini söylediklerini, İzzet Daş'ın vakıf içerisinde hocalarda sorumlu olduğu, Erol Arduç'un Alparslan Kuytul'un sekreteri olduğunu, Mustafa Karalar'ın vakfın muhasebesine baktığını beyan ettiği.'
Kancık köpekler Atatürk zamanında hepsini kapatsaydı keşke
Yeter artık ya, göndermeyin küçücük çocuklarınızı şöyle yerlere. Siz din eğitimi veremiyorsunuz diye, bunu vicdanen rahatsız buluyorsunuz diye bu adamlar daha iyi din eğitimi vermiyor. İsterse dinsiz olup çıksın. Zaten yetişkin olunca kendisi seçecek inancını. Yeter ya!! Çocuklarınız sizin deneme tahtanız değil! Ben de işte sırf böyle yerler yüzünden nefret ediyorum ya, çocukluğumun travmaları yobaz pislikler!!!
Genelde aileler örtbas etmekte tarikati bile sollardi..hayirdir bu aile pek sallamamis